Yaşar YAKIŞ

Türkiye-Sudan ilişkilerinde yeni bir aşamaya mı geçiliyor?
5.05.2019
831

 Sudan’da Ömer El Beşir’i koltuğundan eden askeri darbe, Türkiye-Sudan ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyor olabilir. Sudan’da durum istikrarsızlığını koruyor ve darbeci liderler, göstericilerin taleplerini nasıl ele alacakları konusunda tereddütlü gibi görünüyorlar. 

Arap ülkelerinin bazıları; Mısır, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), her biri farklı nedenlerle 11 Nisan askeri darbesini destekledi:

Mısır, Müslüman Kardeşler’in herhangi bir biçimini rejimine yönelik bir tehdit olarak gördüğünden, Sudan'da Müslüman Kardeşler güçlü kaldığı sürece ilişkileri pek de sıcak sayılmazdı.

Ancak, Mısır'ın iki mali destekçisi olan Suudi Arabistan ve BAE, Mısır Devlet Başkanı Abdel Fettah el-Sisi'yi, Hartum Suudi-BAE hattına yakın kaldığı sürece Sudan'la yönetilebilir ilişkiler sürdürmeye ikna etti. Sudan darbesinin ardından durum henüz tam olarak net değil.

MısırCumhurbaşkanı Abdel Fattah el-Sisi, halkın gösterilerini ülkesinin istikrarı için bir tehdit olarak görmüş olabilir, ancak El Beşir'in gidişi ile rahatladı ve “Sudan halkının isteklerini ve haklarını” destekleyen bir bildiri yayınladı.

Gelecekteki hükümetin Müslüman Kardeşler’in herhangi bir formuyla ilgili olmaması durumunda, Mısır, Sudan'la dostane ilişkilerin sürdürmeye sıcak bakıyor.

Suudi Arabistan ve BAE, El Beşir taraf değiştirip Suudi önderliğindeki koalisyonlarına katılmaya karar verdiğinde, Sudan ile ilişkilerini geliştirdiler. Bu anlaşma, söz konusu iki ülke tarafından, 500 milyon ABD Doları tutarında nakit yardım ile toplamda 3 milyar dolarlık gıda, petrol ve ilaç yardımının Sudan’a aktarılmasını içeriyordu.

İlişkilerin geleceği, darbe sonrasının nasıl gelişeceğine bağlı olacak. Göstericiler ve muhalif gruplar kontrolün derhal sivillere devredilmesini talep ederken, Geçici Askeri Konsey henüz ne yapılması gerektiğine karar vermiş değil.

Sudan, birkaç yıl boyunca İran’ın değerli bir dostu olarak kabul edildi. El Beşir, Tahran'a pek çok ziyarette bulundu ve İranlı yöneticilerle üst düzey görüşmeler yaptı. Ancak 2014'te büyük çoğunluğunu Sünnilerin oluşturduğu Sudan’da, çalışanlarını Şii İslam'ı vaaz etmekle suçlayarak, Hartum'daki İran Kültür Merkezi'ni kapatmaya karar verdiğinde, İran’la ilişkilerde de çözülme yaşanmaya başladı.

Suudi çabaları bu değişimin ana nedeni idi. Bunu Suudi Arabistan'a doğru hızlı bir dönüş izledi ve Sudan, Suudi tarafında Yemen savaşına katıldı. İran'la diplomatik ilişkiler 2016 yılında kesildi.  

İran muhtemelen darbeye karşı net bir tutum sergilemeden önce Sudan’da taşların yerine oturmasını bekliyor.

Türkiye, Ömer El Beşir rejimi ile dostça ilişkiler sürdüren birkaç ülkeden biriydi. Bu kısmen iki ülke arasındaki Müslüman Kardeşler temelli benzer düşünceler nedeniyle oldu. Türkiye, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından yayınlanan tutuklama emri nedeniyle, El Beşir’in tutuklanma korkusu olmadan ziyaret ettiği nadir Arap olmayan ülkelerden birisiydi.

Türkiye-Sudan ilişkileri birkaç yıl önce yeni bir ivme kazandı. Aralık 2017'de iki ülke, Kızıldeniz sahilindeki bir körfezin açıklarında bulunan Suakin Adası’nın geçici olarak Türkiye’nin kontrolüne bırakılması için anlaştılar. Ada 20 kilometrekare ve Osmanlı döneminden kalan ve tarihi değeri olan bazı binaları barındırıyor.

Sudan ziyareti sırasında Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan bu binaları restore etmeye gönüllü oldu ve El Beşir de kabul etti ancak o zamandan bu yana iki cami ve eski bir gümrük binasının restorasyonu haricinde, anlaşmanın gerçekleştirilmesi anlamında elle tutulur bir gelişme olmadı.

Ayrıca iki ülke arasında, 99 yıllık bir süre boyunca yatırım projeleri için tarım arazilerinin kiralanması için bir anlaşma da yapılmıştı. Bu anlaşmaların kaderi de, Sudan'daki darbe sonrası kurulacak hükümetin tutumuna bağlı olacak.

Türkiye-Sudan işbirliğine ilişkin bir başka konu da, bu iki ülkenin Libya, Trablus'ta faaliyet gösteren Ulusal Kurtuluş Hükümeti'ne (NSG) destekleri hakkında. Trablus hükümeti olarak bilinen bu iktidarın destekçileri sadece Türkiye, Katar ve Sudan idi.

Kurulacak yeni Sudan hükümetinin, NSG’ye desteğini sürdürüp sürdürmeyeceği belirsizliğini koruyor. Sudan’ın desteğini çekmesi durumunda, Türkiye ve Katar, NSG'ye desteklerinden dolayı uluslararası arenada daha fazla tecrit edilmiş hale gelecekler.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar