Ali Saydam
Türkiye’de kendi iletişimini en kötü yöneten meslek grubu hangisidir, diye sorsanız; bir an tereddüt etmeden “İletişimciler!” derdim…
Bunu en iyi nerede görmek mümkündür? Tabii ki medya tarafından iletişimcilere herhangi bir eleştiri yöneltildiği zaman; örneğin PR sektörünün gösterdiği reaksiyon refleksinden…
Ya hiç seslerini çıkarmazlar… Ya da en fazladan kendilerini haksız yere eleştirmiş olan kişiye “Üzüntüleri”ni bildiren bir mektup yazarlar. Belli ki en yakın sosyal paydaşları olan gazetecilerle pek ters düşmek istemezler. Hiç de haksız değildirler aslında. Yaptırım güçleri reklam ajanslarının yanında çok düşüktür. Kişisel dostlukları hariç tutarsak sıfırdır, diyebiliriz…
Örneğin gazeteciler “Niye bizi zırt pırt arıyorsunuz; bizim üzerimizde baskı kurmayın” diye PR’cılara söylenirken; ya da basın toplantılarında kendilerine verilen hediyeleri etik bulmaz, masraflarının karşılandığı basın gezilerine davet edilmelerini ilkesel olarak eleştirirlerken, kuvvetli reklam verenlerin, ajansları kanalıyla medyanın reklam departmanlarına gönderdikleri “Haberimizin çıkmasını sağlayın, lütfen” şeklindeki ricaları kendilerine reklam departmanı tarafından iletildiğinde, geri çevirdiklerine hiç rastlanılmamıştır.
Sistem böyle çalışır. Hatta medyanın sütun santim ya da saniye satan reklam pazarlamacılarından bazılarının, pazarlama sürecinde, “Size haber desteği de veririz” şeklinde taahhütte bulunduklarını bilmeyen yoktur. Ya da bazı medya organlarının ücreti mukabili yaptıkları ‘advertorial’ haber çalışmalarının köşesine, “Bu bir ilandır” diye yazmadıklarını…
Bu olaya değinmemizin iki nedeni var. Birincisi, iletişim yönetiminindünyamızda artık en az finansal süreçler, ürün ya da hizmet yönetimi kadar önemli olduğu bilincinin yatırımcı ve yöneticiler nezdinde oluşmuş olması. İkincisi, bu hafta başında medyada PR dünyasına yönelik yeni bir eleştirinin gündeme gelmesi ve aynı medya organında, PR sektörünün daha tavır almasına gerek kalmadan, bu eleştiriye cevap verilmesi.
Gazete Hürriyet. Konuyu gündeme getiren okur temsilcisi Faruk Bildirici…
Berlin’de düzenlenen Tüketici ve Ev Elektroniği Fuarı IFA’ya, Vestelgazeteden üç kişiyi davet etmiş: Ahmet Can, Onur Baştürk ve Ertuğrul Özkök…
Bu gazeteciler, Vestel, Arçelik, LG, Samsung ve Beko başta olmak üzere fuarda gördükleri birçok firmanın geliştirdiği yeni ürünler hakkında okur temsilcisinin deyişiyle “Markalar arası dengeyi gözeterek ilginç bilgiler” vermişler…
Temsilci demiş ki: “Üçü de geziye davetli gittiklerini yazılarında belirtmişlerdi. Fakat ben ‘Davetli geziler’ ile ilgili gazetecilik meslek etiği itirazlarımı bir yana bırakarak sormak istiyorum. Vestel niye Hürriyet’e ya da gazetelere reklam versin? Böylesi hem düşük maliyetli hem de daha etkili değil mi?”
İş dünyasında artık ‘arkaik’ olarak görülen bu görüşe Cengiz Semercioğlu ertesi günü “Bu yazılar gazeteye daha çok reklam getirir!” başlıklı yazısında, aynı gazetede şöyle yanıt vermiş:
“… Sakın bu yazılar çıktığı, Hürriyet en etkili yazarlarıyla bu fuarları takip ettiği, teknolojiye ve yeniliklere yer verdiği için Vestel ve diğer teknoloji firmaları Hürriyet’e daha çok reklam veriyor olmasın? Teknolojiye daha çok yer veren gazeteye mi reklam verir bir teknoloji firması, hiç bahsetmeyen gazeteye mi? Ayrıca Vestel gibi yıllık reklam bütçeleri sene başında belli olan firmalar için iki-üç yazarın fuara gidip gitmemesi, reklam politikasını etkileyecek bir faktör sayılmaz kanaatimce.”
Bizim gazete zaman zaman sektör ekleri verir, özel çalışmalar yapar. İçleri reklam doludur. İçlerindeki yazılarda hem firmalar anlatılır hem de sektörel bilgiler aktarılır. Bu bir dengedir. Bu denge sayesinde gazete hem itibarını korur hem de ekonomisini.
PR sektörü ve PR müşterisi, gazetede çıkan haberlerini ölçerken, dünyanın tamamen terk ettiği, bizde ise ne yazık ki firmaların neredeyse yarısı tarafından uygulanan, haberin sütun x santim büyüklüğü x o alanın sütun santim reklam değeri = PR değeri formülüyle hesapladıkları, Barcelona ilkelerini hiçe saydıkları sürece, PR’ın başına bunlar her zaman gelecektir.
Son derece başarılı bir PR çalışması yapmış olan Vestel’i ve olayda pek çok gazeteciyle çalışmış olan iki PR ajansı İz İletişim ve Medyaevi’ni kutlarken, adı şu bizim naçizane sütunda geçen Vestel’in reklam eş değeri olarak elde ettiği parasal değerin üç kuruş beş para olduğunu, ancak itibar açısından bizce ölçümlemesi zor bir katma değer oluşturduğunun altını da çizelim…
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019