Yetvart DANZİKYAN
Diyarbakır Sur halkı için bu bayram hiç de bayram gibi geçmedi. İlçe zaten yaklaşık iki yıldır abluka altında ve başta (Gavur mahallesi olarak bilinen) Hançepek olmak üzere birçok mahalle yerle bir edildi. Dümdüz oldu. Kimi sokaklara hala girilemiyor ki bunların arasında Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin olduğu bölge de var.
İşte bu haldeki Sur’da bir de kentsel dönüşüm adı altında yıkımlar başladı. Alipaşa ve Lalabey mahallelerinde Mayıs ayında başlayan yıkım, polis bariyerleri altında devam ediyor. Mahalle halkı ise bu yıkımlara karşı direnmeye çalışıyor. Ancak kentsel dönüşümcüler bu direnişe karşı mahalle halkının elektrik ve suyunu kesme yoluna gitmiş vaziyette. Dolayasıyla Sur halkının bir bölümü bayramı elektriksiz ve susuz geçirdi, geçiriyor. Tüm bu koşullara direnmek ve Sur halkının sesini duyurmak için kurulan Sur’un Yıkımına Hayır Platformu kısıtlı koşullarda elinden gelen çabayı gösteriyor. Mahalledeki son durumu Gazete Karınca’ya konuşan platform sözcüsü Büşra Cizrelioğlu şu sözlerle anlatıyor:
“Yaklaşık 10 gündür Alipasa’nin bir kısmı polis bariyerleri ile çembere alınmış durumda. Zaten susuz, elektriksiz bırakılan ve bu kısımda kalan 10 aile bu yöntemle evlerinden çıkarılmaya çalışılıyor. Platform olarak bu konuyu kamuoyuna duyurmaya çalışıyoruz.(…) Bayrama susuz elektriksiz abluka altında giren aileler var. Bu durumu herkese duyurmak istiyoruz. Bu temelde bayramın 4 günü sürekli Alipaşa’da olacağız. Bayramı ailelerle geçirmeye ve onlara moral olmaya çalışacağız. Bayramı birlikte dayanışma içinde geçirerek yıkımı durdurmaya çalışacağız.”
Bu çabalar Batı’da karşılık buluyor mu? Çok değil. Ama ses verenler de yok değil. 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde "Sur'a ve Hasankeyf'e doğru barış fenerleri uçuralım" diyen kadın edebiyatçılar, sivil toplum kuruluşları ve CHP ve HDP’den temsilcilerin eşliğinde gökyüzüne fenerler uçurdu. Ancak Sur (ve elbette Hasankteyf’in) yıkım altında kalmasının ülke çapında büyük bir yankı yarattığından söz edemeyiz.
Birazdan bahsedeceğim konu belki ilgisiz bir konu gibi görünecek ama içinde bulunduğumuz tarih, kimlik ve hafıza yıkımının ne boyutlarda olduğunu göstermesi açısından aynı günlere rastlaması, nasıl derler, anlamlı. Tünel’deki Narmanlı Han’dan bahsediyorum. Tarihi, mimari ve kültürel açıdan eşsiz değerdeki bu han özel sektöre geçmiş ve “aynısı yapılacak” iddiasıyla restorasyona başlanmıştı hatırlanacaktır. Bayramın ikinci gününde Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök’ün Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ile yaptığı bir söyleşi yayınlandı. Bu söyleşi sırasında Narmanlı Han’ın yeni halinden son fotoğraflar da gün yüzüne çıktı. Böylece aylardır demir perde arkasında gizlenen Narmanlı Han’ın son halini de görmüş olduk.
Eski halinden hiçbir iz taşımayan ruhsuz bir beton maket görünümünde Narmanlı Han. Denecektir ki, ne olacaktı? Belki öyledir ama bu yeni halin pazarlanması için gösterilen çabalar bu tüm Türkiye’ye yayılan yıkımın nasıl bir halkla ilişkiler kampanyası eşliğinde yürüdüğünü de gösteriyor. Tarih, kültür ve hafıza yıkımı, yanına sermayeyi almadan ve bunu kültürel kodlarla paketlemeden edemiyor belli ki. Şöyle diyor Ertuğrul Özkök yazısında:
“İçerde bambaşka bir dünya oluşmuş. Güzel bir restorasyon uygulanmış. İç fasadın renkleri çok güzel olmuş. Pencere kepenkleri ise ‘Osmanlı Yeşili’ adını verdikleri bence çok güzel neftiyle koyu arası bir yeşil olmuş. İçeride çok güzel restoran mekanları yaratılmış. Belli ki avlu büyük bir canlılık yaşayacak.”
Nostalji ve romantizme kaçmadan nasıl yazabilirim bilmiyorum ama şunu söyleyebilirim: Bahçedeki eski noterin önündeki bankta bir çay içip avludaki kedileri bir kez olsun sevmiş, o küçük havuza ve etraftaki tarih kokan odalara bir kez olsun göz atmış birisi o satırları herhalde yazamaz.
O handa yaşayan edebiyatçılardan, ressamlardan bahsetmek de şu an için şart değil. Öyle de olmayabilirdi. Han o haliyle bile Beyoğlu’nun, Tünel’in çok kültürlü halini yansıtan, mimari açıdan da çok ilginç bir simge idi.
Sur’da insanların evleri başlarına yıkılırken ve susuz kalmışken Narmanlı Han’dan bahsetmek belki biraz uygunsuz kaçmış olabilir. Ama inanın bunların hepsi bir yerde gelip birbirine bağlanıyor. Sur, Kürtlerin, Ermenilerin, Süryanilerin, Keldanilerin, Türklerin ve elbette orada yaşayan envai çeşit halkın hafızası idi. Narmanlı da Türklerin, Rumların, Ermenilerin, Yahudilerin, Levantenlerin hafızası ve bu kente dair kurdukları bağlardan biri idi hiç şüphesiz. O avlu canlanır mı? Belki. O lokantalar dolar mı? Bilemem. Ama bu yeni Beyoğlu’nu, yeni Sur’u pazarlama çabalarının pek bir karşılığı yok gibi. Oralar boş birer bina yığını değildiler. İçlerindeki insanlarla o kimliği kazandılar. Yeri gelmişken bir zamanların Narmanlısı hakkında birkaç kelam aktaralım buraya da:
“Narmanlılar Avni ve Sıtkı adında iki kardeştiler. O dönem Eminönü’nde bir iş yerleri vardı ve ticaretle uğraşıyorlardı. Burayı satın alınca bürolarını ufak kapının olduğu binanın ikinci katına taşıdılar. Ruslar (Bina bir dönem Rus elçiliği idi, YD) Müeyyet ve Sofyalı sokaklarını çevreleyen yüksek duvarlar arkasındaki bölümü hapishane olarak kullanırlardı. Narmanlı kardeşlerin burayı satın almasından sonra Sofyalı Sokağı ile Müeyyet Sokağın kesiştiği yerde ve duvarlar üzerinde bir kapı açıldı. Bu kapının girişinden sonraki üç ayrı oda Dr. Firsek Karol adındaki bir heykeltraşa kiralandı. Dr. Karol odalar arasında küçük kapılar açarak burasını çok güzel bir heykel atölyesi haline getirdi. Arabaların durduğu bölüm ise vitrinler yerleştirilerek dükkanlar haline sokuldu. Bu arada Müeyyet Sokağı’nın İstiklal Caddesi ile kesiştiği yerdeki dükkan Andrea Kitabevi olarak açılmış ve yanında da bir halıcı ile Antoine Visconti’ye ait bir konfeksiyon mağazası faaliyet göstermiştir.” (Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, Narmanlı Han maddesi)
Yine, yeri gelmişken, binada bir zamanlar Jamanak gazetesinin de faaliyet gösterdiği hatırlatalım. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ara Koçunyan o dönemi Agos’a sözlerle anlatmıştı 2016 yılında:
“Jamanak gazetesi, 1960’ların ortalarında Narmanlı Han’a taşındı, 2000’e kadar da varlığını orada sürdürdü. Narmanlı Han, Osmanlı döneminde, Sovyetler Birliği’nin Osmanlı’daki sefarethanesi olarak kullanılmış. İstanbul başkentlikten çıkınca Sovyetler Birliği’nin diplomatik temsilciliği başkonsolosluk düzeyine inmiş. Bazı verilere göre Narmanlı Han’ın girişindeki kemerin üstündeki üç pencerede, birinci Ermenistan Cumhuriyeti diplomatik temsilciği faaliyet göstermiş. Başka verilere göre o temsilcilik, yine Beyoğlu’ndaki Tokatlıyan Han’ın bir bölümünde gözüküyor ancak ne yazık ki her iki veri de teyit edilebilmiş değil.”
Neyi yıktıkları belli. Yerine ne koydukları da. İkisi arasındaki mesafe bu ülkenin halklarının hafızası, tarihi ve kökleridir. Bunu unutmayalım.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.01.2020
26.10.2020
12.10.2020
14.09.2020
1.09.2020
17.08.2020
20.07.2020
8.06.2020
11.05.2020
13.04.2020