Ahmet AY
15 Temmuz akşamı Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), ABD’nin emriyle ülkemizi işgal girişiminde bulundu. Sık sık söylediğimiz gibi 15 Temmuz yalnızca bir darbe teşebbüsü değil; hedefi, amacı ve aldığı talimatı işgal olan ihanet idi.
Olaya sadece darbe gözüyle bakınca bugün kimi ailelerde gördüğümüz feveranı duyarız, “Oğlum/kızım darbeye kalkışmadı ki…” ya da “Eşim/babam o gece evdeydi…” gibi.
Öncelikle bu ailelerin, 1. Derecede yakınlarının Fetullahçı Terör Örgütü ile birlikte hareket etmelerinden dolayı kahrolduklarını biliyoruz. Çünkü pek çok ebeveynin, “Keşke çocuğumuz o geceden bir gün önce öleydi de bunları yaşamayaydık” dediğini duyduk.
Bu aileler bana yazıyorlar, “FETÖ’nün böyle olduğunu bilseydik, ölür de çocuğumuzu teslim etmezdik” diyorlar ki doğrudur. Lakin bu aileler hukuk önünde suçlu olmasa da bu işte veballeri de yok değil.
Çocukları FETÖ’nün okuluna, dershanesine göndermek sorun değil ancak çocuklar bu vesileyle FETÖ’nün sohbetlerine katılıyordu. Bu süreçte çocuğunuzun gün be gün sizden uzaklaştığını, ailesinden utandığını, bilahare ailelerini Müslüman görmemeye başladıklarını fark edebilirdiniz.
Ben de yıllar önce çocuğumu FETÖ dershanesine göndermiştim. Ancak çocuğum bana, “dershane dışında sohbetlere çağrılıyoruz ve bu konuda tehdit ve dayatmada bulunuyorlar” dedikten sonra sanırım ikinci keresinde dershaneyi basmak zorunda kalmıştım.
Şunu demek istiyorum,
Biz ailelerin de vaktinde ihmalleri oldu, elbette ki bu ihmallerin çoğu iyi niyetli idi, lakin iyi niyet yolunun nerelere vardığını da defaatle görmüştük. Daha dikkatli olabilseydik, “başarı şehveti”ne kapılmasaydık gençlerimizi FETÖ’nün kucağına itmeyebilir idik.
Bakınız, FETÖ, FETÖ’den ibaret değil. Dost ve müttefiklerimiz! bu ülkede 250 insanımızı şehid eden, 2200 insanımızı yaralayan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni, TBMM’yi bombalayan bu terör örgütü mensuplarını ülkelerine almış himaye ediyor.
Yunanistan’ından Almanya’sına, Belçika’sından Kanada’sına, Amerika’sından İngiltere’sine kadar devletler FETÖ’yü -üstelik- bütün uluslararası sözleşmeleri, hukuku, dostlukları hiçe sayarak koruyor. Darbeye katıldıklarını bütün dünyanın canlı yayında izlediği terörist Yunanistan’da ve ABD himayesinde. Geçen günlerde Irak Süleymaniye’de FETÖ’cü bir terörist gözaltına alınıp Türkiye’ye iade edilecekti. Tam o esnada Amerika’dan giden bir diğer FETÖ elemanı o FETÖ’cü elemanı alıp Amerika’ya götürebiliyor.
Yunanistan, başka bir ülkeden gelen ve Türkiye tarafından aranan FETÖ’cüyü Türkiye’ye teslim etme niyetini belli eder etmez dostumuz! Almanya buna mâni oluyor.
Bu örnekleri çoğaltabiliriz. 1950’lerden bugüne kadar devlet olarak aynı şemsiye altında örgütlenen ABD ve Türkiye terör örgütleri konusunda anlaşamıyor. Daha doğrusu Amerika bizi vuran teröriste terörist demiyor, dese de kıvırarak, bulandırarak uluslararası hukukun gereğini yapmıyor. Biz dünyanın gözleri önünde darbe yapan hainleri istiyoruz ABD ilişkilerimizin bozulmasını göze alarak bu teröristleri/ni vermiyor.
Amerika hep aynı Amerika, lakin Türkiye aynı Türkiye değil. Bağımsızlığını ve bunun gereğini öncelediği için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve onun şahsında Türkiye’ye kan kusturmak istiyorlar.
NATO tatbikatında Atatürk ve Erdoğan neden hedefteydi?
Çünkü Sayın Erdoğan FETÖ’nün bir cemaat olmadığını, cemaat olarak yola çıkan bu yapının ABD ve diğer Batı ülkelerinin devşirmesi ile bir terör örgütüne dönüştürüldüğünü ortaya çıkardı. Eğer Sayın Erdoğan 2013’te bu terör örgütünü deşifre etmese idi, 16 Temmuz sabahı ülke ABD ve ortakları tarafından işgal edilmiş olacaktı da ruhumuz duymayacaktı. Erdoğan/Türkiye “ortaklarımızın” 50 yıllık planlarını yerle yeksan etti. Türkiye’deki en mahrem yapılanması FETÖ idi ABD’nin. Erdoğan yeryüzünün en sinsi, en alçak, en onursuz ve en tehlikeli bu terör yapılanmasını dağıttı.
Şahsen “ibadet-ticaret-ihanet” tasnifinin yargılama sürecinde dikkate alınmasını doğru bulanlardanım. Lakin kimi ailelerin çocukları bundan öte bir pozisyondaydılar. O ailelere sözüm, çocuklarınız o gece direkt darbeye katılmamış olsa da bu darbecilerle beraber hareket ettiklerini kabul edin.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019