Mehmet TIRAŞ
Başbakan gezi olaylarından bu tarafa bir Alevi fobisi oluştu,gezi direnişinde ölen 8 gencin de Alevi olması, hayatını kaybeden bu gençlerle ilgili bir baş sağlığı dilemediği gibi ortada bir mahkeme kararı olmamasına rağmen,katillerini ortaya çıkartacağına bu gençleri ve ailelerine yargısız infaz yapmaya devam ediyor..
Bu ölen gençleri terörist,ailelerini de terör destek verenler olarak görüyor.Görmekle kalmıyor dinci-mezhepçi,ayrıştırıcı tehlikeli bir dil kullanıyor.
Alevileri potansiyel suçlu gibi gösterip meydanlarda yuhalatıyor.Bu kabullenilir bir şey olmadığı gibi toplumsal çatışmalara çağrı yapmadan başka ne işe yarar.
Alevileri yuhalatma yüz binleri sokağa döken ölen Berkin Elvan’la başlamış değil,bunu 2011 genel seçimlerinden bu tarafa hep yapıyor Baaşabakan.
Hatırlanırsa 2011 Seçimlerinde tam 7 ilde meydana toplanan binlerce insana CHP genel başkanın mezhebine vurgu yaparak meydanlarda yuhalatmıştı.
Sizde biliyorsunuz CHP Genel Başkanı Alevi ama Aleviyim diyemiyor deyince;meydanlar koro halinde yuhalıyor ama Erdoğan buna karşı çıkmıyor, tebessümle dinliyordu.
Dokuz yıl Alevi çalıştayı düzenledi AKP hükümeti ama bir arpa boyu yol alınamadı,tek yapılan Alevileri dinlemek oldu..
Alevilerin olmazsa olmazlarının başın da gelen Cem evleri talebini Diyanet İşler Başkanlığına sordurdu,DİB’lığı da biz Caminin dışında başka bir ibadet yerinin tanımayız,dedi.
Sanki DİB’lığı bütün dinler temsil eden bir kurum ve kimin hangi yerde ibadet yapacağına karar veren bir temsil yetkisi var.
AKP’li belediyeler kentsel dönüşüm projeleri yapıyor, bu kentsel dönüşüm projelerinin içinde nüfusa göre mutlaka en az iki veya üç cami projesi yer alırken, bir tane Cem evinin olmaması unutulan bir şey olmasa gerek.
Başbakan ve onun havuz medyasından beslenen gazeteci, tetikçi takımı Alevilerin talepleri ve sorunlarını hiç gündeme almaz ve haber yapmaz ,çünkü Erdoğan gündeme almadığı için.
Gezi olaylarından bu tarafa sokağa çıkan her muhalif hareketi Başbakan ve onun dalkavuk kesimi ve havuz medyası, bu toplumsal hareketleri ‘barış Sürecini’ baltalama olarak göstermeye çalışıyorlar.
Peki barış süreci Kürt sorununa mı bağlı?
Sayıları 20 milyonu bulan Alevilerin sorunlarını çözmeden,AB standartlarında bir demokrasiyi hayata geçirmeden, barışın kalıcı olması mümkün mü?
Siz meydanlarda çocuk yaşta ölen Berkin Elvan’ın Annesini yuhalatarak, böylesi milyonları bulan bir kitleyi karşınıza almanızın olumsuz sonuçlarını göremiyor musunuz?
Yakın tarihimizde tarihe Alevi katliamı olarak geçen Sivas,Çorum,Kahramanmaraş olayları,size bir şey hatırlatmıyor mu? Bu kanlı olaylar Alevi-Sünni çatışmalarının sonucu olmadı mı?
Mezhebinden dolayı aşağıladığı Kılıçdaroğlu’na da Alevi kardeşlerimi kışkırtma diyor,yavuz hırsızı bastırır misali.
Reyhanlı ‘da bombalı saldırı da ölenler için benim 53 tane Sünni vatandaşım şehit oldu demeniz,Alevileri dışlamak değil mi?Alevi ölürse terörist,Sünni bir Türk ölünce şehit, bu nasıl eşit vatandaşlık politikası?
Ya bizim neslimizi bozdular dindar nesil yetiştireceğiz demenize, ne demeli?
Bu söylemleriniz Alevileri kışkırtmak değil de ne oluyor peki?
17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan sonra Milli Ordumuza kumpas kurdular sözüyle Erdoğan, karşı çıktığı geleneksel devlet politikasını savunur oldu..
Erdoğan’ın ‘biz bu devleti sokakta bulmadık’,deyince aklımıza generallerin darbeler ve muhtıra verdikleri dönemlerde basına manşet olan sözlerini çağrıştırdı.
“Generallerde ,devletin ali menfaatleri için biz devreye giriyoruz, bizim siyasetle ne işimiz olur derlerdi.”
Artık Başbakan devletin mevcut ideolojisini ve yapısını kutsamaya başladı.
Devletin değişmeyen ideolojisi toplumun her kesimini ayırt etmeksizin ” Müslüman,Sünni ve Türk” olarak tarif eder.Erdoğan’da Kemalizm’in din versiyonunu uygulamaya koyuldu.
Türkiyelilik vatandaşlığının tartışıldığı dönemde CHP’nin eski genele başkanı Deniz Baykal:”biz uluslaşma sürecini tamamlayamadık” diye bir tez atmıştı ortaya hatırlanacağı gibi.
Şimdi Erdoğan bu uluslaşma sürecini başlatıyor:Kürtleri Türkleştirmek,Alevileri de Sünnileştirme politikasının uğraşı içinde görüyoruz.
Savcısı olduğun ve Ergenekon diye bir örgüt varsa üye olmak istiyorum diyenlere, örgüt arıyorsan işte Silivri’ ye git ve üye ol diyordu..
Erdoğan, Milli Ordumuza kumpas kurdular sözünden sonra, darbecilikle suçlanan askerleri tek tek tahliye ettirdi ve onlarla iş tutmaya soyunursa, sana askerlerin vereceği iş;uluslaşma sürecini tamamla derler.
Erdoğan’ın Paralel devlet paranoyası istiklal savaşı mücadelesine soyundurdu,toplumun farklı katmanları olan Türk ve Sünni olmayan kesimiyle de karşı karşıya getirir oldu.
Aleviler Erdoğan’ın Yahudileri olurken, kendine oy vermeyen Kürtlere de Zerdüşt’lük düştü.
Dış dünyanın Türkiye’ye bakışı Gezi olaylarından ve 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan bu tarafa, demokratik bir devlet görüntüsü vermiyor ve Avrupa Parlamentosunun 18 üyesi,AB’liğine baş vurarak 30 Mart’ta Türkiye’de yapılacak yerel seçimlerinde gözlemci göndermesini talep ediyor..30 Mart yerel seçimlerinin süreci ve sonucu şimdiden şaibeli görünüyor.
Böylesi uluslar arası gözlemciler bizim ülkemize askeri dönemlerin dışında pek gelmezdi,görüldüğü gibi Erdoğan’ın dinci,ırkçı ve mezhepçi politikaları ve yargıyı yürütmeye bağlaması,yasaklara baş vurması,basın özgülüğünü yok sayması,gösteri ve yürüyüş haklarını kullananlar karşı polisin orantısız şiddeti, Türkiye’nin demokrasiyle yönetilen bir ülke olmadığının algısını yarattı.
Artık Erdoğan içte ve dış dünyanın demokratik kamuoyuna diktatör pozu veriyor.
Ulus devleti aşmadan demokratik bir sistemi kimse hayata geçiremez ve toplumsal barışı da sağlayamaz.
Başbakan bu sistemi çok sevdi..
Çünkü sistem Erdoğan’ı ve çevresini zenginleştirdi.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025