Osman CAN
Bu kavram üzerinden tartışmalar devam ediyor. Etmeye de devam edecek. Zira bu kavram sadece bir siyasal polemik konusu değil, aynı zamanda toplum psikolojisiyle ilgili.
Başkanlık konusunda işin esasından çok kişiler üzerinden tartışmalar yürütülüyor. Oysa defalarca dile getirdiğimiz gibi başkanlık sistemi kişilere göre tartışılmaz. Hükümet modelleri bir ülkenin 40-50 yıllık geleceği dikkate alınarak tasarlanır. Elbette kişilerin özellikleri ve karakteri başkanlık sisteminde farklı pratiklerin doğmasına yol açabilir. ABD’de de bazı başkanlar çok öne çıkar ama bunun sistemle ilgisi yok.
Bu nedenle başkanlık sistemini savunanlar, seçimler sonucunda muhalefet partisi liderinin de başkan olabileceğini hesaba katarak bir pozisyon belirlemelidir. Reddedenler de aynı şekilde. Bunu reddedip parlamenter sistemi savunanlar da, yarın iktidara geldiklerinde ve sistemin arızalarının muhatabı oldukları bir gerçekliği göz önünde bulundurarak bu tartışmayı yürütmeli.
Tartışmada ikinci boyut “Türk tipi başkanlık” kavramı ekseninde cereyan ediyor. Türk tipi deyince karşı tarafın demokrasi dışında bir şey kastettiği anlatılmak isteniyor veya böyle anlaşılması, karşı tarafı eleştirmek için konfor sunuyor. Ama mesele sadece bu kadar basit değil. Türk insanının içinde halen söküp atamadığı bir aşağılık kompleksi de “Türk tipi” kavramını aşağılayıcı şekilde kullanmasına yol açıyor. Türk tipi deyince bu psikoloji, “niteliksiz”, “otoriter”, “antidemokratik”, “kaba saba” vs algıları öne çıkarıyor. Bu etiketi kullanmak suretiyle karşı tarafın bir eylemini veya bir sistem önerisini aşağılarken, esasen farkında olmadan kendine haksızlık ediyor. Bir bakıma self-oryantalizm yapıyor.
Türk tipi bir başkanlık sistemi demokratik bir sistemin karşıtı değil. Daha doğrusu bir sistemin başkanlık olması ile demokratik olması ayrı başlıklar. Zira ABD de başkanlık, Suriye de öyle. Biri demokratik, diğeri değil. Dolayısıyla Türk tipi bir başkanlık sistemi demokratik de olabilir, anti demokratik de…
Demokratik değilse, Türkiye’nin aleyhinedir. Bu tartışmasız.
Peki “evrensel” bir başkanlık sistemi var mıdır? Herhalde buna evet cevabını verebilmemiz mümkün değil. “Evrensel” ile kastettiğimiz, demokratik bir başkanlık sisteminin göstermesi gereken özellikler ise, bu sistemin demokratik olup olmamasıyla ilgilidir. Evrensel oluşuyla değil. Başkanlık sistemlerinin yarısı demokratik değil. Bu durumda evrensellik ayrı, onun demokratik olup olmaması ayrı.
Evrenselliği başkanlık sisteminin tipik özellikleri üzerinden tanımlıyorsak, bu da çok önemli değil. Başkanın halk tarafından doğrudan seçilmesi, yürütmenin tek başlı olması ve sert erkler ayrılığı da tipik özelliklerdendir.
Ama bu evrensel kriterler “demokratik“ ve “evrensel değerleri dikkate alan” bir anayasal düzen içine entegre edilmemişse, çok da anlam ifade etmez. Örneğin başkanlık ile Meclis demokratik süreçlerin ürünü olmaktan çok farklı güç odaklar arasındaki bir anlaşmanın sonucu ise, bu tipik özelliklerin toplum yararına sonuç vermesi beklenemez.
Türkiye için tartıştığımız başkanlık sisteminin ön şartı demokratik bir anayasal düzenin hükümet modeli olarak tasarlanmış olmasıdır. Bu konuda başka bir beklenti içine kimse girmemeli.
“Evrensel” ile kastedilen ABD uygulaması ise, onu geçelim. Çünkü bu da “ABD tipi” bir başkanlıktır. Bunun yanında Brezilya, Arjantin, Nijerya tipi başkanlık sistemleri de var.
ABD, Brezilya, Arjantin veya Nijerya halkı için anayasa yapmıyoruz.
Yeni anayasa Türkiye toplumu için yapılacak. Dolayısıyla başkanlık hükümet sistemi de elbette bu toplumun ihtiyaçları dikkate alınarak yapılacak.
Hiç kimse merak etmesin, katılımcı, demokratik denge ve denetim mekanizmalarıyla donatılmış, erkler ayrılığı sistemini kurmuş, hak ve özgürlükleri güvence altına almış, bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi inşa etmiş bir anayasal düzenin hükümet modeli, Türkiye toplumunun en öncelikli ihtiyacıdır.
Taha Akyol bundan kuşku duymasın.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- HDP iddianamesi: Kapatma çok zayıf ihtimal
24.03.2021 - Mesele Rektörlük Seçimi Değil: Kaybediyoruz, Hepimiz!
9.01.2021 - Affet, Sevgili Adalet Ağaoğlu!
20.07.2020 - Avukatlık Kanunu Değişiklik Teklifi
12.07.2020 - Almanya Anayasa Mahkemesi Kararı: Hükümet, kamu imkanlarını kullanırken tarafsız davranmalı!
23.06.2020 - Berberoğlu, Güven ve Farisoğulları için çıkış yolu var mı?
20.06.2020 - TBMM’nin Tükenişi-Berberoğlu Vakası
20.06.2020 - 31 Mart Seçimleri: Sorunun yapısal temelleri
24.04.2019 - Anayasal düzenin temel tercihlerine dokunulmuyor
18.01.2017 - Sokak ve demokrasi
1.02.2015
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları















































Ad Soyad Giriniz...
Türkiye gelen geçen hanına döndü . Sen hangi Tanrının hangi ülkesinden geldin?