Sezin ÖNEY

Sezin ÖNEY
Sezin ÖNEY
Tüm Yazıları
Yas evinde düğün
18.05.2016
1772

 Medyayı ne kadar baskılasanız da; bazen sadece haberlerin ardı ardına dizilmesi, kendi kendine “konuşuyor”. Hiçbir eleştirel yoruma gerek bırakmıyor.

14 Mayıs günü bir düğün oldu İstanbul’da. Aynı gün, 8 askerin cenazesi kalktı. 15 Mayıs Pazar, MHP’de liderlik değişikliğine gidecek sürece, taş yerine “TOMA ve barikatlar” kondu.
Bunlar, merkez medyanın neredeyse mahcup geçtiği haberlerdi.
Bir de, internet üzerinden haber takibi yapalım:
13 Mayıs sabahı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin internet sitesinde bir basın açıklaması yer aldı;
“…Teröristlere müdahale için bölgeye sevk edilen bir Kobra helikopterimiz ise Hakkâri Çukurca bölgesinde saat 05.50 sularında kaza kırıma uğramıştır. Teknik bir arızadan kaynaklandığı değerlendirilen bu elim kazada helikopter pilotu olan iki kahraman silah arkadaşımız şehit olmuştur. Kaza ile ilgili inceleme ve araştırma devam etmektedir…”
14 Mayıs günü, düğün öncesi, TSK’nın bu duyuruda kastettiği “teröristlere” yakın bir kaynak, internet üzerinden bazı görüntüler paylaştı. “Ket Kobra ket”; yani “Düştü Kobra düştü” nidaları arasında bir helikopterin Rus yapımı füze sistemi 9K38 Igla (Rusça ‘İğne’) ile vurulduğu görüntülerdi bunlar.
Genelkurmay’dan, başkanının, cenazeler ve düğün arası mekik dokuduğu gün öncesi, “kaza” açıklaması gelince, hep yapıldığı üzere başka ülkeler de “PKK, silahı onlardan aldı” diye suçlanamaz.
Tüm politikacılar ağzından “şehitler” kavramını düşürmüyor ve insanlar ölmeye devam ediyor. Deniyor ki, “Türkiye’nin fıtratında var; Şehitler Tepesi hiç boş kalmayacak”.
Ama dönüp bakıyorsunuz ki, uluslararası terörizmle veya şiddetle mücadele için yazılmış tüm literatür aynı şeyi söylüyor; sadece askeri güçle hiçbir şey çözülmez.
Literatür üzerine basa basa söylüyor: öncelikle, şiddetin özenilecek bir şey olmasının önünü almak lazım. Ölüm sürekli kutsanıp, hayat önemsizleştirildikçe, her türlü radikalliğe savrulur gençler.
Sahi, yaşam hayali olarak bu ülkenin gençlerine ne veriliyor, önlerine ne örnek konuyor?
Hele, bugünün askeri operasyon bölgelerindeki çocuklar, gençler, eğitimden uzak, ailelerinin çaresizliğe tanık olarak ne yaşıyorlar? Ülke genelinde genç işsizliği yaklaşık yüzde 20 oranında.
Son aylarda gerçekleştirilen, IŞİD veya TAK, tüm “canlı bomba” eylemlerini, ‘90 doğumlular yapmış; 20’li yaşlardalar.
Fransa Başbakanı Manuel Valls, Mayıs başında, “Cihatçılığa meyli olan gençleri, IŞİD benzeri örgütlere katılmaktan caydıracak ve halihazırda bu örgütlere üye gençlerin vazgeçmesini sağlayacak merkezler açılacağını duyurdu. Fransa, “terörle mücadelede” kusursuz değil elbet; ama, bir çabalar, arayışlar var. Devlet dışı girişimlere de alan açık; Fransa’dan antropolog Dounia Bouzar’ın başkanlığını yaptığı Centre  de  Prévention (Önleme Merkezi), IŞİD’a katılan gençleri ve ergen yaştaki çocukları inceliyor ve onları şiddetten caydırmaya çalışıyor.
Şimdi bir de, Türkiye’nin stratejisini alalım, sarsıcı saldırılara uğrayan Fransa’ya veya Belçika’ya uygulayalım: “Yerli ve milli” olabilseler, Fransa’da Suriye “cihatçılığa” gitmiş 635 Fransız vatandaşından dönen 244 tanesi ve yakınları, temas ettikleri tutuklanır, Brüksel’de Schaerbeek ve Molenbeek gibi mahallelere tanklar girer, buraları toptan yıkılırdı.
Neyse biz, son birkaç günkü düğün fotoğraflarına, bu düğünde devlet erkanının genelkurmayından, “başbakanlık” veya “bakanlık” kalp çarpıntısı yaşayan devlet erkanının görüntülerine dönelim. Ve haberlere yansıyan, 16 milyonluk bir şehirde, trafiğin büyük ölçüde kesilmesi, olağanüstü hal tarzı güvenlik önlemleri alınması, bu tedbirlerin 1,5 milyon liraya mal olması, düğün mekanının 35 bin kişilik dev gösteri merkezi olması, yolların kesildiği yerlerdeki sıradan vatandaş mahallelerine beyaz brandalar gerilmesi gibi “detaylara”.
Gençler, bu “ideale” mi özenecek?
Geriye gidelim…
7 Haziran’da bu yana, 500’ü aşkın sivil, 500’ü aşkın güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi. Ve sayısını bilemediğimiz PKK üyesi öldürüldü. Ancak, sayısı en az yüzlerle ifade edilen yeni PKK katılımları olduğu da söyleniyor. IŞİD veya TAK saldırılarında ise, gene 300’e yakın kişi parçalandı.
Yas evi Türkiye…
Kimine öyle olmasa da…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar