Sevilay YALMAN
Soruyor bazılarınız; "Memleket 1994’lü yıllara geri döndü! Sen neredesin Sevilay! Yok mu tüm bu yaşananlara dair iki cümlelik de olsa bir yorumun?”
Var tabii…
Olmaz mı?
Elbette var ve hatta hemen o an…
Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliği düşer düşmez sıcağı sıcağına yazdım bir yazı.
Ancak nasıl bir ruh hali ile kalem oynatmışsam…
Normalde hiç yorum yapmayan genel yayın yönetmeni yardımcımız… Yazıları yolladığımız editörümüz Mesut Toptan, gece; “Çok sert olmamış mı? Bir okuma daha mı yapsan acaba?” diye mesaj atınca…
Dediğini yaptım ve saatler sonra tekrar okudum yazdıklarımı…
Tabii gözlerim pörtledi…
Mesut o kadar haklı ki!
Öfke fışkırması yaşamışım resmen.
Sanki bugünkü ben değil de o yazıyı yazan 1990’larda üniversite yıllarındaki bendi…
Yani tam bir solcu, heyecanlı, öfkeli, sinirli, agresif üniversiteli Sevilay yazısı olmuştu.
O nedenle geri çektim.
Nihayetinde 30 yıl evvelki ruh aşırı sekter bir ruhtu.
Bugünün meselelerini o ruh haliyle, duygu ve düşünceleri ile yorumlamam ne benim açımdan doğru olurdu ne de memleket açısından…
Ha bu arada…
Bana 1994 hatırlatması yapanlara sesleniyorum…
Hiç merak etmesinler bugün gibi hatırlıyorum o günleri de…
O zamanlar bir güzel parti vardı…
Kısa adıyla SHP olarak bilinen Sosyal Demokrat Halkçı Parti.
Ben ve üniversiteden birçok arkadaşım İstanbul İl Örgütü Gençlik Kollarındaydık.
Bilen bilir bayağı aktif bir üyesiydim.
DEP’li vekillerin mecliste yaşadıkları korkunçtu.
Sadece DEP’liler değil, tüm SHP’liler de mecliste yaşananlar üzerine delirmişti…
Özellikle de gençlik kollarında olan bizler.
Çünkü aralarında Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Leyla Zana, Hatip Dicle, Orhan Doğan gibi Kürt siyasetinin önemli aktörleri olan DEP’li o isimler 1991’de yapılan genel seçimde SHP listelerinden TBMM’ye girmişlerdi.
Yani duygusal bir bağ vardı o vekillerle aramızda.
Dolayısıyla reva görülen muamele hepimizi derinden yaralamıştı.
(Bir gün esasında o dönemin de analizini yapmak isterim sizlere… Gerçek solcu, sosyal demokratların kurduğu SHP’nin neden ilk çıkıştaki başarısını devam ettiremediğini ve neden kendinden daha az bir oy oranına sahip CHP’ye katılarak adını, felsefesini, doğrularını, ilkelerini Kemalist ve ulusalcı zümrenin hegemonyasında olan anlayışa teslim ettiğini anlatmak isterim…)
Neyse…
Dönelim bugüne…
Şunu söyleyeyim en önce…
Çok üzüldüm.
Önünde arkasında hiçbir sıfat taşımayan sade bir demokrat yurttaş, gazeteci olarak önceki gün TBMM çatısı altında yaşanılan manzaradan dolayı kahroldum.
Özellikle de sonrasında yaşanan olaylar…
Gergerlioğlu’nun meclisten çıkmamak için direnç gösterdiği sıralarda üzerine vazife olmamasına rağmen AK Parti Milletvekili Alpay Özalan’ın Gergerlioğlu’nu yaka paça dışarı atmak için sergilediği o şov anları.
Sanırım öfke dolmama neden olan esasında o sahneydi.
Niyeyse… Özalan’ın o hayt huyt halleri bir an gözümün önüne magazin gazetecileri gecesinde Ahmet Kaya’ya yapılanları getirdi.
Sanki Gergerlioğlu Ahmet Kaya idi, Alpay Özalan da küfür ve hakaretler eşliğinde ona çatal, bıçak fırlatanlardan biri…
Galiba o anlar beni 30 yıl önceye döndürmüştü ki ilk yazdığım yazıda ne yazdığımı bilmez bir ruh halindeydim.
Sözün özüne gelirsek…
HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi hususunda hukuki olarak bu alanda otorite kabul edilen duayenlerin yorumlarına göre değerlendiriyorum.
Tarafsız, objektif hukuk insanı olarak bilinen Profesör Doktor Adem Sözüer bu isimlerden biridir.
Hoca daha TBMM Başkanlığı’nda karar okunmadan önce Twitter’da şöyle bir yorum yapmıştı:
“Berberoğlu dokunulmazlığı kaldırılmadan mahkum edildi, milletvekilliği düşürüldü. 'Anayasa Yüksek Mahkemesi ise önce dokunulmazlık kalkmalıydı' diye karar verdi. Şimdi Gergerlioğlu dokunulmazlığı kaldırılmadan mahkum edildi ve vekilliği düşürülmek isteniyor. Ama AYM dokunulmazlık konusunda karar verecek. TBMM bu kararı beklemeli!”
Bu tespite göre belli ki Gergerlioğlu’nu da, Enis Berberoğlu’nun geçirdiği hukuki süreç gibi bir süreç bekliyor.
Bekleyip göreceğiz…
Tabii bu meselenin bir de demokratik boyutu var.
Ki bana göre en önemli boyut da budur.
Gergerlioğlu ile ilgili ortaya atılan iddialar, yapılan suçlamalar doğru ya da değil ayrı konu.
Kaldı ki bazılarına göre yanlış da yapmış olabilir.
Ama yapmış da olsa bu sonuç yaşanmamalıydı.
Çünkü o sonuçta sıradan biri değil sandık iradesi, tercihi ile TBMM’ye gönderilmiş Anayasal dokunulmazlığı olan bir milletvekilidir.
Evet bir lükstür milletvekilleri için dokunulmazlık kalkanı ama zaten Anayasa bu lüksü temsilci olduğu, vekil olduğu dönem boyunca rahat rahat görevini ifa edebilsin diye milletin vekillerine ikram ediyor.
Ki bu ikramın tarihi çok eskilere dayanır.
Sadece Türkiye’de değil tüm demokratik ülkelerde özellikle muhalif olan vekiller için çıkarılmış olan Anayasal bir güvencedir.
Bu güvenceye halel gelmemesi lazım.
Ben dün de böyle düşünüyordum.
Bugün de böyle düşünüyorum ve herkes emin olsun ki…
Yarın da böyle düşüneceğim…
Yani…
Nasıl dün okuduğu bir şiir yüzünden halkın iradesi hiçe sayılıp, görevinden alınıp hapse atılıp siyaset yasağı getirilen Recep Tayyip Erdoğan’a yapılan benim nazarımda siyasal tarihimizde demokrasimiz açısından kayıtlara düşmüş kırık bir not ise…
Bugün de izlediği muhalefet anlayışı nedeniyle halkın vekili, temsilcisi olan Gergerlioğlu’na yapılan aynı şeydir…
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları








































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.02.2021
15.01.2021
6.01.2021
9.02.2020
15.07.2020
13.06.2020
11.06.2020
9.05.2019
29.04.2019
6.02.2019