Murat AKSOY
Ankara kulislerinde konuşulanları Demirel’in “siyasette 24 saat uzun bir süre” veciz sözü ile açıklamak mümkün. Bir hafta içinde kulislerde konuşulan senaryolardaki zenginlik ve çeşitlilik bunun işareti. Geçen haftaya kadar konuşulmayan senaryolar yeniden konuşulmaya, daha çok konuşulanlar daha az konuşulur olmaya başladı.
Bir hafta öncesine kadar Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı sonrasında parti ve hükümetin nasıl şekilleneceği, olası isimler, pozisyonlar konuşulurken son birkaç gündür bambaşka senaryolar gündeme gelmiş durumda.
Gül'ün dönüşü
Geçen haftaya kadar konuşulan senaryolarda adı hiç anılmayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ismi yeniden, bu kez güçlü biçimde aynı kulislerde farklı senaryolarla yeniden anılmaya başlanmış.
Gül'ün parti başkanı ve başbakanlık için kulislerde konuşulmaya başlanmasına rağmen, bunun Erdoğan'ın B Planı olduğunu da not etmekte fayda var. Erdoğan, YSK'dan sürpriz bir karar gelmezse seçimler başbakan olarak girecek. Bunun için Erdoğan bu senaryoların olabildiği ölçüde geç devreye girmesinden yana. Bu kararı etkileyecek en güçlü değişken kuşkusuz seçim sonucu olacak.
Erdoğan parti içinde tartışılan senaryoların konuşulmamasını arzu etse de, yakın çevresi, parti yöneticileri bu kulislerden vazgeçebilmiş değil.
Artık 'Ak Parti' var
Biraz spekülatif olma pahasına kulislerde Gül'lü senaryoların konuşulmaya başlaması ile parti hakkındaki şu tespiti aktaralım: Artık tek AK Parti yok, iki AK Parti var.
Bu ne demek?
Şu demek; Bunu ifade edenler 3 dönemlik AK Parti iktidarını iki döneme ayırıyorlar. İlk iki dönem ‘merkez partisi’ olma yolunda AK Parti, son dönem ise ‘siyasal İslamcı’ kimlik partisi olarak AK Parti.
Merkez partisi AK Parti’yi, Türkiye'yi normalleştiren, Erdoğan kadar göreli olarak diğer parti yöneticilerinin kararlarda etkili olduğu, ortak aklın işlediği, toplumu daha çok kucaklayan, toplumsal talepleri kamusal alanda çözmeye çalışan, çoğulcu bir parti olarak tanımlıyorlar.
Buna karşın, 12 Eylül 2010'daki referandum sonrasında bu partinin yerini, adım adım Erdoğan'ın merkezinde tek başına olduğu bir yapıya dönüştüğü tespiti var. Buna göre, Erdoğan'ın tek yetkili ve karar organı olarak milletvekillerini, parti politikalarını, parti kimliğini belirlediği, çoğulculuktan çoğunlukçuluğa, kimlik siyasetini merkez alan, kendi siyasal kimliğini ve toplumsal modelini kamusallaştırmak isteyen, dış politika ve iç politikada daha kutuplaştırıcı ve ötekileştirici bir AK Parti olduğu ifade ediliyor. Bu AK Parti’nin merkez partisinden çok Milli Görüş geleneğini güncelleştiren siyasal İslamcı bir parti olduğu açık.
Erdoğan sonrası Ak Parti
Erdoğan’ın A Planı ile Gül'ün merkezinde olduğu B Planı senaryo, özünde Erdoğan sonrasında partinin yola hangi AK Parti ile devam edileceği tartışması esasında.
Erdoğan’ın tercihin ikinci AK Parti olduğuna kuşku yok. Bu icracı cumhurbaşkanlığının sorunsuz işleyeceği, hükümeti ve tüm icraatlarını kontrol edip yönlendirebileceği bir model anlamına geliyor. Erdoğan'a yakın çekirdek milletvekili ve danışman ekip ile partiye yakın düşünce kuruluşlarının arzusu bu yönde.
Gül’ün bu AK Parti’nin başına gelmesi açık bir kan uyuşmazlığı anlamına geliyor.
Bu, aynı zamanda Erdoğan’ın A planında Gül’e yer olmadığının işaretidir de.
Erdoğan’ı Gül’lü senaryoya ikna edebilecek gelişmeler bir önceki yazıda ifade ettiğim gibi Erdoğan’sız ama Erdoğan kontrolünde bir AK Parti’nin gücünü koruyamama endişesidir. Bu endişe nedeniyle olsa gerek, kulislerde konuşulan Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilirse kısa sürede (muhtemel Kasım 2013) seçimleri yenilemek süratiyle parti gücünü konsolide etmek isteyeceğidir.
Partinin kimi ağır topları ve üç dönem kuralı nedeniyle siyaset dışında kalacak isimler, AK Parti’nin Erdoğan’sız olarak eski gücünü uzun süre koruyamayacağı görüşünde. Bu isimler görüşlerini Erdoğan’a istişarelerde iletmişler. Erdoğan’ın da en büyük endişesi cumhurbaşkanı olduktan sonra siyaseten zayıflayan bir AK Parti.
Bu olasılık, Erdoğan’ı kerhen de Gül’lü bir senaryoya ikna etmişe benziyor. En azından kulislerde konuşulması bunun işareti. Gül’lü AK Parti ise Erdoğan’ın zorunlu bir B Planı. Bu Erdoğan için son tahlilde birinci AK Parti'ye dönüş olmasa da iki AK Parti arasında bir sentezi kabullenmesi, icracı cumhurbaşkanlığı konusunda Gül’le bir uzlaşıya varması anlamına geliyor.
Gül siyasete devam etmek istiyor
Şimdilik tartışmaların dışında durmaya gayret eden Gül için bu planlar ne anlama geliyor?
Yakın kaynaklar, Gül’ün siyasetten kopmaya niyeti olmadığını ifade ediyorlar. ül’ün muhtemel A Planı - Erdoğan’ın zorunlu B Planı- partiden gelecek çağrıyla bağlı. Tabi bir de Türkiye’deki gelişmelere.
Şu bir gerçek ki, Erdoğan sonrası AK Parti yola ister Gül’le ister Gül’süz devam etsin partide sıcak tartışmalar göreceğiz. İki AK Parti gerilimi bize sıcak bir sonbahar vaat ediyor.
@murataksoy
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- 43 günün kısa hikâyesi
8.02.2019 - Siz bu satırları okurken ben…
23.11.2018 - Hangi devlet sivilleri sever?
20.11.2018 - Yerel seçim sadece yerel seçim değil
16.11.2018 - Sosyal medya politik bir mezarlık mı?
13.11.2018 - Hatırladınız mı geçen ay ne olmuştu?
10.11.2018 - Şimdi değilse ne zaman?
6.01.2018 - Dini dinbazlardan* kim kurtaracak?
3.01.2018 - Kılıçdaroğlu: 'Dünyanın tüm demokratları birleşmeli'
30.10.2018 - Laik Türk’ten Sünni Türk’e üst kimlik
26.10.2018
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
önemli bir söyleşi. teşekkürler.Tarihe düşülmüş derli,toplu bir değerlendirme.
Yorumunuzu Giriniz...
sultan
FFFFFFFFFFFFFFF