Halil BERKTAY
İrredantizm diye bir şey var(dı): 19. yüzyıl milliyetçiliği ve ulus-devlet inşası süreçlerinin bir parçası(ydı). Milyonlarca insana çektirdiği acıların, günümüze kadar ardı arkası gelmedi.
Soydaşlar, dış “bizimkiler”
Tipik durum şuydu: Bismarck’ın “demir ve kan” yöntemleriyle bir ulus-devlet kuruluyor, ama egemen etnik grubunun (Almanya ise Almanların, Yunanistan ise Yunanca konuşan Ortodoksların) bir kısmı o ilk çekirdeğin dışında, diyelim (Almanlar için) Ukrayna veya Bohemya’da, veya (Yunanlılar için) Anadolu’da, veya (Bulgarlar için) Ayastefanos Makedonyası’nda [16 Şubat, Boris’ler, Suphi’ler, Musa Anter’ler] kalmış olabiliyordu.
Bu ise, ikinci bir irredantizm aşamasının yaşanması demekti. İtalyanca “kurtarılmamış” anlamındairredento’dan geliyor; bu “bizimkiler”in yaşadığı alan bir irredenta oluyor. Onları (da) “kurtarma” misyonu, oturdukları irredenta’yı ilhak etme çabasına dönüşüyor; bir bütün olarak bu özlem ve atılıma irredantizm adı veriliyor.
“Pan” ve “megali” projeler
Slav veya Germen veya Türk veya Elen (Yunan) kökenli herkesin tek bir ulus-devlette birliği, sakat ve tehlikeli bir projeydi. Sakattı, çünkü etnisiteyi ve dili (etno-lingüistik kökeni), yüzyıllar boyu oluşmuş bütün ortak hayat tecrübelerinin üzerine çıkarıyor; “soydaş”ları günlük yaşam komşularından kopup “büyük millet”e katılmaya çağırıyordu. Tehlikeliydi, çünkü eski iç içeliğin parçalanması ve unsurlarının kâh şu, kâh bu “anavatan”la enosis’i, birleşmesi, ancak düşmanlık, kan ve katliamla mümkündü.
Şu veya bu şekilde “bizim ilk devletimiz”e dâhil edilmemiş “soydaşlarımız”ı yerine göre Dış Slavları, Dış Germenleri (Almanlar), Dış Elenleri (Yunanlılar) veya Dış Türkleri kazanıp genişleme tasavvurları, başlıca iki kılığa büründü. Çok parçalı coğrafyalara yönelik Büyük Devlet milliyetçilikleri (ya da onlara özenen İttihatçılar), “bütün” Germen, Slav ve Türklere yönelik “pan” fikirler geliştirdiler Pan-Germanizm, Pan-Slavizm ve Pan-Türkizm (ya da Turancılık) gibi. Bunlar kâh Wilhelm Reich’ının, kâh Çarlığın, kâh Enver-Talât-Cemal triumvirinin yayılma hayal ve politikalarını besledi.
Küçük milliyetçilikler ile küçük doğmuş ulus-devletler ise “daha büyük” olmak istediler. Bunun klasik örneği megali idea’ydı (Büyük Yunanistan ülküsü). Sırp ve Bulgar benzerlerine ilham verdi.
Yirminci Yüzyıl trajedileri
Hepsi 19. yüzyılın ikinci yarısından 20. yüzyıla uzandı ve sonuçları korkunç oldu. Çarlık Rusyası Pan-Slavizmle Güneydoğu Avrupa’ya göz dikti. Büyük Bulgaristan-Sırbistan-Yunanistan hayalleri, sırasıyla 1912-13 Balkan Savaşlarına, 1914 Saraybosna suikastine ve dolayısıyla Birinci Dünya Savaşına, nihayet 1919-22 Küçük Asya macerası ve felâketine (mikrasiatiki katastrofi’ye) yol açtı. Enver’in Turancılığı 1914’te Sarıkamış’tan geçip 1922’de Tacikistan’da noktalandı. Naziler Pan-Germanizm mirasına dört elle sarıldı; Hitler Mart 1938 Anschluss’uyla Avusturya’yı, 29-30 Eylül 1938 Münih Anlaşması’yla Südetleri ve 1939’da bütün Çekoslovakya’yı yutar, 1 Eylül 1939’da da Polonya’ya saldırırken hep Avusturya veya Südet veya Polonya Almanlarını “kurtarma”yı kullandı.
Millî Mücadele ve sonrasında Mustafa Kemal, Sovyetler Birliği’yle dostluk uğruna İttihatçılığın Pan-Türkizm mirasını resmen reddetti ve meselâ Türk Ocaklarının faaliyet alanını Türkiye Türkleri ile sınırladı. Ama o zehirli tortu Hatay’ın ilhakında; Yunan megali idea’sının devamı olan enosis’çiliğe karşı Kıbrıs’ta (bkz Niyazi Kızılyürek’in çalışmaları): 1980’ler ve 90’larda Bosna ve Azerbaycan’da (bkz bu köşede Ulusalcılığın serhadleri, 24 Ekim 2009) yer yer satha çıkmaya devam etti. Yehova’nın “seçilmiş kavmi”ne vaat ettiği Eretz Yisrael (“İsrail diyarı”) tezine Siyonizm sarılıp, Filistinlilerin yaşam hakları pahasına kısmen gerçekleştirdi. Hafız Esad Büyük Suriye uğruna Lübnan’ın canına okudu. Saddam, Pan-Arabizm kısvesiyle Büyük Irak yaratayım derken bütün Ortadoğu’yu berhava etti.
Sol demokrat ve sosyalistler, Pan-Kürdizmi destekleyebilir mi
Tekrar ediyorum: Bırakalım, bir barış koşulu olmasını. Keza, hukuktan da söz etmiyoruz. Barış sonrasının orta vâdeli geleceğinde, Türkiye kökenli ve PKK’nın mirasını sürdüren bir Kürt milliyetçiliği,yasallaşmış olacak olan hakları çerçevesinde, KCK benzeri bir örgüt aracılığıyla, diğer üç ülkenin Kürtlerine yönelik yoğun bir “kısıtsız siyasî ilişkiler” (!) faaliyetine girerse...
Bunca tecrübeden sonra, Türkiye’nin sosyalist ve sol demokratlarının bu yeni Kürt irredantizmini desteklemesi mi yoksa reddetmesi, eleştirmesi, Türk ve Kürtlerin (veya Farsî ve Kürtlerin, Arap ve Kürtlerin, ilh) Türkiye (İran, Suriye, Irak) içinde eşit birlikteliklerini mi savunması gerekir?
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024