Abdurrahman Dilipak
Büyük fotoğrafa baktığımızda başka bir fotoğraf gözüküyor.
Dünya’nın gözünün önünde kirli bir oyun oynanıyor.
“Günah keçisi” anlayışı hem Yahudilikte, hem Hristiyanlıkta, hem de “Yunan Mitolojisi”nde var.
Yahudilikte Yom Kippur’da kurbanlık iki keçi seçiliyor. Bunlardan kura ile seçilen biri Yehova’ya sunuluyor, ötekisine Yahudilerin günahları yükleniyor. O keçi ya uçurumdan aşağı atılıyor, ya da çölde başı boş bırakılıyor.
Hristiyanlıkta da İsa aleyhisselamın kavminin günahlarının kefaretini yüklenerek çarmıha gerildiği inancı vardır. Şimdi Yahudiler ve Hristiyan dünyası, 2. Dünya savaşı sonrası hesabları bir daha görülmemek üzere, dünyayı cehenneme çevirme planları var.
Bu senaryoda Trump aslında bir “günah keçisidir”. O kötü adamı oynuyor ve savaşı o başlatacak, eğer tarihin akışı başka yönde gelişmezse. Tabii ki, herkesin bir planı var ve Allah’ın da bir hükmü var. Galib olacak olan Allah’ın hükmüdür.
Trump ya da yardımcısı, hangisi bu cehennemin fitilini ateşleyecekse, ardından bu savaşın faturası birtakım zengin ülkelere, şirketlere çıkarılacak.
Mesela cebinde dolar taşıyan herkes o ölçüde bu işten zarar görecek. Türk Merkez Bankaları, diğer bankalar, holdingler, herkes. Doların tuvalet kağıdı kadar bile değeri olmayacak. Ve hesap soracak bir kişi ya da kurum da bulamayacaksınız. Onlar isimlerini, kıyafetlerini değiştirip, geçmişi mahkûm eden ve yeni bir düzen teklif eden kişiler olarak sahneye çıkacaklar. Bu defa Amerika’da değil, Avustralya’da göreceğiz onları, yeni yüzleri ve kimlikleri ile.
Kasasında dolar olan kim varsa, şahıs ve ülke; bir gecede fakirleşecek. Asıl fatura onlara çıkacak. Asıl “Günah keçileri” ya da uçurumdan atılan ya da çöle terk edilen keçiler onlar olarak. Onlar dünya derin devletinin, Siyonistlerin, Tapınakçılar’ın, darbecilerin, terörü örgütleyen karanlık güçlerin, Media, Mafia, sermaye, siyaset ve bürokrasi, STK saflarına gizlenmiş Şeytanların günahlarının kefareti olarak Şeytani bir planla kurban edilecekler.
Bunlar sadece parasal bir operasyon yapmıyorlar. Ülkelerin sınır, rejim ve iktidar yapılarını yeniden düzenlemek istiyorlar. Öyle “6-7 milyar insan bu dünyaya yeter” diyorlar. Doğum kontrolü planları başarılı olmadı. Gıda ve ilaç yoluyla milletler kısırlaştırılacak. Biyolojik savaş yolu ile genetiği ile oynanmış mikroplarla hedef ülkeler, toplumlar yavaş yavaş dünyadan silinecekler. İlk etapta dünya nüfusu yarım yüzyılda %50, ikinci yarım yüzyılda bugünkünün dörtte birine geriletilme hedefleri var. İnsanlar farkında olmadan kısırlaştırılacak, bu operasyon başladı bile. Gençler evlenmiyor, evlense de çocuk yapmıyorlar ve evliliklerini sürdüremiyorlar.
Bu insanlığa karşı, Şeytanın topyekûn savaş ilanıdır!
Aslında herkes kendine bir günah keçisi buluyor. “Suç samur kürk olsa da sorumluluğu kimse üzerine almıyor”. Hep ötekiler suçlu. Ama Hz. Yunus kavminin sorumluluğunu üzerine alıyor ve “Biz zalimlerden olduk” diyor. İnsanoğlu bütün iyilikleri kendinden, kötülükleri başkasından biliyor. Kendi nefsini hesaba çekmeyi bilmiyor.
Uluslararası sistem kendine 3 tane günah keçisi buldu: Trump (tabii onun arkasında Evengalişler ve Siyonist Yahudiler), ABD ve NATO. Beraberinde BM, IMF, Dünya Bankası, LIBOR. Bunların günah keçisine döndürüp, bütün bu işin sorumluluğunu, günahını bunlara yıkıp, bunları uçurumdan aşağı atacaklar.
DİKKAT! Dolar tepe takla giderken, cebinde, kasasında dolar olan herkes de aynı akıbeti paylaşacak. Dolar, Kapitalizmin/Emperyalizmin hisse senedi, daha doğrusu “Tasarruf Bono”sudur. Kapitalist sistem yıkılırken, kendileri ile beyin ve mide bağı olan herkesi de beraberlerinde aynı cehenneme sürükleyecekler.
Kapitalizmin merhameti yok. Dostu-düşmanı yok. Acıkınca kendi yavrusunu da yiyen canavarlar bunlar. Bakmayın şimdilik kuyruğu dik tuttuklarına. Ne zaman, nerede ve nasıl başlayacaklarını bilmiyorlar. Başladıktan sonra krizi nasıl yöneteceklerine karar veremediler. İlk senaryoları belli idi. O süreç “Mavi Marmara”, “One minute” ile bitti. Tarihin akış yönü değişti. BOP iflas etti. 15 Temmuz başarısız oldu. FETÖ, DAEŞ, PKK, PYD hepsi bu büyük sona hazırlanıyordu ama evdeki hesaplar çarşıya uymadı.
Şunu söyleyebilirim: Bu işin geri dönüşü yok. Bu senaryonun B planı da yok. Mecburi istikamet. Çünkü bu aynı zamanda kehanetlerle beslenen bir teolojiye dayanıyor. İşin en kötü tarafı bu lanet olası düzenin yerine ne koyacağımız konusunda milletlerarası bir mutabakat yok. Hâlâ bu anlamda evrensel bir zihinsel altyapı da oluşmuş değil. Bu işler bugüne kadar hep komplo diye geçiştirildi. Herkes “Gemisini kurtaran kaptan” havasında yol aldı.
“Günah keçileri” de adeta, İncil’de sözü edilen “içine cin girmiş domuz sürüleri” gibi helaklerine sebeb olacak bir uçuruma doğru koşuyorlar.
Bu gidiş hem Yahudilik ve hem de Hristiyan dünyası için büyük bir teolojik travmaya sebeb olacak. İnşallah Mehdi ve Mesih tartışmaları da bizde aynı yönde bir felakete sebeb olmaz. Ama, hem Sünni, hem de Şii dünyada böyle bir ciddi altyapının olduğunu bilelim. Ve bu altyapıya göre şer güçlerin süreci, Şii, Sufi ve Selefiler üzerinden provoke etmek için “Amerikano bir Mehdi”yi piyasaya sürmeleri hiç de sürpriz olmayacaktır.
Nedense dini çevrelerde bugünlerde pek de açıktan bir şey konuşulmuyor. Ama derinden ve sessiz bir şekilde bu düşüncelerin toplumun beynini kemirdiğini biliyorum.
Bu arada zor bir aya hazır olun. Savaş, ekonomi, gıda, ilaç, temel ihtiyaç maddeleri üzerinde kara bulutlar dolaşıyor. Koyun can derdinde, kasap et derdinde. Hâlâ, dünyada, bölgemizde ve ülkemizde birileri, haram servet, şirazesinden çıkmış adalet, haddi aşan fuhuş, İlahlık ve Rablik taslayan din adına ve devlet adına hareket eden “içimizdeki beyinsizler”den birileri “Arz-ı titretecek işler” peşindeler. Kendilerinin “ıslah ediciler oldukları” propagandasını yapan, o müfsid / bozguncu güruh’a karşı sesimizi yükseltemediğimiz için, “İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allahım!”
Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024
2.06.2022
7.03.2022
17.02.2022