Aydın ENGİN
Cübbeli Ahmet Hoca diye tanınan Ahmet Mahmut Ünlü adlı matrak adamı tanımayanınız yoktur herhalde? Nakşibendi tarikatının İsmailağa cemaatindendir ve İsmailağa cemaatinin en tepesindeki Mahmud Ustaosmanoğlu tarafından yetiştirilmiştir.
Cemaatin en tepesinden Mahmud Ustaosmanoğlu var ama cemaatin en tanınmış kişisi kesinlikle Cübbeli Ahmet Hoca'dır.
Ününü rating sağlayan bir TV figürü olmasına borçlu. Yani sadece bir dergâhta Nakşibendi tarikatına bağlı müritlere vaaz vererek değil TV ekranlarında yüzbinlere seslenebildiği için çok tanınıyor.
Kimileri onun TV ekranında söylediklerini gülerek, "Ne matrak adam bu böyle" dercesine izliyor ama kimileri de "huşu içinde" onun sözlerine kulak veriyor, önem veriyor, değer veriyor.
* * *
Nakşibendi tarikatının asıl önemi siyasal İslam terimini ete kemiğe büründüren bir tarikat olması. Türkiye'nin birçok tepe siyasetçisi bu tarikattan. Turgut Özal bir nakşi idi. Abdullah Gül de bir nakşi, Tayyip Erdoğan da -galiba- bir nakşi. Siyaset esnafının tepelerindekilerin hepsini saymaya kalksam bu yazı iri kıyım bir kasabanın telefon rehberine döner.
Nakşibendi tarikatının yapısı da pek alışılmış tarikat örgütlenmesine benzemiyor. Deyim uygunsa federatif, hatta konfederatif bir yapı bu. Gümüşhaneliler kolu, Menzil kolu, İsmailağa kolu, Kıbrisî kolu, İçerenköy kolu gibi kollardan söz ediliyor.
Tarikatın bir kolu bir partiyi desteklerken, bir başka kolu başka bir partiyi destekleyebiliyor ve bu tarikat içinde çekişmelere, parçalanmalara yol açmıyor. Geçmişte tarikatın güçlü kollarının çoğu Süleyman Demirel'in Adalet Partisi'ni desteklerken, Adıyaman'daki kolu MHP'yi açıkça desteklemişti.
Ancak AKP iktidarında cemaat içinden çatlak ses çıkmıyor. Bütünüyle AKP iktidarından yanalar. AKP iktidarı döneminde Gülen cemaati ile en ters düşen tarikatın Nakşibendiler olduğu söylenir. Nitekim Gülen cemaatinin salaklık ötesi darbe girişimine en sert ve kararlı karşı çıkış da Nakşibendilerden geldi.
Kuşkusuz bunlar bir gazetecinin içinde ufak tefek hatalar da barındırabilecek gözlemleri, duyumları, izlenimleri. Zaten bu yazı da Türkiye'de tarikat ve dini cemaat yapılanmaları üstüne uzmanca bir değerlendirme gibi bir amaç taşımıyor. Bu benim bilgimi de, haddi mi de aşar. Ben sadece Nakşibendilerin Türkiye'nin en güçlü tarikat örgütlenmesi olduğunu ve AKP iktidarının temel dinsel dayanağını oluşturduğunu söyleyebilirim.
Eh, bu da az önemli olmasa gerek.
* * *
İşte tam da bu yüzden Nakşibendiliğin ünlülerinden Cübbeli Ahmet Hoca'nın bir TV kanalında "Türkiye'de 2 bin Selefi dernek var bunlar silahlanıyorlar. Bir iç savaş tehlikesi var" demesi önemli.
Tuhaf olan ise Cübbeli'nin 17 Ocak'ta yani sekiz ay önce söylediği bu sözlerin son günlerde birden güncellik kazanması.
Ben Cübbeli 'nin ciddiye alınması gerektiğine inanıyorum. "Yanmayan kefen", "cinsel güçü artıran bilmem ne duası" gibi şarlatanca çıkışlarına bakıp onu önemsememek yanıltıcı olur. Unutmayalım ki Cübbeli bir Nakşibendi tarikatı üyesi olarak konuşuyor ve bilgilerinin kaynağı "kişisel istihbaratı" filan değil.
Ne demişti Cübbeli tam olarak?
Aktarıyorum:
"…Bu selefi yapılanmaya ben 3 - 4 kez konuşma yaptım. 2 bin dernek var. Bu dernekler silahlanıyor. Şahıslar pompalı mompalı. Silahlanmayı engelleyin. İç savaş hazırlanıyor. Özellikle Batman-Adıyaman tarafında. Oradaki selefi akımla, Batman tarafında şii tarafının çatışması hazırlanıyor. Barut gibi. Pompalı alımlarıyla, izinli, internetten bile satılır şekilde bu silah yayılıyor. Yarın bu işin önüne varamayız. Biri şeyhim diye cihat ilan edecek, öteki mehdiyim diye çıkın diyecek. Birbirini öldürmek zorunda kalır bu Müslüman millet. PKK'dan ümidi kesildi diye bu Selefi hortlatması. İzmir de kaynıyor. İnsanları ölümle tehdit, alenen…"
Böylesi bilgileri bir tarikat ehlinin, hele hele güçlü Nakşibendi tarikatından önde gelen birinin elde edebilmesi başkalarına göre (meselâ benim gibi bir gazeteciye göre) çok çok daha kolay.
Tuhaf olan şu: Açık bir ihbar niteliği taşıyan ve sağlam bilgilere dayandığına pek de kuşku duyulmayan birinin bu ürkütücü açıklamaları neden sekiz ay sonra güncelleşti?
Meselâ İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı neden sekiz ay sonra bir soruşturma başlattı. Meselâ İçişleri Bakanı Süleyman Soylu neden sekiz ay sonra bu konuyla ilgileneceğini söyledi? Meselâ medyada bunu gündeme kimler ve neden sekiz ay sonra taşıdı?
Bu soruların cevabını ben bilmiyorum.
Ancak yıllardır İstanbul'da Bağcılar, Esenler, Kağıthane, Sultanbeyli gibi kırsal geleneklerin canlı yaşandığı, "hemşehrilik" bağının güçlü olduğu semtlerde pompalı tüfek silahlanmasının çok yaygın olduğu ve alınan tüfeklere yiv ve set yaptırılarak silahın gerçek bir öldürücü aygıta dönüştürüldüğü yıllardan beri söylenegelir. Cübbeli bu bilgiyi bütün ülke çapına, Adıyaman'a, Batman'a, İzmir'e yaydı.
Demek bu önemli, ürkütücü, sonuçları çok yakıcı ve yıkıcı olabilecek bilgiler için Cübbeli Ahmet Hoca'nın konuşması gerekiyormuş.
Görevi bu bilgileri çok önceden toplamak ve değerlendirmek olan MİT ve Emniyet İstihbarat nal toplamış.
Ya da nal filan toplamamış, bilgiyi toplamış ve kendine saklamış…
Neden acaba?
Yazarlar
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021