Mehmet TIRAŞ
Gündeme pek gelmeyen ve üstünde durulmayan konulardan biri de;yargıçların ve askerlerin maaşı, nedense hiç kimsenin umurunda olmayan konuyu yazalım dedik.
Yargıçların,generallerin maaşını kendilerinin ve maliyenin dışında kimse bilmiyor..
Generallerin ve yargıçların maaşlarının açıklanmasını faiz lobicileri,Yahudi diasporosu ve darbeci güçler mi,açıklattırmıyor yoksa?
İleri demokrasiye geçtik diyen Başbakanımızı da, pek ilgilendirmediği gibi; bizim ana ve yavru muhalefetimizin yanında,sivil toplum örgütlerimizin de ilgi alanın dışında kalırken,merkez medyamızın da pek dikkatini çekmiyor.Başbakan konuşmuyor ya…
Yargıçlar ve generaller çok veya az alıyorlar bunun peşinde değiliz imtiyazlılığa karşı çıkıyoruz;Türkiye bir hukuk devleti yazıyor ya anayasasında, yasaları da yargıçlar uygulattırıyor ya,onun için gündeme getirelim dedik!.
Eskiden askerlerin maaşını bilmezdik AKP iktidarıyla da yargıçların maaşını da öğrenemez olduk..İleri demokrasiye geçtik ya..
Böyle bir ülke var mıdır acaba; Cumhurbaşkanın,başbakanın ,bakanlarının ve milletvekillerinin maaşlarını bileceksiniz ama yargıçların ve generallerin maaşlarını bilemeyeceksiniz!.
AKP’nin kuruluş bildirgesinde üç “Y” si vardı ”yoksulluk,yolsuzluk ve yasaklar”,diye ballandıra ballandır anlatırlardı ama şimdi bu üç “y” i unutmuşlar, hatırlamak bile istemiyorlar?Bu üç ‘y’ kızardı.
Başbakan demokrasinin namusu sandık diyor seçimi önemsiyor ama demokrasinin vaaz geçilmez ilkelerinden biri de “denetim” olduğunu aklına bile getirmiyor.
Denetimin olmadığı yerde saydamlık olur mu? Olmaz.
Ne olur peki?
Yozlaşma.
Demokratik bir ülkede yargıçların ve generallerin maaşını açıklamayan başka bir ülke var mı yeryüzünde?Herhalde yoktur.Bu da Başbakanın kırmızı çizgisi olsa gerek!.
Demokrasinin başka bir ilkesi nedir?
Katılım.
Yüzde 10 seçim barajını kaldırmıyor Erdoğan ve birde ona payanda olan MHP.
Gerekçeleri ise;siyasette istikrarın bozulmaması için istiyorlarmış ;seçim barajı yüzde 5 veya daha düşük olursa ülke koalisyonlarla yönetilir ve siyasi istikrar bozulur,ülke dekaos ortamı doğarmış.
Demokrasi homojen toplum yaratan, çoğunluğa uyulması gereken ve çoğulculuğu yok sayan bir sistem midir?
Batı da koalisyonlarla ülkeyi yöneten hükümetleri nereye koyacaksınız?
Siyasette istikrar arıyorsunuz da peki; ya temsilde adaleti nasıl sağlayacaksınız?
2002 seçimlerinden barajı iki parti geçti ve tam oyların yüzde 48’i çöpe gitti, AKP’nin aldığı oy da yüzde 34’idi ve yüze 34 ile AKP’e parlamentonun yüzde 65’ne sahip olmuştu.
Bu temsilde adalet mi?
Çağdaş bir demokrasiyi içselleştirenler açısından;bu seçim barajı bir oy hırsızlığıdır bunun başka hiçbir tarifi yoktur ve anti demokratik bir uygulamadır.
Seçim barajı çok sesliğin önünü kesiyor ve demokrasinin çoğulculuk kavramını parlamentoya yansıtmıyor.
Eğer bu oy çaldıran seçim barajı olmasa,birey olarak parlamentoya girecek bir milletvekili ,çoğunluk sayısı olmasa bile yapacağı demokratik çalışmaları; bir sesle seçmenlerin kararında etkili olma şansı çok yüksek hem de bu çağda;AKP’ye biat olmuş merkez medya teslim olsa da;bir milletvekilinin sosyala medya da atacağı bir twet veya mesaj ile ortalığı toz duman eder.
Şeffaflığın olmadığı yerde ne temsilde adalet olur ne de adil bir gelir dağılımı.
Bütçeyi Sayıştay denetiminden kaçıran, yoksulun temsilcisi olduğunu söyleyen başbakan ;şimdi de yerel seçimlerde Belediyelerin seçimlerde yapacağı harcamaları Sayıştay’ın denetiminin dışında tutacakmış. İleri demokrasiye geçtik ya..Böyle bir denetim ve temsilde adaletin olmadığı yerde hangi huzuru ve barışı sağlayacaksınız?Darbecilerdi ama böyle bir keyfi uygulamayı; askeri darbeler döneminde bile görmedik haklarını da teslim edelim.Bize bunu Cumhuriyet tarihinde seçimle iş başına gelmiş Erdoğan yaşattı, bu birinciliği de ona teslim edelim.
Gelir dağılımı adaletsizliğinin doğurduğu sonuçlara bir göz atalım:
· Forbes Dergisine göre;2003 yılında dolar milyarderi Türkiye de 4 iken bu sayı şimdi 44 de çıkmış.10 yılda dünyada dolar milyarderleri 3 kat Türkiye de ise 10 kat artmış.Dolar milyarderlerinin sayısının artması iyi ve ülke zenginleşiyor da, bu da güzel ama gelir dağılımına yansımıyorsa; yumurtlamadıktan sonra Karga da benim tavuğum..
· Türkiye de en üst gelir gurubuyla en alt gelir gurubu arasında alım gücü tam 8 kat..Bu AB’liği ülkelerinde ise bire üç gözüküyor.
· Türkiye dünyada gelir dağılımı bozuk 5 ülkeden birisi.
· Ülke ekonomisinin yüzde 48’i kayıt dışı.
· 12 milyon insan yoksulluk içinde ve günde 2 dolar ile geçiniyor
· 1 milyon insan ise açlık sınırına dayanmış günde 1 dolar ile hayatını idame ediyor.
· Yılda iş kazarlında bin işçi ölüyor AKP iktidarında toplam iş kazalarında ölen işçi sayısı 10 bin 800, buna 2013 yılı dahil değil.Bu sene sadece 2013 Temmuz ayında 120 işçi iş kazalarında ölmüş.10 yıl öncesinde de iş kazaları ve ölüm oranları aynı sayılır.Değişen bir şey yok çünkü sitem aynı duruyor sadece hükümet değişti.İş kazalarında Avrupa da birinci,dünyada 3.sıradayız.
Adil bir gelir dağılımını ve gayri meşru işleri,iş kazalarını hukuksal bir denetimle sağlarsınız.
Demokrasilerde, yasama, yürütme ve yargı nasıl kuvvetler ayrılığının olmazsa olmazlarıysa;seçim,katılım ve denetim de demokrasiyi besleyen ve destekleyen kanallardır.
Evrensel hukuk demokrasinin ışığıdır,ışıksız demokrasi bürokrasinin cennetidir.
Devlet aklı evrensel hukukla bağlı kalmadıkça o devlet adam olmaz.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025
29.09.2025
22.09.2025
15.09.2025
1.09.2025