Yıldıray OĞUR
Karadeniz Teknik Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü son sınıf öğrencisi B.B., Trabzon Gazeteciler Cemiyeti'nin 2015 gazeteciliği teşvik ödülü, Genç İletişimciler Yarışması'nda ikincilik ödülü ve Orman Bakanlığı'nın fotoğraf yarışmasında birincilik ödülü almış genç bir gazeteci adayıydı.
6 Aralık günü Trabzon Emniyeti’ne bağlı polisler tarafından evi basılarak gözaltına alındı. Bilgisayarına, telefonuna, kitap ve dergilerine el konuldu.
Evinin basılıp, gözaltına alınma gerekçesi sosyal medyada paylaştığı bir yazıda adını vermeden “Atatürk’e hakaret ettiği” iddiasıydı.
Bir öğrenci grubunun sitesinde, bir kaç yüz kişiye ulaşmış yazısının muhtemelen hakaret kabul edilen en sert cümlesi şuydu:
“Adı lazım değil (çünkü yazınca feci şekilde alınıyor) bir kişi düşünün, kendi çıkarları uğruna cinayet işlemekten çekinmeyen, çalan, kendisine -doğrudan veya dolaylı -karşı çıkan, kanlı iktidarına tehdit olma potansiyeli taşıyan herkesten kurtulmaya çalışsın.”
Hakim, bu ağır ve haksız ifadeyi 20’li yaşların başındaki bir kız öğrencinin gençliğine, fevriliğine ve tecrübesizliğine vermeyi tercih etmedi ve “Atatürk”e hakaretten tutuklanmasına karar verdi.
Geçen ay benzer bir tutuklama haberi de Malatya’dan düştü ajanslara.
Malatya’da görev yapan ilköğretim öğretmeni M.K., sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı için “Asrın en büyük şeytanı” yazınca gözaltına alındı.
Öğretmen gözaltındayken adliye önüne gelen ve öğretmenden şikayetçi olan AK Parti Malatya İl Başkanı burada yaptığı açıklamada;
“Cumhurbaşkanımıza laf etmek, dil uzatmak veya onun hakkında olumsuz sosyal paylaşım yapmak hiç kimsenin haddi değildir. Geleceğimizi yetiştiren, çocuklarımızı geleceğe hazırlayan bu ülkenin yarınları için çocuklarımızı eğiten bir öğretmenin hiç haddi olmaması gerekir” dedi. Öğretmen tutuklandı.
Yine geçen ay İstanbul’da yaşayan 78 yaşındaki A. E. G., ise canı sıkılan bir emekli gibi kullandığı anlaşılan Twitter hesabından Atatürk’e hakaret ettiği gerekçesiyle 8 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.
İstinaf Mahkemesi’ne giden dosyada savcı yaş haddinden kararın kaldırılmasını talep etse de mahkeme buna gerek olmadığına hükmetti ve 78 yaşındaki adama 7 yıl hapis cezası verildi. Karar Yargıtay’ın önünde.
İzmir’in Buca İlçesi’nde muhtarlık yapan M.G. ise Facebook hesabından yaptığı bir paylaşım nedeniyle gözaltına alındı. Muhtarın paylaştığı capste Cumhurbaşkanı’na hakaret ediliyordu.
Buca Muhtarlar Derneği bir açıklama yaparak “Cumhurbaşkanımıza yapılan mesnetsiz iddia ve iftiralarda bulunan her kim olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti’nin evlatları olarak gereğini yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” dedi ve muhtarı dernekten ihraç etti.
İzmir Barosu, AK Parti İzmir İl Başkanı ve bazı derneklerin de hakkında suç duyurusunda bulunduğu muhtarla ilgili hazırlanan iddianame ise yargının ne kadar siyasallaştığının bir başka deliliydi:
“Son dönemde ise ülkemizde, okumayan, araştırmayan, kulaktan doğmalara inana bir güruh, Cumhurbaşkanı ile ilgili aslı astarı olmayan şeyler söylemekte, internet ve sosyal paylaşım platformlarının artması ile sahte isimlerle pervasızca paylaşımlar yapmakta, kendileri gibi okumayan, araştırmayan, bilime karşı zihinlere zincir vuran bir kitleyi böylelikle etkilemeye çalıştıkları bilinmekte, yapılan benzeri soruşturmalardan görülmektedir... Dosyamız şüphelisi ise bir mahalle muhtarı olup, Cumhuriyet ve Demokrasi için ömrünü heba eden ve ülkeye bu kavramları getiren Cumhurbaşkanı’nın getirdiği sistemde, demokratik seçimler ile muhtar seçilmiş ve temsil yetkisi olan bir kimse olarak bu paylaşımı sosyal medya hesabından paylaşmıştır.”
Muhtar yargılandığı mahkemede 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Karar istinaf aşamasında.
Sadece geçen ay Osmaniye’de sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği iddiasıyla F.Ş., Cumhurbaşkanı’nın büstüne hakaret ederken çektikleri videoyu tiktok sitesindeki hesabından paylaşan 16 yaşındaki Y.S. ve 17 yaşındaki H.Ç., Atatürk’e hakaret ettikleri iddiasıyla Hatay’da doktor Ç.F., Zonguldak’ta 21 yaşındaki A. A., Eskişehir’de 62 yaşındaki A.Z. tutuklandılar.
Neredeyse her gün ajanslara düşen, artık kimsenin dikkatini çekmeyen, geçen ayın “Cumhurbaşkanı veya Atatürk’e hakaretten tutuklandı” haberlerini Google’dan taradığınızda karşınıza çıkan ilk haberlerden bir seçmeydi bu.
Fark edenler olmuştur, bunu yaparken küçük bir algı operasyonu yaptık.
Atatürk’e hakaret yüzünden yaşanan tutuklamaları Cumhurbaşkanı’na hakaret, Cumhurbaşkanı’na hakaret yüzünden yaşanan tutuklamaları ise Atatürk’e hakarete çevirdik.
Muhtemelen okuduğunuz gazeteler ve takip ettiğiniz internet sitelerinin politik tercihlerine göre bu haberlerden bir kısmını gördünüz, bir kısmını hiç görmediniz.
Yine muhtemelen takip ettiğiniz gazetenin veya internet sitesinin siyaseten durduğu yere göre bu haberleri daha önce “hakaret etti, hapsi boyladı” havasında okumuştunuz.
Cumhurbaşkanı’na hakaretten birinin tutuklandığı okurken içinizden ya “Ülkede resmen diktatörlük var, ağzını açan tutuklanıyor” dediniz ya da “kim bilir ne dedi de tutuklandı, sen de hakaret etmeseydin” diye bahane aradınız.
Atatürk’e hakaret yüzünden birinin tutuklanmasını okurken ise yine siyasi görüşünüze göre içinizden ya “bu çağda olur mu böyle şey”, “yargıda vesayet devam ediyor” diye söylendiniz ya da “her şeyini borçlu olduğun adama hakaret edersen kodesi boylarsın” diye bir miktar memnun oldunuz.
Bu iktidar döneminde çalışan yargıçların hala bu kararları verebilmesi sizi ümitlendirmiş bile olabilir.
Belki de kafanızda böyle bir ayrım bile yok. Size göre hakaret eden hapsi boylamalı. Hem Cumhurbaşkanı’na hem de Atatürk’e hakaret edenlerin tutuklanmasında eşitlik kafi. İşte toplumsal uzlaşma bu!
Örnekleri tekrar tekrar okuyup kendi duygunuzu test edebilirsiniz.
Ama inanın sonuç değişmiyor.
Bir kısmı sert eleştiri, pek çoğu gerçekten hakaret olan bu sözler, cümleler yüzünden Türkiye’de her gün birileri tutuklanıyor.
İnternet ve sosyal medyada yazma rahatlığı, artan jurnalcilik, dönemin atmosferi, hakim ve savcıların siyasi ve ideolojik reflekslerinim artması, yargının bağımlılığı bir araya gelince, başka zamanlarda yok sayılmış, daha basit cezalarla cezalandırılmış her türlü sert eleştiri ve hakaretamiz ifadenin cezası artık çok kolay tutuklama ve hapis oluyor.
Savcılar ve hakimler bu aralar ceza kanununda Atatürk’e hakareti düzenleyen 5816 sayılı yasa ve Cumhurbaşkanı’na hakareti düzenleyen 299. maddeden önlerine düşen kimseyi affetmiyor.
Bunun farkına varan fırsatçılar, boşanmak istedikleri eşlerini, kavgalı oldukları komşularını, sevmedikleri akrabalarını Cumhurbaşkanı’na ya da Atatürk’e hakaretten ihbar ediyor.
Bir süredir adliyelerin en ciddi iş yüklerinden birini bu ihbarlar ve davalar oluşturuyor.
Savcılar için bu davaları açmak bir türlü açmamak başka türlü bir mesele. Hakimler için de önlerine gelen böyle bir dosyada tutuklama dışına ceza vermek riskli. İnternette işlenen suçlarda suçun işlendiği yer belirsiz olduğu internette işlenmiş hakaret ve terör propagandası suçları için İstanbul’dan, Ankara’dan Ardahan’a ifade vermeye gidenler var. Çünkü Ardahan’da bu suçları bulup dava açmaya meraklı bir savcı çıkabiliyor.
Soruşturma ve davalardaki artışla ilgili istatistikler sınırlı.
Prof. Dr. Yaman Akdeniz’in verdiği rakamlara göre son üç yılda TCK 299. maddeden 68.827 kişi hakkında soruşturma açıldı. Bu soruşturmalarda 12. 839’u davaya dönüştü.9 bin 234’ü karara bağlandı ve k 3 bin 414 kişiye mahkumiyet cezası verildi.
Atatürk’e hakaret davalarının rakamlarını ise takip eden kimse yok. Çünkü buna benzer bilançoları tutan kesimlerin pek de umurunda değil o rakamlar.
Cumhurbaşkanı’na hakaretten insanların tutuklanmasından rahatsız olanların büyük bir kısmı Atatürk’e hakaretten insanların tutuklanmasından ya memnun ya da o konuda yorum yapmamayı tercih ediyor. Bunun tam tersinin geçerli olduğunu herhalde söylemeye gerek bile yok.
Halbuki sadece bir tarafı görmek ve eleştirmek ya da tutuklanmada eşitlikten mutlu olmak, kimseyi korumuyor.
Şok edici ifadelerin de ifade özgürlüğü içine girdiği, siyasetçilerin normal insanlardan daha fazla ve daha sert eleştirilebileceği ve buna tahammül etmeleri gerektiği ile ilgili AİHM içtihatları ortada. Bu içtihatlara göre alınmış yargı kararları da ortada.
Ama yine de bu birikim işe yaramıyor.
Halbuki tutuklamalar arasında ayrım yapmadan savunulacak prensipler belli. Ceza kanunundaki hakaret maddesinden ayrı olarak hem Atatürk hem de Cumhurbaşkanı ile ilgili özel ceza kanunları olması yanlış, hakaret suçuna hapis de ağır bir ceza.
İfade özgürlüğünü bir bütün olarak savunmayı öğrenmeliyiz.
Eğer öğrenemezsek hiç kimsenin ifade özgürlüğü garanti altında olmayacak.Ya hepimiz için ifade özgürlüğü ya hepimiz için tutuklamada eşitlik!
Yazarlar
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
28.07.2025
26.07.2025
23.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025