Sevilay YALMAN
Karantina sürecinin büyük kısmını Bodrum’da annemin yanında geçirdiğim için Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın benzettiği Çin’in Vuhan kenti İstanbul’dan uzakta kaldım.
Dönüşüm doğal olarak yeni normal hayatla beraber oldu.
Pazar gece çok geç saatlerde vardım memleketime.
Pazartesi öğlene doğru da çıktım sokağa…
Onca zaman son derece dikkatli bir izole yaşam geçirmişken yeni normal hayatın nasıl olacağını merak ederek!
Bu arada şunu da ekleyeyim; Bodrum’daki ev ortamında, yani evin bahçesi, sitenin sahip olduğu geniş araziden dolayı daha rahat geçti günlerim.
En azından toprak işleri ile uğraşmak, ekip biçmek, akşamları site içerisinde yürüyüş yapma imkanına sahip olmak, o günler için bayağı bir lükstü.
Ee bir de biliyorsunuz ki sokağa çıkma yasağı uygulaması Bodrum’un bağlı olduğu Muğla’da daha erken kaldırılmıştı.
Özetle nispeten daha rahattık İstanbul, Ankara ve diğer büyükşehirde olanlardan.
Ama tüm bu rahatlığa rağmen de tedbiri asla elden bırakmadık.
Kendim için değilse bile annemin sağlığını riske etmemek adına son derece temkinli davrandım.
Sadece ben değil etrafımdaki herkes de aynı temkinli davranışları sergiledi hep.
1 Haziran günü yeni normal hayata geçiş olduğunda da çok bir şey değişmedi.
Bir gün öncesi ne idiysek aynı otokontrol devam etti.
Dolayısıyla şoka girdim Pazartesi günü İstanbul’da sokağa çıkınca.
Çünkü insanların çoğu maskesiz, sosyal mesafe kurallarına riayette sıfır ve hatta hiç olmadığı kadar dip dibe, sözüm ona yeni normal hayatı yaşıyor.
Bilmiyorum diğer büyükşehirlerde durum nasıl ama İstanbullu, bilim insanlarının ve yetkililerin ısrarla; “Yeni normal hayatta mutlaka tedbirli davranmalısınız!” önerilerini tedbirsizlik olarak algılamış herhalde.
Neyse o ilk gün çok çabuk bir iki işimi halledip hemen eve geri döndüm.
İstanbul’daki yeni normal hayat kavramı ile buluşabilmem ise ancak dün gazeteye gelince oluştu.
Bu yüzden başta idare müdürümüz Alaattin Dahil olmak üzere bu planlamada, düzenlemede emeği geçen tüm şirket çalışanlarımızı tebrik ediyorum.
Olağanüstü bir sistem kurulmuş Ciner Medya Grubu bünyesinde…
Şirketin kapısından içeri girdiğinizde bambaşka bir hayat standartı ile karşılaşıyorsunuz.
Sağlığınız güvende, çalışacağınız bir ortam var şirkette.
Ama dışarısında yok!
Belli ki Bakan Koca da bu durumdan dolayı çok endişeli ki tedbirli olma konusunda üst üste uyarılarda bulunmaya ve yanı sıra virüsün etkisini yitirdiği yönündeki bilgilerin kesinlikle doğru olmadığına vurgu yapıp son günlerde hem vaka sayısında artışın hem de yoğun bakım ihtiyacının arttığını söylüyor.
Ancak tabii bu arada da Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan kabinede alınan kararlar doğrultusunda dip dibe olunmaması imkansız olunan düğün salonları tiyatrolar, sinemalar, gösteri salonlarının da tam faaliyete geçeceği açıklanıyor.
1 Temmuz itibarı ile 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın haftanın her günü sadece saat 10.00 ile 20.00 saatleri arasında dışarı çıkabilecek olmalarını sağlayan karar hariç neredeyse tüm kısıtlamalar kalkıyor.
Bir manada eski normal yaşama geri dönüyoruz yani.
Biliyorum ki birçoğunuzun kafası da benimkisi gibi karışık bu manzara karşısında.
“N’oluyoruz?” diyorsunuz haliyle…
Adının açıklanmasını istemeyen bir yetkiliden öğrendiğime göre olanı söyleyeyim…
Aslında bütün bunların arkasında yetkililerin; “Sürü bağışıklığına tam geçişe” karar vermiş olması yatıyor.
Yani artık ne olacaksa olacak durumundayız ülke olarak.
Korana denilen baş belası ile bir biçimde herkes tanışacak!
Bünyesi sağlam olanlar virüsü alsa da atlatacak…
Olmayanların ise Bilim Kurulu’nun belirlediği yol ve yöntemlerle evinde ya da hastanede tedavisi yapılacak.
Ha alınan bu karar yanlış mı peki?
Bana göre değil.
Hani bir söz vardır; “Bükemeyeceğin eli öpeceksin” derler.
Er geç bir gün Korona’ya böyle boyun eğecek ve elini öpmek zorunda kalacaktık.
Özetle benim bu karara yani “sürü bağışıklığı” düzenine geçiş kararına bir itirazım yok!
İtirazım şeffaf olunmamasına…
Açık açık; “Tedbirlerinizi alın alabildiğiniz kadar ancak biliniz ki biz artık ülke olarak herkesin bu virüsle tanışma olasılığı olan bir döneme geçiş yaptık!” denilememesine…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları






















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.02.2021
15.01.2021
6.01.2021
9.02.2020
15.07.2020
13.06.2020
11.06.2020
9.05.2019
29.04.2019
6.02.2019