Ufuk COŞKUN
Dershane savaşları hız kesmeden devam ediyor. Taraflar net ve belirgin.Kılıçlar çekilmiş, kaşlar çatılmış,hakaretler, güç gösterileri, yapılan yayınlar, “yedirtmeyiz, bırakmayız” naraları… Sosyal medya savaş alanı gibi.. Mesele bir sorun olarak eğitimi aşmış durumda..Görünürde bir eğitim meselesi tartışılıyormuş gibi yapılıyor ancak durum bundan farklı.Kimsenin eğitimin sahici sorunlarını gündeme getirmeye niyeti yok.Oysa sorun ortada ve çözümü de gayet basit.Kimse bunları konuşmuyor,konuşmak istemiyor. Bir diğerinin ipliği pazara çıkarmak daha kolayına geliyor insanların. Her meselede olduğu gibi “benim bilgim senin bilgini döver” düzeysizliğine kadar varıyor iş. Velhasıl bugünlerde yazarlarımızla, siyasetçilerimizle, sanatçılarımızla, çaycımız, börekçimiz, berberimiz ve oto lastik tamircimizle birlikte hepimiz dershaneleri konuşuyor, tartışıyoruz. Mesele belli. Kapatılsın mı? Ne münasebet..! Bu tür düzeysiz, saldırgan ve amigo düzeyinde yapılan eğitim tartışmaları aynı zamanda bizim eğitim kalitemizi de ortaya koyması açısından manidardır.
Oysa dile kolay ortada tam 100 yıldır toplumun tüm kesimlerini dışlayan, tercihlerini yok sayan merkeziyetçi, tekçi, devletçi Kemalist bir eğitim sistemi var. Ve bu gündeme gelmiyor. İşte bu bir samimiyetsizliktir. 19. yy’ın hâkim ideolojisinden daha henüz kurtulamayan bir eğitim sistemi var ve bu gündeme gelmiyor. İşte bu samimiyetsizliktir. Bugün eğitimde yaşadığımız bu türden sorunların birincil kaynağı 1924 yılında o dönemin zihniyeti çerçevesinde yürürlüğe sokulan ve hala eğitim hayatını tanzim eden bir kanun olan Tevhid-i Tedrisat gündeme gelmiyor. İşte bu samimiyetsizliktir. Bugün çocuklar üzerinden bir iktidar kavgası yapılıyorsa ve eğitimde aile tercihleri, bireysel özgürlükler konuşulmuyorsa ortada cidden bir samimiyetsizlik var demektir.
İki tarafın düellosuna fırsattan istifade CHP ve MHP gibi Kemalist partiler de katılıyor. Eğitimde militarizmin, tekçliğin, milliyetçiliğin babası sayılan CHP dönüp kendine bakmadan, özeleştiri yapmadan, yüzü bile kızarmadan eğitim sisteminin AK Parti’nin tekelinde bir sorun yumağına dönüştüğünü söyleyebiliyor. Andımızı geri getireceğiz diyen MHP’nin başkanı da dershaneler vesilesiyle eğitim sistemini eleştirip bundan kendisine muhalefet payı çıkartabiliyor. Bugün anayasa taslağının başlangıç bölümüne “Çatalhöyük’ten bu yana toprağı yoğurup, uygarlığı inşa eden, bin yıldır dostlukla yaşayan; Balkanlardan, Kafkaslardan, Orta Asya’dan, Mezopotamya’dan yollara düşen, Anadolu’da buluşan kadim uygarlıkların mirasçısı olan Türkiye cumhuriyeti ahalisi” diyerek başlatan CHP’nin eğitime eleştirme hakkı var mıdır? CHP’nin bu vakitten sonra toplumdan özür dileyerek ancak eğitim sisteminin tümden tasfiyesini isteme hakkı vardır. Ne var ki bunu yapmayacaktır. Sadece CHP değil tüm siyasi oluşumlar ve gözü iktidarda olanlar da eğitimin sahici sorunlarına temas etmeyecektir. Çünkü yüzyılın icadı olan ve cazibesini hala muhafaza eden eğitimi ve eğitim kurumlarını kimse ailenin eline bırakmayacaktır. Bu yüzden bizim gibi demokrasisi gelişmemiş ulus devletçi sistem geleneğinden kopamamış ülkelerde eğitim bir iktidar aracı olmaya devam edecektir.
Oysa demokratik ülkelerde bizdeki gibi eğitim tartışmaları yaşanmıyor. Çünkü onlar andımız, resmigeçit, kıyafet, milli güvenlik dersleri gibi eğitim sorunlarını çoktan geride bıraktılar. Biz hala yoğun muhalefete rağmen yeni yeni bırakıyoruz. Hiçbirinde bizdeki Tevhid-i Tedrisat benzeri bir kanun yok örneğin. Yeni ve farklı okul türleri gün geçtikçe fazlalaşıyor ve bununla ilgili yarışmalar bile düzenleniyor. Şaşıracaksınız her dersin, aktivitenin oyun merkezli tasarlandığı, karnelerde notlar yerine ‘acemi çaylak’, ‘çırak’, ‘kıdemli’ ya da ‘usta’ gibi uzmanlık derecelerinin yer aldığı; öğretmenler ve bilgisayar oyunu tasarımcılarından oluşan bir takımın müfredatı şekillendirildiği öğretmenlerin ise sadece kılavuzluk yaptığı devlet okulları yaygınlaşmaya başladı. Amerikan Senatosu 16 Eylül 1999 günü oybirliğiyle aldığı 183’nolu kararla 19- 25 Eylül 1999 haftasını Homeschooling Eğitim Haftası’ olarak belirlemiştir. Türkiye’de eğitim alanında bir demokratik ülkede olmayan her şey var. Devlet 62 bin okulda eğitim gören 20 milyondan fazla öğrenciyi ve 1 milyona yakın personeli sımsıkı elinde tutuyor. Abartılı rakamlar bunlar.. Karşımızda korkunç büyüklükte dev bir yapı var. Ve zenginleri de pek az olan vergi mükellefleri tarafından tedarik edilmeye çalışılıyor. Bir devlet yetkilisine ya da sıradan bir sendika yöneticisine sorsanız eğitimin ücretsiz sunulduğunu söyler size! Geçenlerde bir sendika başbakanı dershaneler meselesinde devlet daha çok bütçe ayırsın herkese bedava eğitim sağlasın diyordu. Bunun ekonomiden, piyasadan ve eğitim meselesinden kopuk bir bakış açısı olduğunu söylememe bile gerek yok.
Parti, cemaat ya da herhangi bir kolektivist yapının nesnesi olmayan dolayısıyla meselelere ilkesel yaklaşanlar için eğitim sorunun çözümü gayet basit. Yapılacak iş bellidir. Dershane meselesinde ilada taraf olmak adına neresinden tutsanız elinizde kalan kamusal eğitim sistemini yüceltmek yerine bilakis eğitimin devlet tekelinden çıkarılmasını ve topluma devredilmesini savunmak gerekir. Çünkü eğitim evvela aileyi ilgilendiren bir meseledir ve onların tercihlerine bırakılmalıdır. Kimse çocukların geleceğini onlardan daha iyi düşünemez. Bireyin yaşama hakkı kadar kendi düşüncelerini de kontrol etme ve yönlendirme hakkı vardır. Eğitim buna mani olamaz. Eğitim topluma bırakıldığında tahmin bile edemeyeceğiniz harikulade yeni buluş ve yöntemler gelişecek ve eğitim hayatı renklenecektir. Çünkü toplum ihtiyaçların giderilmesi konusunda çok orijinal yöntemler icat eder. Real Madrid beş kilo erzak getirene bedava bilet veriyor örneğin. Bu erzaklar da yoksul insanlara verilecekmiş.
Bugün internet ortamında güya eğitim adına kelle koltuk savaş verenler öncelikle eğitimin devlet tekelinden çıkarılmasını gündemlerine almalıdırlar. Bırakalım herkes kendi okulunu kendi bildiği yolardan açsın ve kendi neslini yetiştirme yoluna gitsin. Devlet ne atamalara karışsın nede oluşacak eğitim modellerine.. O finans kaynakları üretmekle meşgul olsun. Toplumda eğitim alanında oluşacak rekabet ortamı inanın en çok fakir fukaranın işine yarayacaktır. Üstelik herkes kendi eğitim anlayışını kendisi üretecek ve kimse buna mani olmayacaktır. Bu bir çözüm yolu değil midir? Üzerinde tartışılmaya değmez mi? Gündeme getirilse bir faydası olmaz mı? Tevhid-i Tedrisat size göre sorun değil mi? Meselesi eğitim olmayanlar için evet..
http://sivildusunce.com/kavgayi-birakin-egitimin-sahici-sorunlarini-konusalim.html
Yazarlar
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2019
19.06.2019
14.05.2019
2.05.2019
8.02.2019
22.03.2019
7.02.2019
25.02.2019
21.02.2019
18.02.2019