Kürşat BUMİN
“Başınız ağrıyorsa ‘kendinizi hangi konuda yargılıyorsunuz, uğraşıp baş edemediğiniz düşünceleriniz nelerdir?' sorularının cevabını bulmalısınız. Baş ağrılarının çoğu kendini acımasızca eleştirme, özgüven kayıpları ve kişinin yaptığı her şeyi değersiz görmesiyle ilgilidir….” Bu soruyu hatırlatmamın nedeni LGS adı verilen bu “sınav”ın çocuklara/gençlere iler tutar tarafı olmayan, tamamen “kafadan atma” malumat aktardığını da hatırlatmaktı. “Baş ağrıları”nın “özgüven eksikliği”nden kaynaklandığını kim söylemiş?
Okula eğitime/öğretime ilişkin son yazıyı TEOG kaldırıldığında yapılan açıklamalar üzerine yazmıştım. (Çok basit bir konu) Öncesinde -özellikle okul ve maarif meselesine epeyce vakit ayırdığım zamanlar- her yıl üniversiteye giriş sınavının sözel bölümünü gözden geçirmek de meşgalelerimden biriydi. Tam “bu konuyu kapattım artık” derken TEOG’un yerine geçen ve LGSkısaltılmış adıyla devreye giren yeni sınavın sözel sorularıyla karşılaşınca klavyenin başına geçmek farz oldu.
LGS’nin Türkçe bölümünden ilk soruyla başlayalım:
1. “Okuru olmayan bir ülkede dergi çıkartmak, suya yazı yazmak gibidir. Tutku olmasa ne kadar da imkansız bir iş. Bu, kitap eleştirisi üzerine çıkan bir dergiyse hele. .. Malum, özellikle genç okurların yönelimi daha çok edebiyat ve şiir dergilerine olurken eleştiri dergileri maalesef rafların arkasında kalıyor.”
Bu metinde altı çizili (siyah) sözlerle anlatılmak istenenler aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?
A) büyük çaba gerektirmek – satış amacı gütmemek
B) kalıcı olmaya çalışmak –ilgi çekmemek
C) boş yere uğraşmak – yeterince tercih edilmemek
D) Sıkıntılara göğüs germek – köklü bir geçmişe sahip olmak
(Doğru cevap C)
Açıkçası ben bu Türkçe 1 sorusunda takılıp kaldım! Soruyu formüle edenin ve anlayanların mutlaka bir bildikleri vardır, ama işin içinden ben gerçekten çıkamadım,..
Niçin doğru seçenek C de A, B, D değil?
“Özellikle genç okurların yönelimi”nin daha çok olduğu söylenen edebiyat ve şiir dergileri eleştiri yayınlamıyorlar mı acaba?
Vs. vs.
Kısacası, kimin aklından çıktığı bilinmeyen, neyin peşinde olduğu anlaşılmayan, “laf olsun heybe dolsun” kabilinden ne dediği ve neyi (hangi yeteneği) ölçtüğü belli olmayan bir soru ile karşı karşıyayız… Çocuklara yazık değil mi?
Sınavın 2. Türkçe sorusu da bir tuhaf… Soru: “Eğer yere uzanmış, hareketsiz, sessiz bir geyik yavrusu görürseniz endişelenmeniz gereken bir durum yoktur çünkü mutlaka annesi yakınlarda olmalı.”
Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır?”
Cevap seçeneklerini sıralamadan “doğru cevabı” aktarayım:
A) “Yakınlarda olmalı’ sözü yerine ‘yakınlardadır’ kelimesi gelmeli:”
Doğru cevap niçin “A” seçeneği? Bana sorarsınız (!) doğru cevap “C”, yani “sessiz kelimesi cümleden atılmalı” olmalı. Haksız mıyım, çünkü “geyik yavrusu” zaten “yere uzanmış, hareketsiz” yatmaktadır….
Sorular gerçekten can sıkıcı nitelikte olduğu için, sırasıyla değil atlayarak devam ediyorum: 10. soru (bu kaçıncı defa) yine “Küçük Prens”le ilgili. 11. soru dünya şehirlerinden birkaçının “metro”ya ne zaman kavuştuklarını (hafiften) karşılaştırmalı olarak verip “Bu bilgilere göre metro hatlarının hizmete girme tarihleri aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir?” gibi çok “anlamlı” bir sorunun cevabını arıyor…
Atladığım 5, 6, 7, 8. soruları hızla geçtim çünkü tamamı “Teknolojik cihazların hayatımızdaki yeri” olarak özetlenebilecek –tahmin ettiğiniz gibi- niteliksiz bir metinden türetilen sorulardı.
18. soru belli ki üzerinde bayağı düşünülerek kaleme alınmış: “Ben Ömer Halis Demir. Gözlerimde göremezsiniz korkuyu / Arkamdan söylesinler şu türküyü: / Gencecik yaşında düşmüştü şehit, / Cihan görmedi böyle bir yiğit / Ben Ömer Halisdemir, Bin canım daha olsa / Vatan sevgisi.
Bu dizelerde aşağıda duygulardan hangisine yer verilmemiştir?
A) Kahramanlık B) Merhamet C) Cesaret D) Vatan sevgisi.”
Sorunun doğru cevabı B seçeneği, yani merhamet…
Söylediğim gibi MEB bünyesinde bu soruları kimler hazırlıyorsa, “LGS’de 15 Temmuz da eksik olmasın” diye düşünerek bu işi de başarmışlar.
19. soru müellifi (yine) meçhul bir tuhaf metinden hareketle hazırlanmış. Sizi bilmem ama ben bu metni bayağı yadırgadım; siz ne dersiniz bilemem:
“1950’li yılların başında istasyon, bir mola yeri olmaktan ziyade hayatın aktığı yerdi bizim kasabada. Kasabanın gençleri istasyonda buluşur, kalabalıkta kendilerini unuttururdu. Filmlerdeki gibi, gençler ilk kez burada göz göze gelirdi. …”
Metini esas alan soru da şöyle bir şeydi: “Bu parça aşağıdaki metin türlerinin hangisinden alınmıştır?”
Doğru cevap C, yani “Anı” seçeneğiymiş…
19. soruya ilişkin düşüncem şöyle: 1950’li yılların başında -bir “kasabada” hem de- istasyonda gençlerin buluşması, göz göze gelmesi filan nasıl bir “anı”nın ürünü olabilir ki? Gençleri yanıltmayalım lütfen!
LGS Türkçe bahsini, 20. yani son soruyu gözden geçirerek noktalayayım:
Soru şöyle başlıyor: “Başınız ağrıyorsa ‘kendinizi hangi konuda yargılıyorsunuz, uğraşıp baş edemediğiniz düşünceleriniz nelerdir?’ sorularının cevabını bulmalısınız. Baş ağrılarının çoğu kendini acımasızca eleştirme, özgüven kayıpları ve kişinin yaptığı her şeyi değersiz görmesiyle ilgilidir….”
Soru bu doğrultuda devam ediyor…
Bu soruyu hatırlatmamın nedeni LGS adı verilen bu “sınav”ın çocuklara/gençlere iler tutar tarafı olmayan, tamamen “kafadan atma” malumat aktardığını da hatırlatmaktı. “Baş ağrıları”nın “özgüven eksikliği”nden kaynaklandığını kim söylemiş?
Benim önerim, “veliler”in gecikmeden çocuklarla dalga geçercesine hazırlanan bu sorulara itiraz etmeleri ve MEB’i ciddiyete davet etmeleridir.
LGS soruları bitmedi, sırada “İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük” ve “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” soru ve cevapları da var.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.05.2018
7.02.2018
21.04.2018
11.04.2018
27.03.2018
23.03.2018
10.03.2018
2.02.2018
16.02.2018
8.02.2018