Süleyman YAŞAR
AKP sözde faiz lobisine karşı. Ama gelin görün AKP döneminde faiz lobisi, kredi kartı ve tüketici kredisinin yüksek gecikme faizini ödeyemediği için 89 bin kişiyi hapse attırdı. Ve 436 bin kişi hapse girmemek için kaçak yaşıyor.
İşte dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu seçim beyannamesini açıklarken AKP’nin bu tutarsızlığını gözler önüne serdi. Ve AKP döneminin faiz kurbanlarını nasıl kurtaracağını gerçekçi bir hesapla açıkladı. Buna göre tahsili şüpheli borç tutarı 12 milyar lira. Bu tutarı bankalar 2 milyar liraya tahsilat şirketlerine satıyorlar. O hâlde bu 2 milyar lira için bankalarla hükümet oturup anlaşsa 89 bin kişi hapisten çıkar. Yine 436 bin kişi kaçak yaşamaktan kurtulur. Yine yaklaşık 1 milyon 20 bin kişi yüksek faizin kölesi olmaz.
Niye yaptık bu kısa tespiti…
Şundan yaptık. Dün Kılıçdaroğlu iyi tasarlanmış bir ekonomi programıyla vatandaşın önüne çıktı. Bu arada AKP’nin artık hantallaşan ekonomi yönetiminin tutarsızlıklarını tek tek sıraladı. Ve bu tutarsızlıklarla AKP hükümetlerinin artık Türkiye ekonomisi için bir risk olduğunu adeta gözler önünü serdi.
AKP İŞSİZ EVLAT VERGİSİ ALIYOR
Şöyle ki; AKP’nin işsiz gençten genel sağlık sigorta primi keserek “işsiz evlat vergisi” aldığını, 1 lira 21 kuruştan rafineriden çıkan mazotu 4 liraya çiftçiye sattığını açıkladı. Oysa hükümet lüks yatlara vergisiz mazot veriyor.
AKP SICAK SİYASETİ KURUMLARA SOKTU; ELEŞTİRENE VERGİ MÜFETTİŞİ GÖNDERİYOR, MAL VARLIĞINA EL KOYUYOR
Bu arada AKP’nin sıcak siyaseti devletin kurumlarına soktuğunu, iktidarı eleştirenin kapsına ertesi gün kırk tane vergi müfettişi gönderdiğini böylece medyayı korkuttuğunu, işadamını sindirdiği söyledi. Bu arada hükümetin makul şüpheli diyerek herkesin mal varlığına el koymaya kalktığını, esir alınmış bir hukuk sistemi yarattığını belirtti. İşte bu nedenle Türkiye ekonomisinin altı yıldır 10 bin dolarlık kişi başına gelir düzeyinde kaldığını söyledi.
İLK 100 GÜNDE YAPILACAKLAR
Gelelim şimdi Kılıçdaroğlu’nun seçim beyannamesi ya da kendi deyimiyle vizyon belgesinin ekonomik tutarlılığının analizine…
Kılıçdaroğlu hükümeti kurarsa ilk 100 günde yapacaklarını şu şekilde sıraladı;
- Emekliye iki maaş ikramiye verilecek,
- Aile sigortasıyla 720 liranın altında aile geliri olmayacak,
- Kamudaki taşeron işçiler kadrolu hâle getirilecek,
- Kredi kartı ve tüketici kredisi nedeniyle temerrüde düşenlerin borç faizlerinin yüzde 80’i silinecek,
- Siyasi ahlak yasası çıkartılacak, temiz siyaset yapılacak,
- Kesin hesap komisyonu kurulacak, başkanı muhalefet partisinden olacak.
Bu ilk 100 günlük icraatın maliyeti emekliye iki maaş tutarı olan 26 milyar lira oluyor. Yine 2 milyar lira hapisteki vatandaşı kurtarma parası olarak verilirse toplam maliyet 28 milyar liraya yükseliyor. Bunun karşılığı bütçede var. Çünkü 2015 bütçesinde 33 milyar lira faiz dışı fazla var. Hemen hatırlatalım; bildiğiniz gibi faiz dışı fazla toplanan vergilerden harcanmayıp borç stokunu azaltmakta kullanılıyor. Kamu borç stokunun milli gelire oranı yüzde 35 olduğundan bu kadar yüksek faiz dışı fazla ayırmaya gerek yok. Hattâ bu parayı harcamak sıkışan ekonomiyi canlandırmak için çok faydalı olabilir.
Bu arada temerrüde düşen kredi kartı ve tüketici kredilerinin yüzde 40’ı kamu bankalarının kullandırdığı krediler oluyor. Yine son 13 yılda kamu bankalarından verilip batan AVM kredilerinin tahsili ya da bu AVM’lerin ekonomiye bir başka kullanım türüyle kazandırılması 2 milyar liralık hapisten kurtarma bedelini kolayca karşılar. Hattâ bütçeye ilave para kalır. O hâlde Kılıçdaroğlu’nun önerdikleri uygulandığında kamu maliyesinde sorun çıkmaz.
BİR YILDA YAPILACAKLAR
Yine bir yılda yapılacak düzenlemelere bakalım;
- Mazot 1,5 lira olacak,
- Asgari ücret 1.500 liraya yükseltilecek ve vergi alınmayacak,
- Seçim barajı kaldırılacak,
- Üniversite öğrencilerinin yurt sorunu çözülecek,
- Teşvik sistemi sektörel olacak. Katma değeri yüksek sektörlere teşvikler artırılacak,
- KOBİ’lere ödedikleri vergi ve sigorta primi kadar bir yıl vadeli sıfır faizli kredi verilecek.
İlk bir yılda yapılacak bu öneriler gerçekleştiği takdirde yine bütçeye maliyeti olmaz. Çünkü tarımın ve KOBİ’lerin canlanması vergi tabanını genişleteceği için vergi gelirleri artacağından bütçede büyük bir açık oluşmaz.
Bu arada CHP’nin çiftçiye gelir garantisi vermesi ve dar gelirliyi ayda 277 lira taksitle konut sahibi yapması Türkiye’nin rekabet gücünü artırır.
Niye artırır?
Artırır, çünkü ürünün fiyatını bilen çiftçi güvenle tarlasını işler. Bir de AKP’nin pahalı lüks konutu yerine sağlıklı ve ucuz konut üretimi kaynakların israfını önleyeceği için dış ticarete yönelik mal üretimini artırır.
Tabii en önemlisi dün Kılıçdaroğlu’nun hukuk devleti güvencesi vermesi. Ve AKP hükümetinin getirdiği makul şüpheyle mal varlığına el koymayı kaldıracağı ve vergi müfettişini kendisini eleştirenlere karşı silah olarak kullanmayacağı sözünü vermesi önemli bir gelişme oldu. Bu söz yatırımları çoğaltır, büyümeyi hızlandırır. Böylece hem ihracat hem de istihdam artacağı için bütçe gelirleri de çoğalır.
Anlayacağınız Kılıçdaroğlu bireyin refahını öne çıkartan, AKP’nin tutarsızlıklarını ortaya koyan, otoriterliğe karşı duran ve matematiği olan bu seçim beyannamesiyle genel seçimler için güçlü bir başlangıç yaptı.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2016
13.07.2016
4.02.2016
2.02.2016
1.02.2016
10.06.2016
31.05.2016
27.05.2016
18.05.2016
17.05.2016