Yıldıray OĞUR
“Bu bandın bir TV kuruluşuna sızdırıldığı çok açıktır. Bütün bunlar, devlet içindeki bazı odakların partimize karşı bir komplo hazırladıkları olasılığını akla getirmektedir. Eğer bu olasılık gerçekse yaşanan bir büyük devlet skandalıdır.”
“Sanıkları belli davayı partimize yönelik bir siyasal davaya dönüştürmek isteyenlerin amacı yerel seçimlere giderken partimizi kanıtlanmamış, dayanıksız suçlamaların odağı haline getirmektir.”
“İkinci olasılık mali şubece yapılan sorgulama bandının birileri tarafından montaj yoluyla saptırılmış olmasıdır.”
“Siyasiler kendini yargı yerine koyarsa hukuk devleti gerçekleşmez. Bantla ilgili incelemeler sürüyor, asıl gerçek o zaman ortaya çıkacak. Bazı kurum ve kuruluşların kendini yargı dışında görmeleri ancak totaliter sistemlerde olur.”
“Burada amaç sola karşı sivil darbe girişimidir.”
Son cümle olmasaydı, bu cümlelerin dün Kırıkkale mitingi sırasında Başbakan Erdoğan’ın ya da 17 Aralık üzerine televizyonlara çıkan bir AK Partili bakan, yetkilinin konuşmasından olmasına herhalde kimse şaşırmazdı.
Üzerinden geçen 21 yıla rağmen güncelliğini koruyan sözlerin ilk üçü Türkiye sol siyasetinin en saygın isimlerinden biri olan Aydın Güven Gürkan’a ait.
SHP’nin iki numaralı koltuğunda otururken düzenlediği basın toplantısında söylenmiş sözler. Dördüncü cümle dönemin SHP’li Adalet Bakanı Seyfi Oktay’dan. Son cümle ise dönemin İstanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen’den.
Doğru tahmin. İSKİ skandalı üzerine söylenmiş sözler bunlar. Daha doğrusu İSKİ Skandalı sonrasında yaşanan siyasi operasyonlar üzerine.
Ama amaç ne siz de böyle demiştiniz diye topu CHP ağlarına göndermek ne de yolsuzluk yapan hep aynı argümanları kullanıyor işte diye CHP-C(Cemaat) saflarına pas atmak.
Tam aksine, siyasetin dünyanın her yerinde mütemmim cüzü olan yolsuzluk iddialarının, siyasete, demokrasiye, barışa karşı nasıl bir siyasi mühendislik aracı olarak kullanıldığını yeniden hatırlatmak
İSKİ skandalı. Evet, 1993 yazında genel müdür Ergun Göknel’in aşk trafiği ve ardından boşanma davası vesilesiyle patlak veren yolsuzluk skandalı bu.
Yukarıdaki sözlerin sahipleri de bu kadarını inkâr etmiyor. Peki bu öfkeleri neye?
Yolsuzluk soruşturmasının SHP’yi tasfiye operasyonuna dönmesine. Nasıl oluyor bu?
1993 Temmuzunda İSKİ skandalı ortaya çıkıyor. İstanbul Mali Şube Müdürü Salih Güngör, Fatih Cumhuriyet Savcısı Selim Ulaş. Skandalı ortaya çıkaran Hürriyet ve Temiz Eller programını yapan gazeteci Yıldırım Çavlı.
Dava açılıyor. Davanın açılmasından 4.5 ay sonra televizyonlar İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel’in SHP’li bakanları, üst düzey yöneticileri suçlayan sorgu kayıtlarını yayınlamaya başlıyorlar.
Uğur Dündar, Yıldırım Çavlı gibi CHP’li gazeteciler. Her gün bir kaset ortaya çıkıyor. Bakanlarla ilgili rüşvet iddiaları, yasa dışı bağışlar,
İSKİ’nin maaşa bağladığı 29 gazeteci...
Soruşturmayı yürüten savcı “Bana emniyetten böyle bir sorgu kaseti gelmedi” açıklaması yapınca skandal ortaya çıkıyor.
İddia ciddidir: Ergun Göknel’in Emniyet’te ikinci kez sorgulanmış ve hukuki olmayan vaatlerle SHP’li politikacılar aleyhine konuşturulmuştur. Ortaya çıkan bu korsan 5 saatlik sorgu kasetleri 1993 Aralık ayında, yerel seçimlere üç ay kala parça parça televizyonlara servis edilince SHP ayağa kalkar.
(Kasetler bugün olduğu gibi o gün de siyasilerin elinde gezmektedir. Yavuz Donat bir gece Ankara’da otururlarken Eyüp Aşık’ın apar topar yanından ayrıldığını, Nereye gidiyorsun diye sorulunca da “Mesut Beyde bir kaset varmış. İSKİ ile ilgili yeni bir kaset onu izleyeceğiz” dediğini yazar.)
SHP’nin iki numarası rahmetli Aydın Güven Gürkan’ın “devlet içindeki kimi kesimleri SHP’ye operasyon yapmakla” suçladığı açıklamasının tamamını hatırlayalım:
“İSKİ davasının sonuçlandırılma aşamasına çok yaklaşıldığı ve bazı tutuklama kararlarının kaldırıldığı bir dönemde bir televizyon kuruluşu birdenbire ikinci bir bant olayı ortaya çıkarmıştır. Posta yoluyla gönderildiği iddia edilen bu bant, sorumlu ve yasalara saygılı bir basın anlayışının gereği olarak derhal savcılığa verilmesi gerekirken yayınlanmıştır.
Ancak bu bandın yeterli yankı meydana getirmemesi üzerine bu yayından
15-20 gün sonra bu kez de yazılı basın aracılığıyla ve daha da büyütülecek yeni bir yayın yapılmıştır. Üstelik bu konuda hiçbir ilgisinin de olmadığı açık olan Adalet Bakanı da istifaya davet edilerek olay saptırılmaya SHP’ye doğru yöneltilmeye çalışılmıştır.
Birinci olasılık şudur: Ergun Göknel bantları ve tutanakları savcılığa teslim edilen sorgulamasının dışında ikinci bir sorgulamaya alınmış bu sorgulama bandı bir başka uygun zamanda kullanılmak üzere saklı tutulmuştur.
Bu sorgulamayı kimler niçin yapmıştır ve neden bu ikinci sorgulama zamanında savcılığa gönderilmemiştir. Bant niçin saklı tutulmuş ve neden davanın sonuçlandırılmasına yakın bir aşamada o da sızdırma yöntemiyle ortaya çıkarılmıştır.
İkinci olasılık, mali şubece yapılan sorgulama bandının birileri tarafından montaj yoluyla saptırılmış olmasıdır. Bunu kim yapmıştır, hangi amaçla yapmıştır, arkasında kimler vardır... Bunları hızla bilmek ve öğrenmek istiyoruz.
İSKİ’deki yolsuzluk olayı SHP’ye yönelik faili meçhul bir komplo haline dönüştürülmek istenmektedir.
Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş ile ilgili sözler bantta yer almamaktadır. Ergun Göknel’in SHP’li olmayan bir başka politikacı için söylediği sözler kamuoyuna sanki SHP'li Ateş için söylenmiş gibi sunulabilmektedir.”
İddialar üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açar ve TV'lerde yayımlanan sorgu kayıtlarının Emniyet'ten savcılığa teslim edilmediğini tespit eder.
Peki, bu kaset operasyonu amacına ulaşır mı?
Önce bunun için 1993 yılındaki SHP’yi hatırlamak gerekir. 1989 Yerel Seçimleri’nde büyük başları elde etmiş, 1991 seçimlerinde HEP’le seçim ittifakı kurup, Kürt milletvekilleri Meclis’e taşımış, DYP ile koalisyon ortağı olmuş, demokratikleşme, Kürt sorunu konusunda çok ileri laflar eden ve projeler ortaya koyan bir SHP’dir bahsettiğimiz.
1993 yılı bir darbe yılıdır. Uğur Mumcu suikastı, Özal’ın ölümü, Eşref Bitlis suikastı, 33 er olayıyla çözüm sürecinin çökmesi, Mehmet Ağar Emniyet Genel Müdürü olup, devletin Kürt sorununda rutin dışına çıkma kararı vermiştir.
Bunun önünde kalmış en büyük engellerden biri bu SHP’dir.
Yerel seçimlere üç ay kala SHP, orduya, devlete yakın Kemalist gazeteciler üzerinden patlatılan İSKİ skandalıyla sarsılır. Yetmez, seçime aylar kala kasetler ortaya sürülür.
İSKİ skandalıyla çalkanan partinin lideri Erdal İnönü siyaseti bırakır, Genel Başkanlığa Murat Karayalçın seçilir.
3 Mart 1994’te SHP’nin Meclis’e soktuğu DEP’li vekiller yaka paça Meclis’ten gözaltına alınır. 27 Mart 1994 yerel seçimlerinden SHP büyük bir hezimetle çıkar. 1989’daki oyları 11 puan düşer, büyükşehirleri kaybeder. Ve 1995’te parti aylarca İSKİ skandalı üzerinden SHP'yi yerden yere vuran Deniz Baykal’ın CHP’siyle birleşir.
Daha doğrusu Baykal’ın CHP’si SHP’yi yutar.
Operasyon başarıyla tamamlanmıştır. Yolsuzluklar, kasetlerle devletin rutin dışına çıkması önündeki tüm engeller kaldırılmış, solcu, muhalif SHP yerini devletçi, ulusalcı CHP’ye bırakmıştır. Siyaset mühendislikle istenen kıvama getirilince binlerce fail-i meçhul cinayetin işlendiği karanlık bir devir açılır.
Yolsuzluk operasyonunun aktörleri ne olur peki? Kasetlerin servis edildiği Mesut Yılmaz’ın hükümeti yolsuzluk iddiasıyla çöker. Temiz Toplum için imza kampanyası başlatan ANAP İl Başkanı Erol Aksoy ve ilk imzacılardan Gülay Atığ’ı da aynı kader bekleyecektir. Soruşturmayı yürüten Mali Şube Müdürü yıllar sonra mafya, çete, dolandırıcılık suçlamalarıyla gözaltına alınır, yargılanır.
Skandalı patlatan gazeteci Metin Göktepe’nin ölümünden sonra onu terörist ilan etmesiyle hatırlanır. Kasetleri yayımlayan diğer araştırmacı gazeteci ise kafasında bone karafatmalar peşinde koşarken…
Tabii tarih her zaman tekerrür etmez. Siyasi mühendislik projelerine karşı meydanları dolduran “koyun sürüleri”, etrafta dolaşan “çakal sürülerine” karşı bu kez yıllar sonra yaklaşan barışı, koruyup bir daha asla da diyebilir…
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları


































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.12.2025
23.12.2025
17.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
9.12.2025
6.12.2025
3.12.2025
1.12.2025
24.11.2025