Eyüphan KAYA
Galiba bu barış süreci kimilerine göre Kürtlere reva görülmüyor ki; darbe alsın, sarsılsın, sekteye uğrasın diye bin bir türlü oyunlara baş vuruluyor, bunun için akla hayale gelmeyen yollar deniyor.
Nasıl mı?
1-Siyasi partilere saldırılar yapıldı, yapılıyor,
2-Vatandaşı tehdit ve hayatı zorlaştırma faaliyetleri devam ediyor,
3-Karakol ve kalekol yapımları bahane edilerek eylemler yapılıyor.
Doğrusu ya bizim bu barıştan farklı bir beklenti içindeyiz ya da birileri bu barışın baş aktörü olmak için çırpınıyor. Bunu daha tam anlamış değilim.
Bir yandan “yürekli anneler” evlatlarını istiyor, diğer yandan kimi bahanelerle dağa bağa çocuklar çıkarılıyor, başka bir musibet de dağdan inen çocuklar cezalandırılıyor, çocuğa 45 yıl ceza vermişler. Sanki sakın gelmeyin dercesine. Hele şu ilginç çelişkiye bakın.
AK Parti seçim bürolarına bir çok kere saldırı düzenlendi, Hüda-Par yüzlerce kere saldırıya uğradı, yetmiyormuş gibi seçim sonrasından da taraftarları kaçırılıyor, tehdit ediliyor.
Diyarbakır’da sözüm ona çözüm yolları aranıyor hep yuvarlak ifadeler yok yüreklerde aynı ses var, yasal düzenleme yapılabilir. Vesaire vesair.
Ya arkadaş bir şeyler yapıyorsunuz hoş güzel de, şu Kürdistan dağlarını kime bırakıyorsunuz onu anlayamadık. Doğrusu beklentimiz bu bölgenin hürriyete kavuşmasıyken bakıyoruz başka bir militarist bir güce terk ediliyor. Militarist güçler bu dünyanın başına beladır, bir yerlerin yönetimi silahın gölgesine terk edilmiş ise artık orada huzur ve mutluluk arama, zenginlik arama, çünkü orada akıl işe yaramıyor, düşünce işe yaramıyor, akil insanların hayat hakkı sınırlanıyor, manevra alanı daralıyor.
Bu sene İslam İşbirliği Teşkilatına konuşmacı olarak Bağdat’a gitmiştim Bağdat hava alanından şehrin merkezindeki El-Mansur oteline kadar bekli yüz yerde asker bizi korumak için nokta kontrolü oluşturmuştu desem siz 101 deyin. Epey hayıflandık. Hani bir ara “Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz” deniliyordu, bir de bu günkü haline bakın neden acaba? Aramızda bir değerlendirme yaptık şu kanaat hasıl oldu, Saddam sonrası düşünce insanı hayatta kalmadı kimisi öldürüldü, kimsi ülkesini terk etti, kimisi ceza evinde, kimisinin de konuşma yazma imkanı elinden alındı, toplumda hayata emek vermiş insanlar, akil adamlar, kanaat önderleri kalmayınca da işte Bağdat bu hale geldi, yetersiz ve yeteneksiz insan eline silah almaktan başka ne işe yarar.
Ne hikmetse şimdi benzer bir hadise de Bölgemizde, özellikle Diyarbakır üzerinde oynanıyor. Diyarbakır’ın dünyaca ünlü şahsiyeti silahların gölgesine terk ediliyor gibi, öyle ki yarın öbür gün bu günkü Bağdat’tan daha beter olabilir.
Bakın oraya buraya saldırılar düzenlendi, 15- 20 gündür yollar kapanıyor insanlar kaçırılıyor, derken iki can daha bizden gitti nice yaralı var “vah lémén vah”, şimdi sen bak bakayım bu can üzerine ne tantanalar üretilecek, kepenkler mi indirilir, yeni saldırılar mı yapılır, yollar mı kapanır…
Benim taraflı vatandaşlarım, Kürt kardeşlerin hurra devlete hücum; birileri demiyor ki yahu bu gençlerin derdi nedir? ne niye bu belayı söndürmek varken alevlendiriyorlar? Hele bunların kanadına bir bakalım gerçekten bir haklılık payı var mı? Kalekol istemiyorsun ama fırsat eline geçince yol kapatmış millete sıkıntı oluşturuyorsun, Dağa bağa çocuk kaldırıyorsun, değişik bahanelerle gençleri dağa çekiyorsun.
Öyle bir sıkıntı oluştu ki geçen de 60 yaşındaki bir Kürt vatandaş şöyle demişti, artık illellah ettik kardeşim 100 kişilik bir güçle bu dağları temizlemenin zamanı geldi demişti, Ben sabretmek lazım, barış geldi gelecek diye kendisine teselli vermiştim. Allah göstermesin böyle bir sıkıntı da var toplumda yani ya birileri ya artık Kürtlere sıkıntı vermekten vazgeçecek ya da Allah korusun bölgede beklenmedin bir Kürt savaşı çıkabilir bunu da iyi düşünmek lazım.
Defolu devlet yönetimi başımıza bir bela getirdi, buna benzer bir oluşumla bir daha ne terbiye edilmeye müsaade edecek bir takatimiz var, ne de bizi tedip etmeye fırsat vereceğimiz militarist bir güç istiyoruz. Artık yeter Kürdistan’ı rahat bırakın bu insanların üzerinize olan bedduası dünyada da ahrette de size azap olarak yeter.
Kimlere sesleniyorum, barış sürecini akamete uğratmak için hile hurdaya baş vuranlara, bunlar kimlerdir vallahi ben bilmiyorum PKK’nin motor/mobil güçleri olacaklarına da inanmıyorum, ama kendisine dua ile beddua ile yalvardığım Yüce Rabbim %100 biliyor.
Allah bu memlekete barış ve huzur ihsan etsin, zalim, zorba ve xunxar kimselere de fırsat vermesin.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.03.2020
26.08.2019
20.08.2019
17.06.2018
17.04.2018
11.03.2018
25.10.2017
16.10.2017