Aslı Aydıntaşbaş
CHP’li muhalifler arasında seçimleri boykot çağrısı var. Nedeni malum: Pazartesi gecesi yangından mal kaçırır gibi geçirilen yeni seçim yasası, kötü niyetli bir yasa. İktidar blokunun sandıktan çok korktuğu, seçimde her türlü hokkabazlığı yapmayı göze aldığını gösteriyor.
Buna karşı CHP içindeki Selin Sayek Böke gibi geçmişte parti yönetimine son derece haklı itirazları olan parti için muhalifler, seçimleri boykot etmenin gündemde olması gerektiğini söylüyor.
Dışarıdaki muhaliflerden de “Oley!” sesleri yükseliyor.
Kusura bakmayın sevgili dostlar ancak uzun zamandır ilk kez kendimi mevcut CHP yönetimiyle aynı görüşü savunurken buluyorum:
Boykot yanlış! Boykot stratejisinin umulan etkiyi yaratacağını sanmıyorum. Siz sanıyor musunuz ki Meclis’te kafa göz yararak yasa geçirmeyi âdet edinmiş, makam arabasını kaybetmemek için inandığı her şeye ihanet etmeyi göze almış bıyıklı, göbekli adamlar, CHP’nin boykotunu kale alacak? Dünyaya rezil olmak ya da meşruiyeti kaybetmek gibi bir dertleri mi kaldı sanıyorsunuz?
Bu toprakların tarihinde iki kez “sopalı seçim” yapıldı. 1912 ve 1946’da. İkisi de tarih önünde lanetlendi, yapanlar dahil kimseye de hayrı olmadı. Aynı şeyi üçüncü kez denemeye yeltenenler boykot dediğinizde geri adım mı atacak?
Hayır.
Topluma nihilizm aşılamamak lazım. Muhalefet cephesinin yapması gereken, “Ay çalacaklar!” diye yakınmak yerine topluma “Merak etmeyin çaldırmayacağız”, “Merak etmeyin bu devran dönecek” hissini vermek. Çaresizlik değil direnç göstermek. Toplumun yarısının arkasında olduğu geniş bir kalabalık olduğunu hissettirmek. Bir yol önermek...
Eğri oturalım doğru konuşalım. Şu zamana kadar muhalefet cephesi sandıkların korunması konusunda Türkiye genelinde ciddi bir organizasyon yapamadı. Ben Şişli’den, Kadıköy’den söz etmiyorum. Türkiye’deki 160 bin küsur sandığın kaçında muhalefet temsilcileri sayımın sonuna kadar kaldı? Bırak Yozgat’ın köylerini, Urfa’yı, İstanbul’un oy deposu olan dış çeperinde, örneğin Sultanbeyli’de, kaç muhalefet görevlisi sayımın sonuna kadar kaldı?
Referandumda görüldü ki, her türlü baskıya rağmen, zorla yüzde 51’i bulan bir iktidar var. Demek ki daha iyi organize olan bir muhalefet, bu seçimde AKP-MHP blokunu ciddi anlamda zorlayabilir.
İktidar bloku o kadar rahat olsa, bu yasayı çıkarmazdı. Onlar bu kadar tedirginken siz niye havlu atıyorsunuz?
Dönelim başa. Boykot doğru değil. Muhalefetin yapması gereken 3 temel iş var.
Bir, topluma umutsuzluk değil “Yapabiliriz” hissini aşılamak. İki, sandıklarda organize olmak. Öylesine “isim yazmaktan” söz etmiyorum. Türkiye’nin her sandığında saygın isimler görevlendirmek ve daha da önemlisi, seçim öncesinde seçmen listelerini bir bir taramak. (Seçmen listelerinin taranması, mezardan çıkıp o gün aniden oy vermek isteyen büyük büyük ninenizin yorulmaması için özellikle önemli.)
Üç, Kürt bölgelerinde geçen seçimde yapılan rezalete imkân vermemek için, HDP ile şimdiden temas kurmak.
Bakın muhalefet olarak birleşip “Olağanüstü hal koşullarında seçim yapılmaz”diye bir kampanya yaratabilirsiniz. Ya da özgür seçim kampanyası yapılabilmesi için iç ve dış hukuk yollarını zorlayabilirsiniz.
Ama bunları denemeden boykot demek doğru değil.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.08.2018
26.08.2018
23.08.2018
20.08.2018
18.08.2018
13.08.2018
10.08.2018
5.02.2018
3.02.2018
29.07.2018