Metin Münir
Mustafa Akıncı ile Anastasiades arasındaki görüşmelerde ayrıntılı olarak ele alınmayan tek konu, topraktır.
Türkler, ada nüfusunun yüzde 23’ünü teşkil ediyor ama toprağın yüzde 37’sine sahiptir. Bu toprakların çok büyük bir bölümü tapulu Rum malıdır.
KKTC’yi meydana getiren bölgenin neredeyse yüzde 80’i, Türk askeri 1974'te adaya çıktıktan sonra güneye kaçan Rumların arkada bıraktıklarıdır.
Türklerin bu toprakların ne kadarını iade edeceği, Rumlar için görüşmelerdeki en önemli iki konudan biridir. (Diğeri Türkiye’nin garantörlük statüsünün sonlandırılması ve adada bulundurduğu askerin geri çekilmesidir.)
Akıncı’dan ne kadar toprak tavizi alacağını öğrenmeden Anastasiades görüşülen diğer konularda adım atmakta tereddüt etmektedir.
Bu nedenledir ki bir yıldan fazla bir zamandır tartışılan birçok konu nihai şekline bağlanmadan havada asılı durmaktadır.
Akıncı, toprak konusunda bir açmaz içerisindedir.
Rumların istediği toprak ayarlamasını yapmazsa anlaşma olmayacak.
Yaparsa da olmayacak.
Kıbrıslı Türkler büyük toprak tavizi içeren, büyük sayıda Türkü'nün ikinci veya üçüncü defa evinden barkından olmasına neden olacak bir uzlaşmayı referandumda kabul etmeyecektir.
İki uç arasında makul bir denge bir kurulabilir mi?
Akıncı’nın görüşmelerin buluşma yerini İsviçre’ye taşımakta ısrarcı olmasının nedeni bu sorununun cevabını bulmaktır.
Türk lider, toprak konusunda ne taviz vereceğini Rumlara adada söylemek istemiyor. Endişesi, gözden çıkarmaya karar verdiği yerlerin basına sızdırılacağı, bunun da Türk toplumunda büyük tedirginlik yaratacağıdır.
Akıncı ile Anastasiades, Kasım 7’den başlayarak altı gün boyunca görüşmelerine İsviçre’nin Mont Pelerin kasabasında devam edecekler.
Türk liderin ümidi Mont Pelerin’de bir şekilde toprak konusunda Rum lideri tatmin etmek, karşılığında da dönüşümlü başkanlık gibi Türk tarafının ısrarcı olduğu konularda taviz almaktır. Eğer bunlar olursa adanın yeniden birleşmesine giden yolun açıldığından bahsedilebilir.
Ne yazık ki görüşmelerin bu güne kadarki seyri Akıncı’nın başarı şansı konusunda fazla iyimser olmaya izin vermiyor.
Görüşmelere yakın kaynakların verdiği bilgiye göre, Anastasiades Türk tarafının Rum tarafına vereceği toprakların yüz bin Rum’u iskan edecek kadar büyük olmasını istiyor. Ek olarak, Türk bölgesinde özel statülü kantonlara Rumların dönebilmesini öngörüyor.
Akıncı hem Türk bölgesinde Rum kantonları olmasına karşıdır, hem de toprak ayarlamaları neticesinde birçok Türk’ün yerinden yurdundan olmasına.
Bu iki zıt görüş, ancak, taraflardan birinin bugüne kadar savunduğu temel pozisyonlarından büyük fedakârlık yapması halinde uzlaştırılabilir.
Bugüne kadar süregelen görüşmelerde herhangi bir tarafın böyle büyük bir adımı atabileceğine dair bir emare görülmedi.
Korkarım, eğer bir mucize olmazsa taraflar İsviçre’den çözüm değil hayal kırıklığı getirecekler.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2021
1.02.2021
24.01.2021
18.06.2020
4.06.2020
29.02.2020
27.02.2020
25.02.2020
13.02.2020
30.01.2020