Zeki ALPTEKİN
Yenilenebilir'in fendi petrolü, gazı, kömürü ve nükleeri yendi! Regeneratif ve klasik enerji kaynaklarının kıyaslamalı ekonomi politiği
Enerji alanında tüm dünyada yakın bir zamandan beri gözlemlenen trend, şimdi tüm açıklığı ile gözler önüne seriliyor: Yenilenebilir Kaynaklar'ından (Rüzgar, Su, Güneş ve biyokütle) enerji edinim maliyetleri fosil (kömür, gaz) ve nükleer kaynaklardan enerji üretim maliyetlerinden oldukça düşük hale geldi. Bu tespit, bugün ya da yakın gelecekte yeni regeneratif ve fosil ve de nükleer enerji santrallerinin kurulması durumunda ortaya çıkan toplam maliyetlerin karşılaştırılmasına dayanıyor. Almanya'da faaliyet gösteren Öko-Institut e.V.adlı kuruluş adına Dr. Felix Chr. Matthes'in dünyada ve onun çeşitli bölgelerine ilişkin yaptığı ayrımlı bilimsel analizlerin[1] ortaya çıkardığı bu gerçekliği, dünyadaki enerji konusundaki aktüel trendleri anlamak ve bundan ülkemiz açısından sonuç çıkarmak açısından anlamlı ve önemli. İncelememize önce yukarıda adını verdiğimiz bilim adamının ilgili analizini özetleyerek , araya kendi yorumlarımızı da katarak başlıyoruz.
Öncelikle şunu söylemek gerekir ki,regeneratif ve klasik kaynaklardan enerji üretim maliyetlerinin karşılaştırmalı hesaplarının yapılması oldukça spesifik zorlukları içeriyor:
1. Bunlar, çeşitli bölgelerde güneş ve rüzgar potensiyellerinin farklılık göstermesinden ileri geldiği gibi, karşılaştırmaya söz konusu olan bölgelerin farklı topografik, meteorolojik özelliklerinden dolayı bir dizi yatırımlarda değişik finansman ve altyapı şartlarına da neden olabilir. Örneğin; güneş ışıması az olan Kuzey Avrupa bölgesinin, güneşi bol, ama enerji açısından alt yapısı az gelişmiş bölgelerle kıyaslanmasının, bunların ortak bir paydada buluşturmanın zorluğunda olduğu gibi.
2. Ele alınan tüm enerji kaynaklarının farklı üretim şartlarına, farklı fiyatları beraberinde getiren hammaddelere dayanması, bunları birbiri ile mukayesedeki ikinci zorluğu oluşturuyor. Termik ya da nükleer santrallerin yıl boyunca değişik çalışma kapasiteleri ve hammaddesine göre değişik fiat ve karbon salınımı maliyetleri ile çalışmaları, kimi yerlerde nükleer ağırlıklı (Fransa) üretim yapılırken, kimi bölgelerde gaz termik santrallerinin (örneğin Rusya) göreceli ağırlık taşıması buna örnek olarak verilebilir.
3. Son olarak; Yenilenebilir Enerjiler alanında son yıllarda birçok projenin gerçekleştirilmesi nedeniyle maliyetler konusunda aktüel veriler elde edilirken, fosil ve nükleer kaynaklı projelerin göreceli az miktarda yaşama geçirilmiş olması, karşılaştırmalı analiz için bunlara ilişkin aktüel donelerin, sayıların yalnızca sınırlı miktarlarda elde olmasını beraberinde getiriyor.
Buradan çıkan sonuç; Yenilenebilir Enerjilerin bu konuda öne çıkan ülke ya da bölgeler itibarı ile ayrımlı ele alınması, klasik fosil ve nükleer enerji kaynaklarının da karşılaştırmalarda yukarıda tanımladığımız zorlukları gözeterek incelenmesi şeklinde oluyor.
Dr. Matthes, bu nedenlerle -uluslararası trendleri de ihmal etmeden- önce Almanya'yı ele alıyor. Burada -Almanya gibi- yenilenebilir enerjilerde yüksek enerji depolama yeteneğinde olma, talep esnekliği ve kuvvetli bir şebeke alt yapısı olması gerçeklerinin, bu konuda tüm elementlerin toplam maliyetlerini ifade eden sistem maliyetlerinin, aktüel konvensiyonel enerji sistemleri ile mukayesesinde nasıl ele alınacağını, sınıflandırılacağını göz önünde bulunduruyor.
Rüzgar ve güneş enerjisinde üretim maliyetleri
Rüzgar enerjisinin karada ve denizde (On- veOffshore) üretim maliyetleri son yıllarda kuvvetli bir düşüş yaşadı, özellikle de PV (Photovoltaik) paneller ile güneş enerjisi üretme ve denizdeki RES'ler (Rüzgar Enerji Santralleri)! Karadaki RES'lerin göreceli daha az üretim maliyet düşüşü yaşaması, onların bu süreci kısmen başlangıçdaki öğrenme „çocukluk döneminde“, yani 90'lı yıllarda yaşamış olmasından ileri geliyor. Özetle rakamlar şöyle:
Bölgeler, ülkeler itibari ile Yenilenebilir ve Konvansiyonel Enerji Üretim Maliyetleri-Kilowatt başına Eurocent olarak- |
||||||
Enerji Kaynağı/ Bölge-Ülke
|
Onshore RES |
Offshore RES |
PV-Güneş |
Doğal Gaz |
Kömür |
Nükleer |
Almanya / K. Avrupa |
> 6,00 |
> 6,00 |
> 7,00 |
10,00 |
7,00-8,00 |
10,00-14,00 |
G. Avrupa/ Avrupa |
>5,00 |
|
> 4,00 |
10,00 |
7,00-8,00 |
10,00-14,00 |
ABD |
|
|
|
6,00 |
7,50 |
9,00-12,50 |
Çin |
|
|
|
8,50 |
|
|
Japonya / Güney Kore |
|
|
|
12,00 |
7,50-10,00 |
|
Gelişmekte olan Ülkeler |
3,00-6,00 |
3,00-6,00 |
3,00-6,00 |
|
7,50 |
|
Kaynak: Kosten neuer Stromerzeugungsanlagen, 01.08.2017, Öko-Instut e.V., Freiburg: |
Yukarıdaki tabloya, özellikle rüzgar güllerinde ve güneş panellerindeki fiat düşüşü sürecinin sona ermediğini, bu sektörlerdeki fiatların gelecek yıllarda kuvvetli bir şekilde düşmeye devam edeceğini ekleyelim. Buradaki sistematik kıyaslamalarda karbon salınımına ilişkin olarak ton başına 30,- US-Dolar hesaplandığını belirtelim. Karbon salınımı giderlerinin dikkate alınmadığı durumlarda enerji üretim maliyetlerinin gaz termik santrallerinde kilowatt başına 1,00 Eurocent, kömür termik santrallerinde ise 2,00 Eurocent azalacağını belirtelim. Tabloya ilişkin son olarak; Nükleer Güç Santrallerindeki (NGS) birim fiatlarının, olası kazaların tahmin edilmesi oldukça zor olan (sigorta) maliyetlerini içermediğini de ilave edelim.
Yenilenebilir ve Fosil Enerji Sistemlerin üretim maliyetlerinin total karşılaştırılması
Tamamiyle Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından beslenen sistemler, daha kapsamlı boyutlarda enerji depolama, dağıtım ağları ve talep esnekliğini zorunlu kılarken, dayandıkları tedarik bazı tamamiyle konvansiyonel enerji üretimi yönelimlidir. Bu açıdan, en azından uzun vadeli perspektifler için böylesi farklı enerji sistemlerinin analizi elzemdir. Freiburg'daki Öko-Institutadlı kuruluşun buna ilişkin yaptığı analizlerde ulaştıkları sonuçlar; - yeni kurulmuş, son teknolojileri ihtiva eden fosil enerji üretim sistemleri ile ulusal ve uluslararası arenalarda planlanan klimayı koruma hedeflerine ulaşmanın mümkün olamayacağı, bu nedenle sistemin yenilenebilir enerjilere dönüştürülmesinin zorunluluğu,
- söz konusu fosil sistemlerin ilgili yakıt fiatlarının (kömür, petrol) yalnızca uzun vadede 2016'daki gibi extrem düşük seviyelerde kalması ve yeni karbon salınımı fiyatlandırması olmaması koşullarında düşük sistem maliyetlerini sağlayabilecekleri,
- karbon salınım fiatlarının yeniden belirlenmesi (yani yükseltilmesi) ve fosil yakıt fiatlarının son tahminlere paralel olarak hareket etmesi (yani biraz yükselmesi) durumunda, enerji sistemlerinin tamamiyle Yenilenebilir Enerjilere dönüştürülmesinin kesinlikle daha avantajlı olduğu şeklinde ortaya çıkıyor. Bu, fosil enerji kaynaklarının tükenilebilirliği gerçekliği temelinde daha da somutlaşıyor.
Ara çıkarım
- Almanya ve Kuzey Avrupa'daki yeni RES'ler (Onshoreve Offshore) ve Solar Sistemler 5,00-7,00 Eurocent/kW ile her halûkarda fosil termik santrallere göre (7,00-10,00 Eurocent) daha az toplam üretim maliyetlerine, karbon salınım fiatların yeniden belirlenmesi durumunda ise daha da az maliyetlere haiz.
- Rüzgarın daha fazla estiği, güneşin daha fazla ışıldadığı bölgeler bu planda 4,00 kW/Eurocent ile çok daha avantajlı bir durumda.
- Bu fiat, aynı koşullarda daha uygun pazar şartlarının olduğu yerlerde 3,00 kW/Eurocent'e kadar düşebilme şansına sahip. Bu maliyet fiatı, gaz yada kömür termik santrallerinde oluşan 5,00-5,50 Eurocent (Karbon salınım fiyatlarının sabit kalması koşullarında) ve 6,00-7,50 Eurocent (Karbon salınım fiatlarının yükselmesi durumunda) rakamlarına göre oldukça rekabetçi bir yapıda. Sadece Amerika'daki doğal gaz fiatlarının kaya gazı potansiyellerinin kullanılması (Freaking) nedeniyle daha düşük olması, bunların fiatlarının totalde biribirine yaklaşması veya eşitlenmesi sonucunu beraberinde getiriyor.
- Uzak Doğu ülkelerinden kıyaslamayı mümkün kılacak aktüel verilerin olmaması nedeniyle somut bir tespit yapmak mümkün değil. Ancak fosil enerji üretim birimlerinin giderek yükselen üretim maliyet eğilimine sahip oldukları gerçeği temelinde rüzgar ve solar enerji santrallerinin fiat avantajına -en „kötü“ ihtimalle aynı fiatlara- sahip oldukları varsayılabilir.
- Yeni solar ve rüzgar enerji santralleri az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde -eldeki veriler yeterli olmasa da- kW başına 3,00-6,00 Eurocent ile kömür ve doğal gaz santrallerine göre daha az, ya da en fazla aynı fiatlara sahip oldukları varsayılabilir. Hindistan'a ilişkin yapılan somut hesaplar, trendin açıkça yenilenebilir enerjiler lehinde geliştiğini gösteriyor. (Bu vesile ile ülkemizi de bu kategoride görmenin mümkün olduğunu belirtelim.) - Yeni solar ve rüzgar enerji santralleri kW başına 3,00-7,00 Eurocent ile hemen hemen dünyadaki tüm bölgelerindeki NGS'lere göre (8,00-14,00 kW/Eurocent) çok avantajlı durumda.
Tesis temelinde yeni solar ve rüzgar enerji üretim birimleri sistem (üretim) maliyetleri açısından (klasik) yeni nükleer ve fosil enerji üretim birimlerine göre toplamda açıkça daha avantajlı bir konumda. Bu gerçek özellikle Almanya , Avrupa ve ABD için, yapısal olarak birçok dünya bölgesi için geçerli sayılmalıdır. Rüzgar ve güneş enerji sektörlerinde gelecekte de beklenen fiat düşüşlerinin ve fosil enerji sektörlerinde -karbon salınım fiatlarının artması nedeniyle- beklenen fiat artışları gerçekliği temelinde maliyet fiatlarının gelecekte daha da rüzgar ve solar enerjiler lehinde gelişeceğine işaret ediyor. Bu trendin, yetersiz verilerin olduğu bölgeler (Uzak Doğu) için de geçerli olacağı tespit ediliyor.
Tamamen yenilenebilir enerjilere dayanan yeni bir enerji sistemi (dağıtım şebekesi, enerji depolama sistemleri, talep esnekliği) daha başka maliyetlerini beraberinde getirse bile, bugün elde olan veriler, doneler temelinde yapilan analizler, gelecekte fosil hammaddelerdeki moderat fiyat artışları olacağı varsayıldığında, regenartif sistemlerin klasik enerji sistemlerine göre son tahlilde oldukça avantajlı olacağını gösteriyor.
Öko-Institut'un yaptığı analizler özetle böyle.
Bu bağlamda Türkiye nerede bulunuyor?
Yukarıda verdiğimiz tabloda üretim maliyetleri açısından Türkiye'nin yeri aşağı-yukarı Gelişmekte olan Ülkeler sınıfında. Ancak bu, madalyonun bir yüzünü oluşturuyor. Tablonun tamamlanması açısından madalyonun ikinci yüzüne, yani Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynakları potansiyellerine bakmak gerekiyor. Geçmiş çalışmalarımızda bu konuda bir araştırma yapmış ve ilgili verileri hesaplayıp biraraya getirerek aşağıdaki bilgileri ve doneleri ortaya koymuştuk. Oradan alıntılıyoruz:[2]
„.. Türkiye’nin 2010’da tükettiği 211.208 Gwh’lik*) enerjinin yaklaşık %45’i öz kaynaklardan sağlanmış olup gerisi ithal kaynaklardan elde edilmiş. Oysa yakın geçmişdeki değerlendirmelere göre ülkemizde;
Kömür Potansiyeli |
126.500 GWh |
Hidrolik Potansiyel |
140.000 GWh |
Jeotermal Potansiyel |
4.000 GWh |
Rüzgar Enerjisi Potansiyeli |
75.000 GWh |
toplam |
345.500 GWh |
yerli kaynaklara dayanan yıllık potansiyel tespit edilmiş. Afşin-Elbistan Bsantralinin kömür sahasının yeniden üretime başlaması ile yaklaşık 230.000 GWh’lik bir ek elektrik üretim kaynağının daha oluşabileceği; bununla birlikte Türkiye’nin (yıllık) toplam 575.000 GWh elektrik potansiyelinin var olduğu ortaya konmuş; bunun ise, her yıl %5’lik elektrik talebi artışı bazında 2030 yılı için hesaplanan 555.000 GWh’lik elektrik talebini rahatça karşılayabileceği hesaplanmıştı.[3]
Biz bu tahminlerin daha „akıllı ve ince“ hesaplamalar ile daha da somutlaştırılabileceği kanısındayız..
.. Her enerji kaynağından teknik-ekonomik olarak elde edilebilen, üretilebilen enerji oranına „Kapasite Faktörü“ denir. Bu oran NGS(Nükleer Güç Santralleri) gibi „baz“ yani „kesintisiz enerji üretme“ yeteneğinde olan kaynaklarda %100 iken, her zaman rüzgar esmediği için RES’lerde (Rüzgar Enerji Santralleri) daha azdır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının „kapasite faktörü“ne ilişkin sayıları, özellikle Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) 2013 yılındaki tespitlerine dayandırıyoruz; ilgili primer literatürde bulduğumuz bunu tamamlayıcı bilgileri ve potansiyellere ilişkin verileri biraraya getirdiğimizde, Türkiye’nin Ekonomik Üretilebilir Enerji Miktarlarıolarak adlandırabileceğimiz aşağıdaki tablo oluşuyor:
Enerji Kaynağı |
Potansiyel (GWh/Yıl) |
Kapasite Faktörü (%) |
(Ekonomik) Üretilebilir Miktar (GWh/Yıl) |
Güneş |
380.000 |
%22,8 |
86.640 |
Rüzgar |
148.000 |
%40 |
59.200 |
Jeotermal |
295.000 |
%92 |
271.400 |
Biyokütle |
107.065 |
%80 |
85.652 |
Biyogaz |
45.000 |
%40 |
18.000 |
Hidrolik |
216.000 |
%64,8 |
140.000 |
Toplam |
|
|
650.892 |
Kaynak:http://enerjienstitusu.com/2013/11/28/yenilenebilir-enerji-ruzgar-gunes-kapasite-faktoru/; Ş. DEMİR, “Güneş Enerjisi Başvuru Süreçleri ve Gelecek Stratejileri”, UFTP Çalıştayı, Antalya, Ekim 2011; Dünya Enerji Konseyi, Enerji Raporu 2011 Ankara, S. 89, 158 , 193-194.
Çiğdem Karadağ, Işıl Işık Gülsaç, Atilla Ersöz, Mustafa Çalışkan „Çevre Dostu ve Temiz: Yenilenebilir Enerji Kaynakları“, S. 26, Bilim ve teknik, Tübitak, Sayı: 498, Mayıs 2009
Not: Biyokütledeki veriler, buradaki enerji ölçüm birimi 1 PJ (Petra Joule) = 278 GWh’e eşdeğer olarak hesaplanmıştır. (Z.A)
Somut belirlemeler yapmadan önce, literatürde Hidrolik enerjiye ilişkin 120 bin, 140 bin ve 170 bin GWh gibi üç değişik üretilebilir miktardan söz edildiğini ifade edelim.
Biraz önce Türkiye’nin 2030 yılı itibarı ile enerji (elektrik) ihtiyacının yaklaşık 555.000 GWh/Yıl olarak tahmin edildiğini dile getirmiştik. Buna önemli oranda kömürden elde edilen enerji de dahildi. Yukarıda oluşan tabloya göre; Türkiye şu an sahip olduğu yenilenebilir enerji kaynak potansiyellerinin ekonomik „yapılabilir, üretilebilir“ hacimi, toplam 650.892 GWh/Yıl ile bu miktarın oldukça üstünde. Diğer bir deyişle; ülkemiz -yapılabilirliği şu an mümkün olsa- kömür, petrol ve gaz gibi klasik-fosil enerji kaynaklarını, nükleer enerji kaynağını dıştalayarak, sadece çevre dostu, yenilenebilir kaynaklara dayanarak enerji ihtiyacını rahatça karşılayabilir, ihtiyaç fazlasını ihraç bile edebilir yada hidrolik enerjiyi daha az kullanarak doğal süreçlere daha az müdahele edebilir.. .. buradaki verilere, Türkiye’nin sahip olduğu ve hiç de küçümsenmeyecek orandaki „Dalga Enerjisi“ potansiyelini, bu sektörün dünyada da yeni olması, ekonomik-ekolojik açıdan bir dizi belirsizlikleri içermesi nedeniyle katmadık. Kıyılarında –Türkiye gibi- nispeten kuvvetli rüzgar esen ülkelerin elektrik ihtiyacının en az %5’ini „dalga enerjisi“nden sağlayabilecekleri belirtiliyor; ülkemiz kıyılarının beşte birinden yararlanılarak sağlanabilecek dalga enerjisinin teknik potansiyeli, yani yapısal ekolojik sınırlamalar ve teknik imkanlar neticesinde kullanılabilmesi mümkün olan potansiyeli, yaklaşık 18.500 GWh/yıl olarak tahmin ediliyor.[4]
Keza Çanakkale ve İstanbul boğazındaki yine küçümsenmeyecek „denizaltı akıntıları“ potansiyellerini de hesaplarımıza katmadık. Bu konuda araştırma yapmış olan Siemens-Türkiye grubunun verdiği bilgiler, İstanbul Boğazı’nda akan nehirin gücünü, yaklaşık 4 milyar €’luk yatırım neticesinde oluşacak bir denizaltı santrali ile 5.000 MW’lik bir elektrik gücüne dönüştürebileceği yönünde. Bu gücün ne anlama geldiğini konusunda Siemens Türkiye Genel Müdürü, „Türkiye’de kurulu gücün daha birkaç yıl öncesine kadar 40 bin MW civarında“ olduğunu, „İstanbul Boğazı’nın Türkiye’nin kurulu gücünün %12,5’ini tek başına üretebilecek bir potansiyeli barındırdığını“ belirtiyor. „Bu güç ve potasiyelle 4.800 MW gücünde Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin rahatlıkla ikame edilebileceğini “ tespit ediyor.“[5]
Yukarıda ortaya koyduğumuz ve doğru olduğuna inandığımız hesaplamaları bu haliyle ilk defa biz yaptık. Bu konuda „bilimsel mütevaziliğin“ fazla bir getirisi olduğu kanısında değiliz. Söz konusu tablonun, incelememizin ilk tablosu ile yanyana getirilmesi durumunda, yani karşılaştırmalı maliyetlerin, Türkiye'nin yenilenebilir enerjiler potansiyelleri ışığında ele aldığımızda ortaya tek sonuç çıkıyor: Türkiye'de enerji sorunun ekolojik ve ekonomik çözümünde tek ve mutlak alternatif Yenilebilir Enerji Kaynaklarıdır! Peki öyleyse -yenilenebilir enerji kaynakları konusunda bir dizi insiyatifler geliştirilmesine rağmen- „klasik-fosil ve nükleer enerji kaynaklarında bu israr neden? RES'lerde maliyet kW başına 4,00 Eurocent'lere kadar düşerken, Akkuyu'da tasarlanan NGS'de -yapımı karşılığında- Rusya'ya verilen kW başına 12,35 Dollarcent elektrik alım garantisinin ekonomik bir mantığı var mı? Neden bu yolla adeta „devlet eliyle enflasyon“ örgütleniyor? Soruların cevabı basit: Dünya ölçüsünde eski enerji sistemlerinden yeni enerji sistemlerine geçiş süreci yaşıyoruz. Batılı (gelişmiş) merkez ülkelerde trend, 21. yüzyılın ortalarından itibaren tamamen (100%) Yenilenebilir Kaynaklardan beslenen enerji sistemlerine geçme şeklinde. Gelişmekte olan ülkelerde ise bu trend, biraz klasik enerji kaynaklarının muhafaza edilmesi ya da kimilerinin daha da geliştirilmesi şeklinde. Henüz daha! Buradaki enerji yapıları, bu ülkelerin „enerji açlığı“ nedeniyle daha statükocu ve 20. yüzyıl ortalarında Batı'daki yapılarını ( kısmen „mafyatik“, her açıdan adeta „donmuş-kemikleşmiş“ enerji bürokrasisi ) ve antika enerji ideolojilerini (ne kadar fazla enerji tüketirsen o kadar modern toplum olursun!) andırıyor. Ama süreç, daha doğrusu kapitalizm -söz konusu rakamlar olunca- herkesten daha realist, rasyonalisttir. Madalyonun diğer yüzünde ise konuya muhatap sürecin diğer aktörleri var. Ekolojik bilinçli, geleceğin modern bilgi toplumunun öncülleri! Enseyi karartmayalım.
[1] https://www.oeko.de/fileadmin/oekodoc/Stromerzeugungskosten_2017.pdf
[2] https://yenilesme.wordpress.com/2015/08/25/turkiyede-enerji-sorununun-neresindeyiz-degerlendirmeler-sonuclar/
*) Gigawatt. 1 Gigawatt = 1.000 Megawatt (MW) = 1.000 000 Kilowatt (kW)
[3] Dünya Enerji Konseyi, Enerji Raporu 2011 Ankara, S.158
[4] Sibel Demirtaş, Avrupa Birliği ve Türkiye’de Yenilenebilir Enerji Kaynakları ve bunlardan Biyokütlenin Önemi, S. 31, 32 ve 33: http://web.ogm.gov.tr/birimler/merkez/egitim/disiliskiler/Dokumanlar/AB-odev/sibeldemirtas.pdf
[5] Siemens: İstanbul Boğazı 5 bin MW elektrik üretebilir: http://haber.gazetevatan.com/siemens-istanbul-bogazi-5-bin-mw-elektrik-uretebilir/354436/4/yazarlar
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.04.2025
25.02.2025
4.02.2025
22.12.2024
1.07.2024
12.05.2024
15.04.2024
3.02.2024
24.11.2023
6.08.2023