Kurtuluş TAYİZ
Türkiye ile ABD arasındaki artan gerilimi, diplomatik krizi tarif etmek için bugüne kadar hep iyimser değerlendirmelerde bulunduk. Kolay değil; yarım asrı geçen ve “stratejik müttefiklik” biçiminde izah edilen ilişkileri bir çırpıda bitirmeye kimse hazır değildi. Fakat, gelinen aşamada -olağanüstü bir müdahale olmaz ve bir diplomasi mucizesi yaşanmazsa- Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler kopmak üzere. Hatta, dilimiz söylemeye varmasa dahi iki ülke arasında ipler aslında çoktan koptu. Yeni başkan seçilen Trump’ın varlığı da ilişkilerin buraya gelmesini engelleyemedi.
Diplomatik ilişkiler sürse de, görüşmeler, gidip gelmeler devam etse de, geriye dönüş artık mümkün değil. Makas öyle açıldı ki, bırakın “müttefikliği”, bugün herkes Amerika’nın Türkiye’ye dönük müdahale ihtimallerini konuşuyor. ABD, göz göre göre “stratejik ortaklığı” bitirerek, Türkiye’yi karşısına aldı, gerçek olan bu!
Terör örgütü PKK/PYD’ye 3 bin 500 TIR silah ve mühimmat gönderilmesi zaten başka nasıl açıklanabilir? Veyahut Türkiye’de darbeye kalkışan örgütün liderinin hâlâ ABD’de barınması nasıl izah edilir? Gerçek şu ki: Pentagon, terör örgütü PKK/PYD’ye 3 bin 500 TIR silah göndererek Türkiye’ye düşman olduğunu açıkça ilan etti.
Bunu anlamayan, belki de anlamaya yanaşmayan bir taraf varsa o biziz, onlar değil. ABD, Türkiye’ye karşı kiralık katillerden, paralı askerlerden, terör örgütlerinden bir ordu kuruyor, bunları üstümüze salmak için eğitip donatıyor; ama biz hâlâ ciddi ciddi “ABD’yle ilişkilerimiz şöyle, böyle” diyerek gözümüze gözümüze soktukları düşmanlığı kulak arkası yapıyoruz.
ABD, Pensilvanya’da konuk ettiği terör örgütü lideri vasıtasıyla Türkiye’de darbe yapmaya kalkışıyor; savaş uçaklarıyla başkentimizi, Meclisi, Cumhurbaşkanı Külliyesini, MİT ve Polis Harekat Merkezi’ni bombalıyor, tanklarla sivillerin üzerinden geçiyor ve biz hala ABD’yle ilgili “stratejik ortaklıktan” konuşuyoruz.
Türkiye, bu gerçekleri hâlâ doğru dürüst anlamış değil; çünkü ABD ve NATO, içerideki kukla siyasetçi ve medya gruplarını kullanarak Türkiye’ye karşı düşmanca hamlelerini gizlemeyi başardı. CHP, HDP ile Cumhuriyet-Hürriyet-Sözcü tayfası, yıllardır ABD ve NATO’nun Türkiye’yi hedef alan politikalarını milletten gizlemeye çalışıyor. Hâlâ DEAŞ yalanını sakız gibi çiğneyip duruyorlar. ABD’nin, terör örgütü PKK ve DEAŞ’a gönderdiği TIR’ları dile getireni henüz çıkmadı. Tek yaptıkları şey, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a saldırarak ABD ve NATO’nun, Türkiye’yi hedef alan saldırılarını gizlemek.
Ancak bu kez çaldıkları minareyi kılıfına uyduramadılar. Gerek ABD’nin ve gerekse de NATO’nun foyası döküldü, Türkiye’yi hedef alan plan ve projeleri deşifre oldu. Bu gerçeği artık gizleme imkanları da kalmadı. Bugüne kadar ne ABD, ne de NATO, gerçek anlamda Türkiye’nin müttefiki oldu. Alttan alta hep Türkiye’yi zayıflatmaya, istikrarsızlaştırmaya çalıştılar. Şimdi de Ortadoğu planları önünde engel gördükleri için Türkiye’ye karşı yeni ekonomik, siyasi ve askeri tedbirler başlatmayı önlerine koydular.
Ama karşılarında artık o eski sümsük siyasiler yok; toplumsal desteği güçlü bir parti ve onun güçlü liderliği etrafında birleşen bir Türkiye var. Türkiye’nin ABD ve NATO’ya karşı duruşunu merak edenlere aydınlatacak açıklama Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi: “Köprüleri yıktık, gemileri yaktık. Bedeli ne olursa olsun hedeflerimize yürümekten vazgeçmeyeceğiz. İdlib operasyonunu tamamlayacak, Afrin’i kurtaracak ve Münbiç’i asıl sahiplerine geri vereceğiz. Libya’daki oyunları bozacak, Körfez’de çıkarılmak istenen kardeş kavgasını engellemek için tüm gücümüzü kullanacağız.”
Evet, yeni Türkiye’nin duruşu budur!
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019