Akın ÖZÇER
Bir aya yakın bir süredir yazmıyordum. Bunda, belki biraz Halil Berktay gibi, Türkiye için öncelikli olduğuna inandığım Kürt sorununun şiddet boyutuyla birlikte çözümünü tehlikeye düşüren son gelişmelerin payı olduğunu itiraf etmem gerekir.
Bugün anketlere göre çözüme, hükümetin deyimiyle Çözüm Süreci’ne toplumumuzun büyük çoğunluğu inanıyor. Bu konuda topluma görüşleriyle önderlik yapan, hükümetin oluşturduğu sivil platformlarda muhatap aldığı yazar ve aydınlar var. Aralarında görülmüyorum belki ama bu konuda ilk fişeği 15 yıl önce yayımladığı kitapla atmış eski bir bürokrat olarak bundan mutluluk duyuyorum. Çünkü 15 yıl önce, Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilmesinden sadece 3-4 ay sonraki elverişsiz siyasi koşullarda çıkmış, eski Başbakan Tansu Çiller’in “Bask modeli” dediği yöntemi anlatan kitabımla yapayalnız sayılırdım.
İkinci kitabım Çoğul İspanya’yı (2007) yayımladığımda, AK Parti hükümetinin çözüme yönelik politikası, Başbakan Erdoğan’ın 2005 yılındaki Diyarbakır konuşması bu konuda bir işaret kabul ediliyorsa bile henüz görünür olmamıştı. Eğer öyle olsaydı, ben de Bakanlıktan ayrılma zorunluluğunu belki hissetmezdim.
O yıllarda kabul edemediğim şey, Türkiye’nin hem uluslararası saygınlığını yerle bir eden, hem de milli gelirinin büyük bir bölümünü buharlaştıran antidemokratik terörle mücadele politikasını, Öcalan teslim edildiği halde, sürdürme inatçılığıydı. Bu, beni düşündüren ve bir türlü anlam veremediğim bir tuhaflıktı. Bunun bilinçli yapıldığı aklıma gelmiyor değildi elbette ama milliyetçiliğin tavan yaptığı bir dönemde Türkiye’nin çıkarlarını düşünenlerin yine de çoğunlukta olacağını sanıyordum, yanılmışım.
Bu konuda beni en çok hayal kırıklığına uğratan SHP’nin 1989 tarihli Kürt raporuna sahip çıkan CHP oldu. Hükümetin çözüm yolunda attığı ilk adım sayılan Demokratik Açılım’a Baykal’ın gösterdiği ölçüsüz tepkiyi mazur görmek için CHP Artvin milletvekilinin önerisi doğrultusunda daha çok “Omega 3” almak gerektiği söylenemez herhalde. Gerçi Anayasa Mahkemesi’nin 367 kararının altına imza atan, AK Parti’ye açılan kapatma davasıyla ellerini oluşturan CHP için çok da şaşırtıcı bir tutum değildi bu, ama insan Türkiye için saygın bir sosyal demokrat partimiz olsun istiyor doğal olarak.
AK Parti hükümetinin İdris Naim Şahin’in İçişleri Bakanlığı döneminde yalpalayan ve bu nedenle eleştirilerimden nasibini alan açılım politikası nihayet Çözüm Süreci ile bir anlam kazandı. Sürecin başlamasıyla birlikte ortaya çıkan Erdoğan karşıtlığı –ki biz bunu o zamana kadar demokrat geçinen bir gazetede yaşadık- beni fazlasıyla düşündüren tuhaflıklardan bir başkasıydı. Öyle ya CHP ve MHP’nin karşı olduğu bu süreç Erdoğan ve AK Parti hükümeti olmadan nasıl yürüyebilirdi?
Ben bu sorunun yanıtını düşünedururken Gezi olayları patlak vermiş ve yabancı gazeteciler akın, akın İstanbul’a koşmuşlardı. El País’in İspanya’dan tanıdığım Türkiye temsilcisini o gün fazlasıyla Erdoğan karşıtı bulmuş, şaşırmıştım. Ama beni asıl şaşırtan, demokrat bildiğim bir tanıdığımın o gün oradaki yabancı gazetecilere kesin ifadelerle Erdoğan’ın siyasi hayatının bittiğini söylediğini öğrenmem oldu. Kürt sorununun şiddet boyutuyla çözümünü arzu eden ve yeni anayasayı savunan bir “liberal aydın” birden bire Erdoğan’a muhalefete başlamıştı. Çözüm Süreci’ni destekleyenler tahmin ettiğim kadar çok değil miydi acaba?
Kabul etmek gerekir ki Çözüm Süreci arzu edilen hızda yürümedi; eksikleri hep oldu. Başta silah bırakacak militan ve yöneticilerin topluma yeniden kazandırma boyutu eksik kaldı. Ben de yeri geldiğinde yazılarımda ve davetli olduğum televizyon programlarında bu hususu dile getirdim. Ama bu tür süreçlerde önemli olan siyasi iradedir. Sorunu çözme iradesine sahip olduğunu ortaya koyan bir hükümete yasal düzenlemelerdeki gecikmelerden ötürü cephe almak değil, eksiklerini tamamlaması, varsa hatalarını düzeltmesi için destek vermek gerekir. Hele hükümetin dışında barışın bir başka alternatifi yoksa…
Kürt siyasi hareketi belki CHP çizgisini ideolojik olarak kendisine AK Parti’den daha yakın hissediyor olabilir. Ne yazık ki aynı yakınlığı karşı taraftan görmüyor. Nitekim CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, HDP milletvekili Aysel Tuğluk’un anlam veremediğim bir tuhaflıkla dile getirdiği yeni ortak arayışına ret yanıtı verdi. “Sorunu Öcalan’la masaya yatırırsanız bu çözümsüz bir süreçtir” deyiverdi. Şaşırtıcı olmayan bu açıklama, ister istemez “AKP partner olmaktan çıktı” diyen Tuğluk’un aslında çözüme karşı olduğu gibi bir izlenimi güçlendiriyor.
Çözüm Türkiye için dün olduğu gibi bugün de hayati önem taşıyor. Ama dünden farklı olarak çözüm karşıtlarının kimler olduğu süreç somutlaştıkça belirginleşiyor. Birden bire ortaya çıkan Erdoğan ve AK Parti karşıtlığının ilk edindiğim izlenimi doğrularcasına çözüme karşı olmanın görünürdeki kılıfı olduğu iyice ortaya çıkıyor. Bunda, Kürt siyasi hareketi içinden gelen sürece darbe indirmeye yönelik söylem ve eylemlerin büyük rolü olduğuna kuşku yok. IŞİD’e yardım iddiaları çözümü çöpe atmanın riskini karşılamadığına göre, çözüm karşıtları Kürt hareketi içinde de bulunuyor belli ki.
Konu mantık süzgecinden geçirildiğinde, Kürt siyasi hareketi, HDP adına dün (3 Kasım) İstanbul’da açıklama yapan Sırrı Süreyya Önder’in söylediği gibi “sürece hem mecbur, hem mahkûm”. Önder’in dediği gibi hükümet cephesinin çözüme uygun bir dil benimsemesi de ayrıca önem taşıyor. Ancak aynı uyarıyı hem söylem, hem de eylem açısından Kürt siyasi hareketi için de yapmak gerekiyor. Sil baştan deyip yeniden başlangıç noktasına, ilk kitabımı yayınladığım o karanlık yıllara dönmemek için elbette.
Üçüncü bir göz olarak benim görebildiğim kadarıyla muhalefetin de desteğiyle yeni anayasa ile tamamlanması ve ivedilikle sonuçlandırılması gereken bir sürecin içindeyiz aslında. Çevremizde olup bitenler, kutuplaştırılmış toplumumuzun bir kesiminin sandığı gibi, Erdoğan ya da AK Parti hükümetini değil doğrudan Türkiye’yi hedef alıyor çünkü.
Yazarlar
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları




















































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.12.2025
1.12.2025
13.11.2025
6.11.2025
30.10.2025
19.10.2025
14.10.2025
8.10.2025
28.09.2025
21.09.2025