Aydın ENGİN
CHP’deki paniklemeyi anlıyorum. “Yav bu AKP eğer BDP ile anlaşırsa hem yeni Anayasayı çıkarar, hem de Kürt sorununda silahları susturacak bir çözüme ulaşır. N’apsak, n’etsek acep” diye kıvranmaktalar.
Paniklemelerinin temel nedeninin yeni Anayasa’da başkanlık sistemine giden yolun açılması mı, yoksa Kürt siyasi hareketi ile bir uzlaşmaya varılıp Anayasa’daki Türk vurgusunun kaldırılması henüz bilmiyoruz. Ama panikleme CHP’deki ulusalcı kanat denen milliyetçilerin en tepesinden, en sıradanına kadar hepsinde açıkça gözleniyor.
Bunu anlamak gerek ve paniklemeselerdi şaşırmak gerek.
Bir “umutsuz vaka” ile karşı karşıyayız. Bu badireden CHP bölünmeden çıkarsa bu ulusalcı (=milliyekçi) kanadın partide dizginleri ele aldığının da göstergesi olur. Bölünürse CHP’de yuvalanmış az sayıda sosyal ve demokrat siyasetçi tasfiye edilmiş demektir.
CHP dışı milliyetçi (ama kendilerini ne hikmetse inatla “sosyalist sol” diye niteleyen) kesimler de olası bir uzlaşmanın karşısında konumlanmayı şimdiden benimsemiş gibiler. Önümüzdeki günlerde Kürt siyasal hareketi ile AKP arasındaki uzlaşı görüşmeleri ilerler ve yol alırsa “Kürtler küçük ve kısır çıkarlar uğruna memleketi şeriatçı siyasal güçlere teslim ettiler” makamından çeşitlemeler okuyacak ve dinleyeceğiz.
Olası bir AKP - BDP ittifakı karşısında paniklemeyen ama ciddi ciddi kaygılanan kesimler var. Çoğu sosyalist solda yer alıyor ve kaygıları uzlaşının sınırları üstünde yoğunlaşıyor.
Ya Kürtler sosyalist sol çizgideki müttefiklerinin, örneğin HDK (Halkların Demokratik Kongresi) bileşenlerinin kabul edemeyeceğin, sindiremeyeceği ödünler verip Tayyip Erdoğan ve ekibiyle el sıkışırlarsa kaygısı bu…
Gözardı edilmesin, bezirgan pazarlığının ustası AKP tepeleri adını “kazan – kazan” da koysalar aslında mümkün olan en az ödünle Kürt sorununu çözmek için masadalar. Öcalan’a İmralı’da biraz daha geniş görüş olanakları, KCK tutuklularının tutuksuz yargılanmasını sağlayacak yasal değişiklikler karşılığında PKK’nın silahlı güçleri sınır dışına çıkarsa AKP “A-ha da barışçıl çözüme ulaşıldı ve bunu biz yaptık” diye alanlara çıkacak.
Peki bezirgan pazarlığında Kürt siyasal hareketi ne kadar usta ?
Bilmiyorum. Bu ciddiyette bir sınav deneyimlerini ben hatırlamıyorum. Üstelik sırtlarında taşınması güç bir kambur var. Masadan kalkmak barışın çok uzun süre için imkansızlaşması ve ülkenin belki bu güne dek yaşanmadık ölçülerde kan göllerine dönüşmesi anlamına da gelebilir.
Bu taşınması sahiden pek zor bir yük.
Sorun Kürtlerin ve sosyalist solun, yani Kürtlerle HDK çatısı altında buluşanların barış için neleri göz alabilecekleri ve hangi ödünleri verebilecekleri sorusunda kilitleniyor.
Soru bütün somutluğuyla önümüzde ve cevaplamak zor, sahiden zor soru…
İnanmadıysanız soruyu bu çıplaklığıyla kendinize sorun ve cevap vermeye çalışın…
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Bunlar iyi günlerimizmiş, çok zor günler geliyor
31.01.2022 - Türkçe yazıldığı gibi okunur (mu?)
29.01.2022 - Eyvah İmamoğlu iyi yaptı; yaşasın İmamoğlu kötü yaptı
28.01.2022 - Sanıklar dün AKP’nin yargısını, iktidarını ve Reisi’ni yargıladılar
18.01.2022 - Safra kesesinin intikamı
17.01.2022 - Boğaziçi’nde bir yıl önce dün, şimdi bugün ve yarın…
3.01.2022 - Diyelim birkaç milyon liram var…
24.12.2021 - Sevinmek varken sövmek…
13.12.2021 - Yine promptersiz konuştu: İstanbul’un sahibi AKP imiş
6.12.2021 - Avrupa Konseyi'nin uzun sürecek sınavı başladı
4.12.2021
Yazarlar
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
Hrac Madooglu
Karikatur cizdiler diye olum fetvasi veren, insanlari katleden gayrimuslumler var mi? Neden baska dinlerden cikmiyor kelle kesip youtubede yayinlayanlar? Bati ulkeleri onlarca yildir musluman azinliklara her turlu insan haklarini, vatandaslik haklarini vermis. Bir nesil once Avrupa ulkelerine goc eden muslumanlara esit vatandaslik verilmis, 2500 senedir bu topraklarda yasayan Ermeniler ikinci sinif vatandas hala. Neden musluman ulkelerde insan haklarina saygili, tum vatandaslarina ayni mesafede duran devletler yok? Neden hicbir musluman ulkede (Turkiye de dahil) hukuk yok? Neden musluman ulkelerde kadin haklari ihlal ediliyor? Neden bircok musluman ulkede evlilik disi iliskilere olum cezasi veriliyor? Butun bunlar Batinin mi kabahati?