Cafer Solgun

Cafer Solgun
Cafer Solgun
Tüm Yazıları
38’in askerleri...
31.08.2015
2141

 Dersim 38 katliamının bir de o kanlı kıyım harekâtına katılan askerlerle ilgili bir boyutu var. O askerler nasıl böyle bir kıyımı gerçekleştirebilmişlerdi? Onlara ne denmiş olabilirdi ki cumhuriyet tarihinin halka yönelik bu en kanlı harekâtında rol almayı kabul etmişler, kadın, yaşlı, çocuk demeden bir halkı yok etmek istemişlerdi?

Onlara denilmiş olan şeyin; olayın anlamı, sonuçları ve vahameti bakımından hiç kuşkusuz bir değeri yok. Çünkü hiçbir gerekçe bu olayı ‘makul’ ve ‘anlaşılabilir’ kılamaz. Bu nedenledir ki yıllarca Türkiye toplumuna yalan söylendi. ‘İsyan’ dendi, ‘eşkıyalık’ dendi, vb. Ama başka Dersimliler gibi benim de merak ettiğim, olayın faillerinin psikolojisiydi. ‘Devlet aklı’nı anlayabiliyordum ama ya o harekata bizzat katılan ve toplu katliamlar gerçekleştiren askerler bunu nasıl yapabilmişlerdi? “Emir gelmiş, yapmışlar işte” diye düşünmek yeterli bir izahat değildi.

38’in bu boyutunu ilk defa 12 Eylül yıllarında cezaevindeyken düşünmeye başlamıştım. Darbe olduğunda bulunduğum Davutpaşa Kışlası’nda kaldığımız koğuşların geniş pencerelerinden kışlanın iç taraflarını görebiliyorduk. ‘Büyük’ operasyonların öncesinde subaylar bahçede askerleri topluyor ve bizim tarafı işaret ederek burunlarından soluyan öfkeli bir edayla biz yaşlardaki o askerleri dolduruşa getiriyorlardı. Böylece “Bunlar devlet, millet, bayrak düşmanı komünistler” gazını alan askerler, her zamankinden daha coşkulu saldırıyorlardı.

Tanık olduğumuz bu sahneler, yalan-dolanla dolduruşa getirilen askerlerin ‘düşmanca’ tavırları, aklıma Dersim 38’i getirmişti.

38’in mağdur tanıkları konuşuyorlardı. Peki ya askerler neden konuşmuyordu?

Seyit Rıza’nın idam sehpasına götürülürken çekilmiş bir resmi vardır. Üniformalı iki kişi kafasına fötr şapka takılmış Seyit Rıza’yı kollarından sıkıca tutmuştur. O iki kişiden biri istihbaratçı bir emniyet görevlisidir. 38’e dair araştırmalarım sırasında o kişinin kızıyla arkadaş oldum. Babasının kemikleri sızlıyor mudur bilmem, çünkü arkadaşım Dersim ve Kürt sorununa duyarlı, demokrat bir insan. Ölene değin babasının ağzından Seyit Rıza ve 38 ile ilgili bir kelime alamamış. Tıpkı 37-38 harekâtına genç bir cumhuriyet subayı olarak katılan 12 Mart faşizminin kudretli ‘uçan paşa’sı Muhsin Batur gibi. Batur, hayat hikâyesini detaylarıyla anlattığı kitabında Dersim 38 için susmayı yeğlemiştir; “Hayatımın bu bölümünü anlatmaktan imtina ediyorum” diyerek.

Ama derdiyle terk-i diyar etmek istemeyen asker tanıklar da vardı. Onların anlatımlarıyla yıllarca merak ettiğim gerçeği öğrendim. Yusuf Halaçoğlu’nun kulakları çınlasın: Onlara harekât öncesi, “Bunların hepsi Ermeni” demişler, “kâfir, gâvur” demişler, “dinsiz-imansız” demişler, ‘sapık, sapkın’ demişler. Yani daha çok dini hassasiyetlerini istismar eden yalanlar söylemişler.

Ve o konuşan askerler acı içerisinde, “Onları, çoğu kadın, yaşlı ve çocuktu, bir ahıra topladık, ateşe verdik. Yanarak ölürken son nefeslerinde salavat getirdiklerini duyduk” dediler. “Ehl-i Beyt’i anarak, Kerbela şehitlerini imdada çağırarak öldüler” dediler. Bazısı Kürt, bazısı Türk’tü. Onlara anlatılanların yalan olduğunu anladıklarında, ömürlerince taşıyacakları bir vicdan acısı yüklenmişlerdi...

Bu yazının kıssadan hissesi olsun: İnsan hayatına dair yalan söylemenin en büyük cezası, sahibine verdiği vicdan azabı ve boğucu huzursuzluktur.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (8)
  • mehmet arif sarısözen

    mehmet arif sarısözen

    13.06.2013 19:10

    bir soru sormadan ve cevabını almadan yazamam. satır sınırı var mı, varsa ne kadar.

  • bilen

    bilen

    12.06.2013 23:55

    çoook doğru yazdın(tarafın sistem olsa da) çooooook geç kaldın be... 15 gün sonra yazdın binlerce kişi yaralandı bir sürü kişi vefat etti ve şimdi mi yazıyosun bazen kelimeler kifayetsiz kalıyor destek veriyosun eyvallah hoşgeldin

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    13.06.2013 14:36

    Saun Avcı, Alevilerin her ilçesinde Yavuz isimli okullar caddeler varken aleviler neredeydi? Geçin bunları % 60ı CHPli % 25?diğer marjinal parti ve örgütlerin eylemedim bu eylem.

  • TEVFİK KORKMAZ

    TEVFİK KORKMAZ

    14.06.2013 20:13

    SAYIN HOCAM SİZİ KUTLUYORUM. BİR GÜLLE BAYRAM OLMAZ DERLER YA BENCE BİR KIVILCIMLA BÜYÜK YANĞINLAR OLABİLİYOR. HEP BERABER BU DEMOKRASİ İSNEN HAKLARI İSTEMİNİ ÖTEKİLEŞTİRİLMİŞ,ASİMİLE EDİNİLMİŞ DİLİ İNANCI YOK EDİNİLMİŞ TÜM HALKLARLA ELELE KMARDEŞÇE HAKÇA BİR PAYLAŞIM KIVILCIMININ SÖNMESİNE İZİN VERMEYELİM. SAYĞILARIMLA

  • mehmet yetisken

    mehmet yetisken

    14.06.2013 00:48

    Nabi bey Kondanın açıkladığı anketi okuyunuz. Belki fikir değiştirebilirsiniz. Adını doğru koyalım, gezi parkı ve çevresinde olup bitenler, burjuva ve küçük burjuva isyanıdır. Sonunda hem büyüğüne hem de küçüğüne sahibiz artık..

  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    14.06.2013 20:35

    ya aklı olan bi düşünür ABD CNN ile BBS 3 ay önceden canlı yayın araçları kiralamış kini reyhanlıya kiminide taksim e konuçlandırmış ve bu olaylar başlayınca 15 gündür savaş muhabirleriyle canlı yayın yapıyo türkiye yanıyo diye sizce neden vallahi ben şu cahil aklımla düşünüyorum bunların derdi ağaç park bahçe demokrasi değil öyle olsa ingiliz polisi G8 göstericilerini ne yaptı gördünüzmü ABD polisi dur ihtarına uymayan 75 yaşındaki kadını 3 mt den gözünden vurdu nerde orantısız güç nerde 3aydır myanmarda budist rahipler müslümanları diri diri yakıyo nerde insn hakları örgütleri NERDE İNSANLIK NERDE MÜSLÜMANLIK HANİ NERDESİNİZZZZZZ

  • mehmet arif sarısözen

    mehmet arif sarısözen

    13.06.2013 19:10

    bir soru sormadan ve cevabını almadan yazamam. satır sınırı var mı, varsa ne kadar.

  • Şakir Saat

    Şakir Saat

    16.07.2013 08:51

    Gezi eylemlerinin ruhunun özünün ne olduğu,gezi eylemcilerinin sosyal paylaşım sitelerindeki paylaşımlara ve eylemlere baktığımızda,her geçen gün daha fazla ve hızla netleşiyor. Sanırım yakın zaman da bir çok insan öngürülerini analizlerini önermelerini tekrar gözden geçirmeğe başlayacak. Bir çok insan AKPnin yanına düşmemek ve bu aktivitenin içinde kalmak,ve içinden konuşmak ve bu yığınların hedef tahtasına oturtulmamak ve yaşananları derinlğine anlayamadığı için,kolayına pozisyon alıyor. Bu bir kalkışmadır. Bu kalkışmayı anlayabilmek için buna nerelerden bakmalıyız.!! 1-AKPnin ve demokrasi güçlerinin vesayetci rejimi tasfiyesi süreçlerinden etkilenenenler kimlerdir.!!! 2-Yeni bir anayasa yapılması ve bu nasıl bir anayasa olmalı !!! 3-Din ve vijdan hürriyeti ve laiklik ile ilgili durumumuz ge geleceğimiz. 4-AKPnin yanlışları nelerdir !! 5-Türkiyenin fay hatları nelerdir!!!(Kürt sorunumuz,alevi-sünni gerilimi,asker-kışla,Laik-Dinci ) 6-Türkiyenin içinde siyasi,ekonomik pozisyon alışlar nasıldır.!!! 7-Türkiyenin komşularına,bölgesine,dünyaya karşı bakışı duruşu önermeleri nelerdir !!! 8-Uluslararası güç merkezlerinin,ülkemize,bölgeye yönelik !!!ekonomik,finansal,askersel,enerji,uğuşturucu,istikrar,güvenlik açılarından ülkemize karşı dünceleri hedefleri pozisyonları nedir !!! Bunlara vereceğimiz cevaplar gezi eylemlerinin başını sonrasını gerçeğini evrilişini niteliğini anlamamıza yardımcı olacaktır.

Yazarlar