Ali BULAÇ
Başbakan Sayın Binali Yıldırım, belki de “yeni dönem”in ilk işaretlerini verirken önemli bir cümle kullandı: “Düşmanlarımızın sayısını azaltacağız, dostlarımızın sayısını arttıracağız.” Kişisel olarak ben bunu önemsedim. Tecrübeli siyasetçi Cemil Çiçek de “İsrail ve Rusya doğru adım, şimdi sıra içerideki dostlarımızda” dedi.
Siyasi birliğin devamından, sosyal barışın korunmasından yana olan tek bir Allah’ın kulu, Binali Yıldırım ve Cemil Çiçek’in kurdukları bu cümlelerden rahatsızlık duymazlar; aksine sevinirler, kalblerine inşirah gelir, ümitlenirler. Müslümanlık silm ve selamet, sulh ve salah dinidir. Tabii ki insanlar, toplumsal gruplar ihtilaf eder ama ihtilaflara hak ve hakkaniyetle çare aranacaksa, çözülemeyecek ihtilaf yoktur. Takip edilmesi gereken yol iyi niyet ve hukuka riayettir. Gördüğü lüzum üzerine “İhlas” ve “Uhuvvet” risalelerini yazan Üstad Said Nursi “Biz muhabbet fedaileriyiz” der. İhlas kalp hastalıklarının şifa reçetesi, Uhuvvet kardeşler arasında bir arada yaşama sözleşmesidir. Nur Risaleleri terbiyesiyle yetişen Nur talebeleri hiç sulh ve salaha karşı çıkar mı?
Samimi ve ihlaslı AK Partililer de ülkenin bu çatışmacı ruh haliyle daha fazla yoluna devam edemeyeceğini görüyorlar. Küçücük bir zümrenin kibir ve özgüven patlamasına bakmayın siz; vicdan sahibi, aklı başında ve feraset ehli derin bir kaygı içinde bulunuyorlar. Allah’a ve ahiret gününe inananlar, rehber seçtikleri Hz. Peygamber’in şu buyruğunu elbette kaale alıyorlar: “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.” Cennete girişin vizesi olan bu “iman-sevgi” arası ilişki keyfi bir tercih değil, bir mecburiyettir, vecibedir.
Durum ortada: Ne kadar bileşen ve birim varsa ayrıştı, ayrışanlar kutuplaştı, kutuplaşma beraberinde çatışma getirdi. Aileler bölündü, akrabalar-yakınlar arasında farz-ı ayn olan sıla-i rahim kesildi, nişanlar atıldı, boşanmalar oldu. Ülkenin bir tarafı cehennem hayatı yaşıyor, hergün çatışma var ve çatışmalarda hergün birkaç kişi hayatını kaybediyor. Şu geride bıraktığımız acılı bir sene içinde 9 bin insan hayatını kaybetti, 11 bin bina yıkıldı, yarım milyon insan kendi toprakları üzerinde mülteci durumuna düştü; terör her yere sıçrama istidadı göstermeye başladı. Akıl almaz bir nefret ve ırkçılık dalgası toplumu esir alıyor. Kan kanı temizlemez, nefret nefreti yok etmez. Bir ülkede hapishanede yatanların, yurtlarını terkedenlerin artan sayısı övünülecek şey değildir.
Siyasetle iştigal etsin etmesin İslami gruplar, cemaatler, tarikatlar; sağduyu sahibi liberaller; akıl sağlığını koruyan Türk ve Kürt milliyetçileri; yoksulun, ezilmişin davası peşinde olan sosyalistler, solcular, sosyal demokratlar; ülkesini gerçekten seven kemalistler!
Kısaca bu topraklar üzerinde yaşayan bizler, hiç çatışmadan, kan dökmeden, birbirimize silah çekmeden sorunlarımızı çözemez miyiz? Konuşarak, müzakere ederek bir ihtilafı masaya yatıramaz mıyız? Bu kadar mı barbar, kıt anlayışlı, sığ, ahmak, asabi, saman alevi gibi parlayan, ateşe düşmüş barut gibi patlayan bir fıtrata sahibiz? Haşa! Yüce Allah bizi Ahsen-i Takvim üzere yarattı, biz nefsimizin zebunu, hırs ve tutkularımızın esiri olarak Esfel-i Safilin derekesine düşüyoruz.
Biliriz ki her toplumda ve her sosyal grup içinde çatışmacı mizaca sahip olanlar; mağduriyeti giderilmedikçe sulh ve salaha yanaşmayanlar; taraflar arasında uzlaşma sağlanırsa çıkarları zedelenecek olanlar; çatışmadan nemalananlar, kitleleri manipüle etmekten zevk alan şarlatanlar, palavracılar, sahte kahramanlar, kendini gizleyebilen ruh ve akıl hastaları bulunur. Bunlar insanın ezeli düşmanı şeytanın adımlarını takip etmektedirler. İktidar ateştir, adil kullanılmadığı zaman yakar. Bize düşen uzlaştırmak, yapıcı eleştiri yapmak, doğru yolu göstermek ve her daim sulh ve salahın yolunu tutmaktır.
Erdem doğruluk ve hakkaniyetten yana olmak, ihtilaf edenlerin arasını bulmaktır. Bazan zalim olmaktansa mazlum olmayı kabul etmek; “insanın ziyanda olduğu zamanda hakkı ve sabrı tavsiye etmek” asıl kazanç ve kurtuluştur. Ortalığı kızıştıranlara, ajan provakatörlere, fitne muharriki ve müşevviklere, savaş baronlarına, içini intikam, tahripkarlık, nefret, kan dökücülük ve fesat istila edenlere karşı silm ve selamet, sulh ve salahtan yana olanlar seslerini daha çok yükseltmeliler.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.08.2025
25.07.2025
19.07.2025
23.06.2025
11.05.2025
21.04.2025
15.03.2025
23.02.2025
3.02.2025
5.01.2025