Melih ALTINOK
28 yaşındaki Onur Yaser Can 2 Haziran 2010 yılında uyuşturucu madde sattığı gerekçesiyle narkotik tarafından gözaltına alınır, bırakılır. Ancak Onur 23 Haziran’da yeniden Şube’ye çağrılınca kendini odasının penceresinden atarak intihar eder.
Onur’un Şube'ye gitmektense ölümü seçmesinin nedeni, işkence görmesi ve korkmasıdır. Kendi ifadesiyle “Onuruyla oynanmış, hakarete uğramış, çırılçıplak soyulmuş, yere 'çökertilmiş'tir.”
Bu acı gelişme üzerine ailenin hukuk mücadelesi başlar. Ama nafile. Baba
Mevlüt Can’ın anlatımına göre, işkenceyi doğrulayan polislerin tayini
çıkar, HSYK soruşturma izni vermez, gözaltı kayıtları incelenmez… Polisler sadece belgede sahtecilikten ceza alır. Aile daha sonra AİHM’ye başvurur.
3.5 yıldır bekleyişlerini sürdüren Can ailesi, geçtiğimiz günlerde bir dram daha yaşadı. Oğlunun ölümüyle yıkılan Hatice Hanım da tıpkı Onur gibi kendini balkondan atarak hayatına son verdi.
Elbette ilk kez karşılaşmıyorum ama günlerdir bu kahredici olay üzerine
düşünüyorum. Doğrudur 10 yıl öncesine kadar bir devlet politikası olan “sistematik işkencenin” önlenmesine dair ciddi adımlar atıldı. Hatta şükür nihayet ibretlik işkence cezaları bile gördük.
Örneğin bir mahkeme, cezaevinde dövülerek öldürülen Engin Ceber davasında, yalnızca
darp yapan memurların değil, işkenceyi önlemeyen cezaevi müdürünün de
müebbet hapis almasını şöyle gerekçelendirdi:
“Metris Cezaevi 2. Müdürü F.K da işkenceyi gördüğü, görmediyse bile meslekî tecrübeleri ile fark etmiş olduğuna itibar edildiği…”
Ama olumlu gelişmeler, Can ailesinin dramı gibi hâlâ karşılaştığımız örnekleri “münferit vakalar” diye geçiştirmemizi sağlamaz. İşkenceye sıfır tolerans diyen hükümet, bu alanda tavizsiz olmalı.
İşkence mağdurlarını etnik ve ideolojik ayrıştırmaya tabi tutanlar da, bu
insanlık mücadelesini değersizleştirdiklerini artık anlamalılar. Zira işkence
yalnızca politik bireyler gördüğünde kınanacak bir durum değil,
mağdurdan bağımsız değerlendirilmesi gereken insanlığa karşı işlenmiş
bir suçtur.
Tıpkı Onur’un ve annesinin dramı üzerine bir arkadaşımızın twitter’da yazdığı gibi.
“Çocuk,
polis işkencesinden intihar etmiş, annesi kahrından canına kıymış siz
hâlâ ODTÜ’lü Yaser Can. Ömründe okula gitmemiş olsa ne fark eder?”
İnsan Hakları Mücadele Planı, hemen şimdi
Bu yazıyı yazarken mail kutuma, Adalet Bakanlığı’ndan bir mesaj düştü. Mesajın ilişiğindeki İnsan Hakları Eylem Planı’nın ilgili bölümlerine göz attım.
Resmî Gazete'de yayımlanan bu plan, AB Müzakerelerindeki 23 faslın açılması için de en önemli kriterlerden.
Planda
tutukluluk ve gözaltı kriterlerinin AİHM içtihatlarına uygun hale
getirilmesi için ivedi ve yapısal reformlar öngörülüyor.
Şimdi, işkenceye
karşı mücadelede sade suya tirit, hiçbir işe yaramayan sloganları
bırakıp, evrensel meşruiyete sahip bu somut zemin üzerinden
yürüyebiliriz. Hükümeti elini çabuk tutup bu plana işlerlik kazandırması için sıkıştırmak bizim elimizde. Tabii işkenceyi, hükümete husumetimize kurban etmeyecek kadar önemsiyorsak. Göreceğiz bakalım.
Yazarlar
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019