Abdurrahman Dilipak
Geçen haftalarda darbe tartışmalarının arasında gündem olan bir konu vardı: Cihat Yaycı’nın istifası konusu. Şimdi Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanının emir subayının FETÖ’cü olduğunu konuşuyoruz. Bir yandan da FETÖ operasyonları devam ediyor.
Haberi biliyorsunuz: Malatya’da Başsavcılık, TSK’daki kripto FETÖ’cüleri tespit etmek için sürdürdüğü soruşturma kapsamında, Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Tümgeneral Ali Serin’in emir astsubayı Kıdemli Başçavuş M.K., Ankara’da gözaltına alınarak Malatya’ya getirilmişti.
Cihat Yaycı görevden alınmadı, görev yeri değiştirildi. Bir ara bunu konuştuk, sonra başka bir göreve atanacağı söylendi, o da olmadı. Korona tartışmaları arasında konu unutuldu gitti. Yaycı FETÖ ile mücadelede önemli bir isimdi. FETÖMETRE onun icadı. Bir hastalığı semptomlarından yola çıkarak teşhis etmek gibi bir mantıkla kurgulanmış bir FETÖ’yü tanıma kriterleri manzumesi FETÖMETRE.. Tabii her zaman her semptom aynı hastalığı ifade etmeyebilir de. Yani her sakallı dedemiz olmayabilir. Bir de siz bir sistem kurarsınız, o MİT, Polis, savcı, hakim, politikacı, vatandaş, bürokrat nasıl okur, nasıl anlar, nasıl uygular. FETÖMETRE kriterlerine gönderme yapılarak çok sayıda kişinin haksız yere gözaltına alındığını söyleyen de var. Tabii bunların faturasını, bir semptom analizi yapan kişiye yüklemek de doğru olmaz. Ama bu birilerinin bu kişiyi referans olarak gösterip, “Günah Keçisi” yapmasına da mani değil. Bakın bu kişi FETÖ’yü aile çevresinden yakından tanıyan biri. Darbe tertipçisi Hakan Üstem, Cihat Yaycı’nın kız kardeşinin kocası. O zaman FETÖ’cüler FETÖMETRE’nin mucidi birinden intikam almak mı istemişti.
Libya ile münhasır bölge politikasının şekillenmesinde rolü olan bir isim olduğu için Batı’nın da öfkesini çekmiş bir isim. Yunanistan da bu isimden rahatsız. Libya, Yunanistan, Doğu Akdeniz, NATO ve AB çevrelerinde hep adı geçen bir isim olunca, basının da ilgi odağındaki biri. Bu da ona “şöhret olma” imkanı sağlıyor. Bu da ordu içinde rahatsızlık sebebi olacaktır.
Tam da bu sırada birileri, geçen yıl yapılan bir ihale ile ilgili olarak Yaycı adını gündeme getirince ve bunun hemen ardından görev yeri değiştirilip arkasından istifa haberi gelince konu bir anda gündem oldu. Yönetim, MSB ve TSK tartışmanın merkezinde yer aldı. Ama sonra konu unutuldu sanki!?.
Bana kalırsa unutulmuyor böyle şeyler. Şuuraltına bir tortu oluşturuyor. Toplumsal hafıza bu birikimler belli bir yoğunluğa ulaşınca patlıyor.
Bu konuda bir sürü şey söylendi ve sonra üstü örtüldü. Birileri Yaycı’yı karalamaya çalışırken, birileri onu istifaya götüren sürecin bir FETÖ operasyonu olduğunu iddia ediyordu. Hatta FETOMETRE üzerinden, FETÖ ile kripto, örgütsel ilişkisi olmayan birçok kişinin sanık olması ve mahkum olmasına, görevden alınmasına sebeb olunduğu için, Yaycı’nın bu girişiminin FETÖ yargılamalarının sulandırılmasına ve toplumda tepkilere sebeb olduğunu söyleyenler de var.
FETÖMETRE falan var da, bir sürü sıradan insan FETÖ ile ilişkilendirilip görevden alınırken, yargılanıp mahkûm edilirken, peki nasıl oluyor da, tepe bürokraside bu kadar çok sayıda FETÖ iltisaklı olduğuna ilişkin ciddi şüpheler bulunan kişi, politika kurullarında, bilim kurullarında, Stratejik kuruluşlarda, Bakanlıklarda görev almaya ve yükselmeye devam ediyorlar!.
Bu arada Almanya resmi bir açıklama yapmasa da FETÖ’cü Adil Öksüz’ün, Almanya’nın Heidelberg kentinde ABD kışlasında saklandığı biliniyor.. Evet Öksüz aylarca Amerikan Ordusu ve NATO tarafından kullanılan Almanya’daki kışlada kaldı. Bakalım şimdi ne olacak!.
Yani FETÖ bu kez askerleri devreye sokmadan işi siviller üzerinden kansız bir şekilde halletmiş olabilir mi?.
Siyasetçiler kendilerinden çok emin olmasınlar. Hz. Osman’ı şehid etmeye gelenlerin başında Hz. Ebubekir’in oğlu vardı. Alparslan’ın Bizans’la savaşından daha çok kendini yoran kardeşi ile olan çatışmasıydı. Fatih Bizans’la savaşırken Cem Sultan Vatikan’a sığınmıştı, Abdulhamid İngilizlere karşı kendini korumaya çalışırken, yan odada kayın biraderi ve yeğeni İngilizler hesabına çalışıyordu. Hz. Ali’yi, Hz. Hasan-Hüseyin’i şehid edenler kimlerdi!. Yusuf’u kimler kuyuya attı! Erdoğan’ın Yaverleri kimlerdi 15 Temmuz öncesi!. Peki şimdi yoklar mı!
Birileri sizi durup dururken metihte sınır tanımıyorsa, yükseklere kaldırıyorsa, bilin ki, bunu sizi yere çalmak için yapıyorlardır. AK Partililer, ANAP’ın son günlerini yeniden gözden geçirsinler, okurlarsa görecekler, tarih tekerrürden ibaret, çünkü ibret almıyoruz ve aynı delikten ısırılmaya devam ediyoruz. Nereden geldik, nereye gidiyoruz! Bu gidiş nereye, birlikte yola çıktıklarımız nerede, yolda bulduklarımız neredeler. Eba Müslim’e kulak verin: “Onlar, zarar vermeyeceklerinden emin oldukları için dostlarını kendilerinden uzak tuttular. Kendilerine bağlamak ve kazanmak için de düşmanlarını yakınlaştırdılar. Yakınlaştırılan düşman dost olmadı. Ama uzaklaştırılan dost düşman oldu. Herkes düşman safında birleşince de, yıkılmaları mukadder oldu.” Brütüs’lere dikkat! Onlar siyaset, bürokrasi, iş dünyası, sanat, media, diplomasi, STK, her yerdeler. Kıral öldüğünde “yaşasın yeni kıral” diye sokağa ilk çıkacak onlardır, 15 Temmuz’da darbenin başarısız olduğu belli olduğunda olduğu gibi. 15 Temmuz’un sene-i devriyesinde bazı şeyleri yeniden düşünmekte fayda var. Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.09.2025
3.08.2025
26.08.2024
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024