Ali Saydam
Başlıktaki deyişi gençliğimizde sıklıkla kullanırdık. Sonradan aynı durumu izah eden çok daha ağır ve galiz hatta küfre varan deyişler çıktı ortaya… Biz hâlâ bu görsel çağrışımları da hayli yüksek olan bu benzetme ifadesinin eski haline itibar ederiz…
Tarzan, derken kastımız, AK Parti Hükümetini ve de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı biteviye eleştirmek ve ülkenin ekonomik, siyasî, hukukî, sosyal hayatıyla ilgili olumsuz haberler yaymayı görev bilen, bu konuda da Batılı medya ve bazı siyaset adamlarıyla aynı çizgide olmaktan hiç rahatsız olmayan, tersine Türkiye düşmanlarıyla aynı cephede olmaktan neredeyse özel haz duyan omurilikten muhalif çevrelerdir.
Bunlar İslâm İşbirliği Teşkilatı kararının ilk gününde biraz gafil yakalandılar. Sadece onlar mı? Hayır. TV’de ahkâm kesen pek çok muhalif dış politika uzmanları da (!) ne olduklarını şaşırdılar. Allah için bir tanesi bile deklarasyon metni önlerine gelene kadar böyle bir kararın çıkacağını tahmin edemediler… İşin ilginci, ilaç için bir tanesinin bile sonrasında, “Ben neden yanıldım?” muhasebesini yapmamış olması…
İlk şaşkınlığı üstlerinden attıktan sonra hemen başladılar ‘kıvırmaya’… Şöyle muhabbetler dönmeye başladı hemen:
-“İyi ama, barış süreci güme gitti…”, “İyi ama, devamını nasıl getirecekler?...”, “İyi ama üç büyük İslâm ülkesinin lideri orada yoktu; alt düzeyde (bakanlık) temsil edildiler…”, “İyi ama orada konsolosluk olmaz, sefaret açmak lazım…”
-Yahu kardeşim, İslâm İşbirliği Teşkilâtı’nın Doğu Kudüs’ü başkent ilan etmesinin ardından diplomatik süreç işleyecek. BM Güvenlik Konseyi nezdinde, ABD’nin kararının iptali ve Kudüs’ün özel statüsünün teyidi için girişimlerde bulunulacak. Güvenlik Konseyi, harekete geçmezse BM Genel Kurulu devreye sokulacak.
-Bu Müslümanlar ne zaman bir araya geldiler ki, şimdi gelebilsinler!..
Yanıtları dinlemeden zihnindeki soruyu unutmadan karşılık verme huyu ve bu uydur kaydır laf ebeliği en üst seviyeye taşınmış vaziyette… TV’lerdeki didişme programlarında, kıvraklıklar, kurnazlıklar had safhada…
O nedenle yukarıdaki başlık geldi aklımıza. Hani her zaman gözleri, kaçılacak deliği arıyor ya… Şöyle mesela:
- Rekor büyüme elde edilmiş!..
- Peki, Enflasyonu ne yapacaksınız…
- Kaç cephede birden savaşılıyor, o da halledilir; bu arada sanayi üretim endeksinde son derece pozitif gelişmeler var!..
- O rakam doğru mu bakalım… Doğru olanların en yenisi dün açıklandı: İşsizlik 16 aydır çift hanede gidiyor.
- Dünkü rakamlara göre işsizlik 16 ayın en düşük seviyesinde.
- Peki hapisteki milletvekillerini ne yapacaksınız?..
- Yahu, onlarla ilgili hukuki bir süreç devam ediyor.
- Ya içerideki gazeteciler?
- İçeride gazetecilikten dolayı yatan yok ki!..
- Dış ticaret açığına ne demeli?
- ABD’ninkinden daha düşük… Önemli olan borcun çevrilebilme denge ve olanakları…
- Ama büyümeyi sokaktaki adam hissedemiyor ki!..
- Gelir dağılımı adaleti ‘ütopyasını’ gerçekleştirmiş bir ülke var mı?
- Zaten eğitim sistemi de yerlerde sürünüyor… Mal ve can güvenliği yok!..
- Yahu İstanbul dünyadaki pek çok metropolden daha asude bir şehir. Bunu rakamlar söylüyor…
- O rakamlar yalandır!...
Eğer sinirlerinize hâkimseniz ve zamanınız varsa bu tür hiçbir işe yaramayan gölge boksu diyalogları ilânihaye sürüp gidebilir…
BBC’nin haberine göre ABD merkezli araştırma kuruluşu PEW’un Orta Doğu’da yürüttüğü çalışmadan, bölge halklarının Türkiye’yi bölgede en çok etkisini artıran ülke olarak algıladığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bölgede en yüksek olumlu algıya sahip lider olduğu sonucu çıkmış.
Yapılan kamuoyu yoklamasında verilen cevapları puanlayan PEW, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en olumlu bakışı %66 ile Lübnan’da tespit ettiklerini aktarıyor. Lübnan’ı %59’la Tunus izliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en olumsuz algılandığı ülke ise %15’le İsrail.
Buyurun, Tarzan bir kez daha zor durumda...
Müzmin omurilik muhaliflerine tavsiye; iddialarını mantık sınırlarını zorlamayı göze alarak dilediklerince sıralayabilirler: PEW’e AK Parti yandaşları para verip öyle ‘yazdırmışlardır’ bu araştırmayı; hani 15 Temmuz’u planladıkları, Trump’la anlaşıp Kudüs kararı aldırdıkları ve bu sayede İslâm İşbirliği Teşkilatı ile birlikte bir diplomasi zaferine doğru adım atmayı planladıkları gibi…
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları





























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019