Sanem ALTAN

Herşey küçük ama sahici...
2.11.2014
1820

 Ücra kasabaları merak eder misiniz hiç?

 
Hani arabayla bir sehirden bir 
 
sehire giderken önlerinden  geçersiniz... 
 
Köyler, kasabalar, küçükşehirler...
 
Merak eder misiniz oralarda yaşayan insanları?
 
Ben çok ederim.
 
Oralarda hayat daha farklıdır çünkü büyükşehirlerden...
 
Hersey küçük ama sahicidir.
 
***
 
Büyük kentlerde neler olup bittiği, oralarda insanların neler konuşup neler  tartıştığı, “kahvedeki amcalardan” başkasını pek ilgilendirmez oralarda mesela.
 
Büyük şehirlere kıyasla daha 
 
küçük, daha dar ama daha sahici bir 
 
hayat yaşanır oralarda.
 
Herkes herkesi tanır, herkes herkesi bilir, kimse her gün yeniden kanıtlamaya uğraşmaz kendisini,kimse olduğundan başka biriymiş gibi davranmaya çabalamaz.
 
Herkes neyse odur.
 
Hatta herkes biraz fazla neyse odur...
 
***
 
Ben severim böyle hayatları.
 
Oralarda hayatın gerçeklerine daha 
 
sık rastlarsınız çünkü.
 
Şehirdeki yapaylıkların çoğu yoktur  orada.
 
İnsanlar birbirlerini severler, birbirlerine kızarlar ve  beraber yaşarlar.
 
Bu sahicilik nefes aldırır insana.
 
***
 
Yol boyu önünden geçtiğim her evde, yaşadığımı hayal ederim ben, o küçük  hayatların bu kadar ilgimi çekmesine 
 
şaşırarak biraz da...
 
Aslında biliyorum bu sahiciliği neden bu kadar sevdiğimi, hayatı kendilerine karşı zannetmemeleri, hayatı her  şeyden şikayet edecek kadar kolay bulmamaları...
 
Dikkat etmişsinizdir mutlaka, oradakiler çocukları öldüğünde ‘bizim oğlan  öldü’ diye anlatırlar, sonra da durur başka bir şey anlatırlar…
 
Canları acımadığından değil, canlarının yanmasını hayatın bir komplosu olarak algılamadıkları için,olduğu gibi 
 
kabul ettikleri için böyle anlatırlar...
 
Ve hep onların çocukları ölür nedense ve onlar bunu hep ‘ normal’ bulur.
 
İşte bu acı beni oralara doğru çeker hep...
 
***
 
Şehirli insanın egosundan kaynaklanan uydurma dertler yoktur oralarda...
 
Gerçek acılar ve gerçek hayatlar vardır...
 
Bilmem siz de o kasabaları, o köyleri merak eder misiniz?
 
Bence edin...
 
Aklınızda büyüdükçe büyüyen 
 
sahte dertlerden kurtulmanıza yarar.
 
***
 
Her şey çok önemli şehirliler için.
 
Her şey dert.
 
Onlar kendi küçük kasabalarında oturup küçük, sıradan cümleleriyle konuşurken, bizler sehirde“neden hayat bu kadar 
 
kasvetli, ben kimim” türü dertlerimizle  egolarımızı her gün biraz daha kabartırız.
 
Bunları şehirlileri küçümseyelim, 
 
köylüleri kasabalıları önemseyelim diye  söylemiyorum tabii ama sular altında  kalan evlatlarını arayan anneleri gördükçe isyanım büyüyor kendimize karşı.
 
***
 
Şehirlerde sahte bir şey var.
 
Hepimizi biraz sahteleştiren, sahte  sorunlar yaratan bir sahtelik sızıyor 
 
sanki şehirlerin sokaklarından içimize.
 
Kasaba insanlarının da birçok ‘olumsuz ve zayıf’ yanları var elbette ama sorun, şehirlilerin onlardan  güçlü gözükmesine rağmen onlara benzeyen
 
güçlü yanlarının olmaması sanki.
 
***
 
Ama siz  aldırmayın bana, belki de 
 
yanılıyorum...
 
Yine canım canıyor çünkü..
 
İçimi döküyorum size...
 
Güzel bir pazar günü olsun hepinize, belki de söylenecek en güzel söz 
 
budur, kimbilir...
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar