Yalçın AKDOĞAN
CHP-MHP ortak adayı İhsanoğlu’nun eşi ‘çok şaşkın’ olduklarını söylemiş. Başbakan Erdoğan’la uzun yıllara dayanan, çok eski bir dostlukları varmış ve ailece görüşüyorlarmış... Bundan dolayı da yapılan eleştirilere çok üzülüyorlarmış.
Sanırsınız ki, uzun yıllardır görüştüğü, yediği içtiği ayrı gitmeyen aile dostu Tayyip Erdoğan kendisine rakip olmuş, kendi önünü kesmek isteyen statüko bloğu tarafından istimal edilmiş. Hem de Erdoğan’ın kariyerinin şekillenmesinde İhsanoğlu önemli katkılar yapmış, belli makamlara gelmesi için bütün imkanlarını seferber etmiş! İhsanoğlu da bu kadar fedakarlıklarına, samimiyet ve yakınlığına rağmen Erdoğan’ın önüne çıkarılmasına çok içerlemiş... Pes doğrusu... Şaşkınlığın bu kadarına ancak pes denir. İhsanoğlu ailesinin Erdoğan ailesine sitemkar olması oldukça ironik bir durum.
Eğer ailece görüştüğünüz ve minnet duygusu içinde olduğunuz birisine karşı onun tüm muhaliflerince desteklenen bir girişimin parçası oluyorsanız, öncelikle sizin ‘ben nasıl bir oyuna geldim’ demeniz gerekir. Bu gerçekten şaşılacak bir durumdur.
İmkanlar değil adaylar zayıf
Her konuşmasına adeta ağlayarak başlayan, sürekli dert yanan, girdiği seçimi şaibeli göstermeye çalışan bir kişiden ne beklenebilir? Kaybetme psikolojisine sahip olan ve kampanyasını mazeret üretme üzerine kuran bir anlayış nasıl başarılı olabilir?
Başbakan Erdoğan gibi arkasında büyük bir siyasi hareketin desteği olan, 12 yıllık birikimiyle ve rakiplerince bile gerçekleştirilebilir bulunan vizyonuyla fark oluşturan güçlü bir siyasi isim doğal olarak avantajlıdır. Bu avantaj devlet imkanlarından değil siyasi müktesebattan gelir. 13 partinin ortak adayı, tek partinin adayına karşı ağlama seansları yapıyorsa ortada komik bir durum vardır.
Fırsat eşitliği meselesi, seçime gölge düşürmek ve Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığını tartışmalı hale getirmek için özellikle köpürtülüyor.
Ortada fırsat veya imkan eşitliği sorunundan çok adaylar arasında bir müktesebat ve siyasi ağırlık sorunu var. Eğer 40 yıllık başarılı bir siyasetçinin karşısına konuşurken uyuklayan/uyutan bir kişiyi çıkarırsanız, hangi mazereti üretirseniz üretin durumu telafi edemezsiniz.
Kumpasçıların hazin hali
Tutuklanan bir polis şefi, “Devletin yasal hiyerarşisini örgüt ilişkisi saydılar” demiş... Paralel yapının Erdoğan ve hükümeti için yaptığı tam da budur...
Devlet, hükümet veya parti ilişkisinden doğan görevlerin ve iletişimin bir örgüt ağı gibi sunulması Erdoğan’a yöneltilen suçlamaların en saçma tarafıdır. Bir özel kalem müdürü, basın veya siyaset danışmanı yaptığı devlet veya siyaset işleri sebebiyle örgütsel bağ kategorisine sokuluyorsa ortada bir hukuk katliamı vardır.
Son dönemde çokça yapılan bu izansızlıktan bugün birilerinin dert yanması ve halihazır durumu buna benzetmesi hiç inandırıcı olmuyor. Uzun zamandır tartışma konusu olan da budur. Bir yapı, kendi amaç ve hedefleri için devlet gücünü kullanmakta ve siyasi operasyonlar yapmaktadır. Bugünkü durumu bu şekilde yorumlamak ancak ‘yansıtma’ olarak görülebilir.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.05.2019
17.05.2019
8.05.2019
2.05.2019
1.05.2019
19.04.2019
17.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
4.02.2019