Aydın ENGİN
Kürt siyasal hareketinin en parlak temsilcilerinden biri, Selahattin Demirtaş tutuklu bulunduğu (“rehine tutulduğu” diye de okuyabilirsiniz, hatta bence öyle okuyun) Edirne Cezaevi'nden, yaşadığımız karabasandan beter günleri aşabilmek için ancak derin bir demokrasi kültürü ile donanmışların üstesinden gelebileceği yazılı açıklamalar, öneriler üretiyor. Avukatları bu yazılı metinleri bizlere ulaştırıyor.
Ayrıca sahici gazeteciler Demirtaş’a yine avukatları aracalığıyla sorular yolluyor ve aldıkları cevapları bir tür “dolaylı söyleşi” biçiminde okurlara iletiyorlar.
Medyascope’u yoktan var eden Ruşen Çakır da Demirtaş’la bir “dolaylı söyleşi” yaptı. Sorulardan biri Demirtaş’ın önerdiği "demokrasi cephesine” ilişkindi. Demirtaş’ın cevabından -bence- kilit ve kritik bir cümleyi aktaracağım:
“…Ben muhalefet cephesinde hiçbir ayırım yapılmadan, ön şart ve ön yargılara teslim olunmadan herkesin demokrasi ilkelerinde buluşması gerektiğine inanıyorum. Yoksa bagajı, eleştirel geçmişi olmayan siyasetçi ya da parti var mı ki?..”
Bu cevap, “İyi Parti, DEVA, Gelecek ve Saadet partilerini de potansiyel bileşenler olarak görüyor musunuz” sorusunun cevabıydı. Demirtaş bu cevapla da yetinmedi ve muhalefet partilerinin liderlerinin karşılıklı, birebir, yüz yüze insani ilişkiler kurmalarının da yararını vurguladı ve bir örnek verdi:
"Mesela ben dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar ve 'Kahvaltıya geldik' derdim."
“Başak” dediği eşi Başak Demirtaş’tı, “Meral Hanım” da İyi Parti’nin genel başkanı Meral Akşener’di.
Siyasetin karşılıklı demeç yarışına ve horoz döğüşüne döndüğü bir ortamda Selahattin Demirtaş’ın bu alışılmadık sözleri ve verdiği örnek İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e soruldu.
O da cevapladı.
Virgülüne dokunmadan o cevabı da aktarayım:
"Haberin tamamını okumadım. Ama şunu söylemek isterim. Güneydoğu’da şöyle bir gelenek var, kan davalınız bile olsa kapınızı çaldığı zaman içeri alırsınız. Evin en yaşlısı tarafından karşılanır. Sonra kapıdan çıkıp gittikten sonra davanız devam eder. Güneydoğu’nun böyle bir özelliği var…"
Bu üç cümlelik paragraf ne anlatıyor?
Selahattin - Başak Demirtaş çifti bir sabah Meral Akşener’in kapısını çalıp “Kahvaltıya geldik” deselermiş, Meral Akşener ne yapacakmış?
Galiba içeriye buyur edecekmiş?
Ya da etmeyecekmiş. Çünkü “O Güneydoğu Anadolu töresidir. Ben İzmitliyim. Bizde böyle çat kapı gelinmez” filan diyecekmiş.
Galiba onu bile yapmayacak, kapıyı suratlarına çarpacakmış.
Öyle ya sorulmadığı halde durup dururken “kan davalınız bile olsa…” parantezi niye açılır ?
* * *
Meral Akşener’i tanıyoruz. Epey eskiden beri tanıyoruz üstelik.
Kocaeli yöresinde ülkücü tosunlar tarafından “Asena Meral” olarak anıldığı günlerden beri tanıyoruz.
1996’da Tansu Çiller hükümetinde İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturduğu günlerden beri tanıyoruz.
Siyasal literatürümüze Kürt Abdullah Öcalan için “Ermeni dölü” terimini kazandırdığı günden beri tanıyoruz.
Yargısız infazların şahlandığı yıllarda İçişleri Bakanlığı yaptığı günlerden beni tanıyoruz.
Eh böyle tanıdığımız Meral Akşener’in Selahattin Demirtaş’ı yasal bir siyasal partinin önemli bir üyesi olarak değil, siyasal rakibi olarak da değil, hatta düşmanı olarak da değil, “kan davalısı” olarak gördüğünü ima etmesine hiç ama hiç şaşırmıyoruz.
Anlaşılan önümüzdeki seçimlerde kan davalılarından siyasal düzlemde uzak durup, öyle ittifaklara filan yanaşmayıp; CHP’ye oy veren sıkı Atatürkçülerle el ele tutuşup Tayyip Erdoğan’ı koltuğundan indireceğini hesaplamış…
Muhalefet dediğin zaten böyle ince hesapları yapabilme yetisi ister. Anlaşılan Meral Akşener bu alanda pek usta…
Kükre Asena, kim tutar seni!..
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021