Yıldıray OĞUR
Bugün Ankara’da ilginç bir darbe davası görülmeye başlanacak. Ama Akıncılar ve diğer darbe davalarının yanında epey küçük ölçekli bir dava olduğundan muhtemelen çok az sayıda muhabir bugün duruşma salonunda olacak.
Çünkü bu iddianamede sadece yedi sanık var. Sanıklar EDOK olarak bilinen Kara Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim ve Doktrin Komutanlığı’na bağlı iki korgeneral, bir tümgeneral, iki tuğgeneral, bir albay ve bir binbaşı. Ama bu darbe sırasında EDOK’ta işlenmiş suçlar hakkında bir iddianame değil. EDOK Komutanı olan ve darbeden sonra ilginç bir şekilde istifa eden Orgeneral Kamil Başoğlu’nun kaçırılmasıyla ilgili ayrı bir iddianame var örneğin.
Bu dar kapsamlı iddianamenin merkezinde iddianamenin bir numaralı sanığı olan bir korgeneral var; EDOK’a bağlı dört komutanlıktan biri olan Muharebe ve Muharebe Destek Komutanı Metin İyidil.
İyidil’in TSK’daki kariyeri oldukça dikkat çekici. 20 yıldır Ankara’da ve karargahta bulunan İyidil, ordudaki atamalarda en etkili pozisyon olan Personel Daire Başkanlıkları’nda çalışmış. 2012 yılında Korgeneralliğe getirilen İyidil, önce Kara Kuvvetleri ardından 2014’e kadar da Genelkurmay Personel Daire Başkanı olarak ordudaki terfi ve atamalarda en kritik kararların altında imza atmış.
(Ocak 2016’da Ankara Kocatepe Camii’ndeki bir cenaze nedeniyle fotoğrafları gazetelerde yer almıştı. Ablası Gülseren Özdemir’in (işadamı Nihat Özdemir’in eşi) cenazesinde siyasilerin taziyelerini kabul ederken.)
Darbeden sonra tutuklanan ve 25 Haziran’da KHK’yla ordudan atılan Korgeneral İyidil’in etrafında dönen iddianame ancak darbeden bir yıl sonra Haziran ayında yazılabildi.
Halbuki Ocak 2017’de kendisine bağlı, Isparta Eğridir’deki Dağ Komando Okulu’ndaki darbe suçlarıyla ilgili hazırlanan iddianamede adının olduğu basında yer almış.
http://arsiv.dha.com.tr/harbiyelileri-ankaraya-goturmek-istemisler_1436672.html
Daha sonra savcılık İyidil’in adının iddianameye yanlışlıkla girdiğini açıklamıştı.
http://www.hurriyet.com.tr/korgeneral-iyidil-isparta-darbe-girisimi-davas-40337654
O iddianamede İyidil’in aleyhine ifade veren kişi Isparta Valisi, darbe sabahı 06.00 sularında İyidil’in kendisini aradığını, o sırada orada görevli 700 komandonun devlet kurumlarını korumak gerekçesiyle Ankara’ya götürülmesi için izin istediğini ama durumdan şüphelenip izin vermediğini anlattı. Savcıya göre o saatte komandoları Ankara’ya taşımak hala ümidini kesmemiş darbecilerin bir girişimiydi. Ama İyidil bu davada sanık olmadı.
Adının neden Akıncı, Genelkurmay ya da Kara Kuvvetleri ile ilgili iddianamelerde yer almayıp, hakkında ayrıca bir iddianame yazıldığını bilmiyoruz.
Ama bu iddianamenin diğerlerinden önemli bir farkı var; İddianamede Türkiye’de savcıların pek yapmadığı, darbe davalarında ise hiç yapılmayan bir şey yapılmış ve Korgeneral İyidil lehine tanıklıklara da yer verilmiş.
İyidil lehine olan en önemli delil, darbecilerin atama listesinde Kara Kuvvetleri emrine alınmış görünmesi, bu darbecilerin atama listesinde kızağa çekmek demek. İkinci lehte delil darbe gecesi 01.30, iddianamedeki bir tanığın ifadesiyle yeğeninin girişimiyle önce NTV’ye ardından iki kanala daha bağlanıp darbeye karşı Cumhurbaşkanı’na destek açıklamaları. Üçüncüsü ise ilginç bir tanık ifadesi. 16 Şubat 2017’de savcılığa giden eski askeri savcı Ahmet Zeki Üçok şu ifadeyi vermiş;
“29.04.2014 tarihinde MİT'e gönderdiğim listelerin yapmış olduğum çalışmanın ayrıntılı ve titiz bir çalışmanın sonucu ortaya çıktığı dikkate alınarak kurum tarafından yapılan çalışmalara gerekçe yapıldığını geçtiğimiz günlerde öğrendim. Hazırlamış olduğum listelerde bulunan iki ismin eksik bilgiye dayanarak bu listelerde yer aldığını darbe sonrası yaptığım çalışmalar neticesinde tespit ettim... Ben Metin İYİDİL'in 15 Temmuz darbe karşıtı tutumunu ve edindiğim yeni bilgileri bir araya getirdiğimde Metin İYİDİL'in FETÖ ile ilgisinin olmadığı, darbeye katılmadığı kanaatini edindim.
Bu süreçte Metin İYİDİL'in tutuklu olduğunu öğrendiğimde başvurarak kendisi hakkında sonradan öğrendiğim ve yukarıda ayrıntısını anlattığım şeylerle ilgili bilgi vermek istedim."
İddianamede İyidil aleyhine de tanıklıklar var. Darbecileri polise teslim etmek istemediği, darbe bastırılınca darbeye direnmiş gibi rol yaptığını anlatan asker ve sivil tanıklar. Sonunda savcı da benzer bir kanaate varmış . İyidil’in darbenin başarısız olduğu anlaşılınca takiyye yaptığını tanıkların ifadeleriyle iddianamesine yazmış;
“15/07/2016 günü gerçekleşen Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya yönelik eylemler öncesinde, FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü mensubu asker şahıslarla darbeye hazırlık konusunda düzenli görüşmelerinin olduğu (Polatlı iddianamesi), olay günü de sözde Yurtta Sulh Konseyi Üyesi olan ve sözde atama listelerinde imzası bulunan Mehmet PARTİGÖÇ ile Genelkurmay karargahında görüşmesinin olduğu (Genelkurmay iddianamesi), Isparta Dağ Komanda Okulunda eğitim gören harbiyelilerin darbe kalkışmalarında kullanılabilmesi için Ankara'ya getirilmesi için çaba gösterdiği (Isparta İddianameleri),... darbeye teşebbüs eylemlerinin sonuca ulaşmasını sağlayamadıkları, bunun belirtilerinin olay gecesi ortaya çıkması üzerine ısrarla kendisinin darbe karşıtı olduğunu gösterecek şekilde faaliyetler ve davranışlar sergilemeye çalıştığı, bu kapsamda tv. açıklaması yaptığı saatler, kendisinin zırhlı birliklerde bulunduğunu gösteren kamera görüntülerini temin etmeye çalışması vb. eylemlerle örgütün en başarılı olduğu takiyye uygulamasını gösterdiği, EDOK Karargahında bir problem olmadığını öğrenmesine rağmen, darbenin engellenmesi için görevinin başına geçerek, olay gecesi ülke genelinde çok önemli olayların yaşandığı bağlı birliklerine resmi yollardan yazılı ve sözlü talimatlar verebilecek durumda olmasına rağmen, bir cafede telefon görüşmeleri ile darbe kalkışmasının gidişatını anlamaya çalıştığı”
Tabii ki kararı bugün başlayacak mahkeme verecek. O yüzden izlenmesi ilginç bir dava olacak. Ama sadece bu yüzden değil.
Metin İyidil’le ilgili iddianamedeki iki belge darbenin arkaplanı, hazırlık sürecinde devletin zaafları hakkında bize çok önemli bilgiler verebilir. Bu belgelerin çıktığı yer de çok önemli; Darbenin Genelkurmay’daki beyin isimlerinden Genelkurmay Personel Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Mehmet Partigöç’ün kasası.
İddianameden okuyalım:
“Adli Emanetin 2017/3576 sırasında kayıtlı Mehmet PARTİGÖÇ'ün kasasında bulunan belgeler arasında yer alan 9 numaralı belgede şüpheli Metin İYİDİL ile ilgili yapılan araştırma neticesinin bulunduğu belirtilerek dosyamızda değerlendirilmesi için gönderildiği, dosyaya alınan belgenin T.C. Başbakanlık MİT. Müsteşarlığından 23/06/2015 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına gönderilen Çok Gizli Kişiye Özel ibareli 004141 nolu yazı ekinde şüpheli Metin İYİDİL hakkında Paralel Devlet Yapılanması (PDY-PÖ) mensubu olduğuna dair iddiaların bulunduğu yönünde bilgi mevcut olduğunun belirtildiği görülmüştür”23 Haziran 2015 tarihinde MİT, Genelkurmay’a gizli bir not göndererek Metin İyidil’in o zamanki adıyla paralelci olduğunu söylemiş. Bu tarih ilginç 2015 Yüksek Askeri Şura’nın hemen öncesi. Şura hazırlıkları sürerken.
İddianameye göre Partigöç’ün kasasından ikinci bir belge daha çıkmış. Yine iddianameden okuyalım:
“Mehmet PARTİGÖÇ'ün kasasında bulunan belgeler arasında şüpheli Metin İYİDİL'in kendi imzasını taşıyan 13 Temmuz 2015 tarihli emeklilik dilekçesi suretinin dosyamızda değerlendirilmek üzere gönderildiği görülmüştür”
Metin İyidil’in emeklilik dilekçesinin Partigöç’ün kasasında ne işi olduğu, bu dilekçenin MİT’in raporundan sonraya denk gelmesinin tesadüf olup olmadığı herhalde mahkemede üzerinde durulacak sorular olacak.
Esas sorunun ise cevabı var; Peki, hakkında MİT’in Genelkurmay’a paralel dediği, hatta son bir çıkış olarak emeklilik dilekçesini bile yazmış Metin İyidil’e 2015 Yüksek Askeri Şura’da ne yapıldı?
Bunu da Resmi Gazete’den okuyalım. http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2015/08/20150807-7.htm
4. Kolordu Komutanlığı’ndan, karargahtaki EDOK Muharebe ve Muharebe Destek Komutanlığı’na atanmış.
Metin İyidil, o YAŞ’ta atanan ve daha sonra darbeden tutuklanacak tek general de değildi. Genelkurmay Çatı İddianamesi’ne göre 2015 Yüksek Askerî Şûra’sında albaylıktan tuğgeneralliğe/tuğamiralliğe terfi edenlerin yüzde 78’i darbeci/FETÖ’cü çıktı. Bu rakam tümgeneralliğe/tümamiralliğe yükselenlerde yüzdü 53. (Bu yüzde elli üç içinde, yani 2015 YAŞ’ında tümgeneralliğe terfi eden isimler arasında 15 Temmuz’un kilit isimlerinden Tümgeneral Mehmet Dişli de var.) Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda ise 2015 YAŞ’ında tümgeneral yapılan 4 tuğgeneral 15 Temmuz sonrası ordudan atıldı yani oran yine yüzde 100.
Peki, 2015 YAŞ’ından önce MİT’ten Genelkurmay’a gelen ve paralelci askerleri gösteren listede sadece Metin İyidil’in mi adı vardı? Bilmiyoruz. Bu da mahkemede ortaya çıkabilecek bilgilerden biri.
Ama kesin olan darbe gecesi, darbenin başladığını bildirmediği için yüklenilen MİT, (Üçok’un ifadesinden anladığımız kadarıyla) hem 2014 hem de 2015 Yüksek Askeri Şura toplantılarından önce üst düzey FETÖcü askerlerin isimlerini tespit etmiş ve bildirmişti.
Hatta dönemin Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, 2015 Mayıs’ında 1000 isim için ellerine ihbar geldiğini söyleyerek bunu açık da etmişti. http://www.hurriyet.com.tr/milli-savunma-bakani-ismet-yilmaz-1000in-uzerinde-kisi-icin-ihbar-geldi-28991382
Ama bu listelerin gereği YAŞ toplantılarında yapılmadı.
Darbeyle ilgili Türkiye’deki bütün kurumların hesap vermesi, sigaya çekilmesi, postmortem yapması, kendini düzeltmesi gerekli. Özellikle istihbarat zaafının sorgulanması bundan sonrası için hayati. Keşke bunun için ABD’nin 9/112'den sonra yaptığına benzer bir komisyon kurulsa ve bütün devletin bir check-upı çekilebilseydi.
Ama böyle bir zaaflar listesi yapılacaksa herhalde o listenin ilk sıralarına MİT’in adı yazılamaz.
Darbeden önce görevi olmamasına rağmen ordudaki üst düzey FETÖ’cü generallerin adını bildirmek dışında, ByLock’un varlığını keşfedip verilerini ele geçiren ve böylece darbeden sonra ordudaki uyuyan hücrelerin tespitini sağlayan da MİT oldu. 9 ay Ankara’da organize edilen darbeyi öncesinde göremediler, zamanını bilemediler ve bu yüzden eleştirilmeleri çok doğal ama darbe günü darbecileri telaşlandıran ve darbenin saatinin erkene alınmasına neden olup, darbenin başarısızlığını sağlayan da MİT’in girişimleri oldu.
Herhalde bu sicil yüzünden geçen hafta mahkemedeki savunmasında o zamanlar YAŞ üyesi olan Akın Öztürk bile tespit ettiği paralelci askerlerin adını MİT’e bildirdiğini söyleyerek kendini savunmaya çalıştı.
Zaten tam da bu yüzden Kara Havacılık Okulu’nda görevli ve cemaat mensubu olan pilot binbaşı, kendisine verilen ve içine sinmeyen MİT’le ilgili görevi, amirlerine, bağlı olduğu Kara Kuvvetleri’ne, Genelkurmay’a ya da Emniyet’e değil, doğrudan MİT’e gidip bildirdi.
Devlette böyle bir ihbarın hangi kuruma yapılabileceğini FETÖ’cü bir pilot Albay’dan daha iyi kim bilebilir ki?
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları


































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.12.2025
23.12.2025
17.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
9.12.2025
6.12.2025
3.12.2025
1.12.2025
24.11.2025