Cem SANCAR
Son günlerde dijital ortamlarda duyduğum en şaşırtıcı olay 'sosyal medya nikâhı'dır.
Taraflar birbirlerini internet aleminde tanıyor, hoşlanıyor. Tipini, sözünü, tarzını, fotoğraflarını beğeniyor ve sanal boyutta platonik bir aşk başlıyor.
Buraya kadar anlaşılır. Ne var ki arkası var.
Tahmin edeceğiniz gibi sempati duyulan kişinin paylaşımlarına 'like' koymak, kalp koymak, şu, bu emolojisi yapmakla başlayan ilişki, sevdiğinin yazdıklarının altına aşırı iltifat cümlesi sarf edenlere kızmalara, bloklamalara, spam şey etmelere kadar varıyor.
Sosyal medya mecralarında kıskançlık krizleri, kavgalar, gürültüler gırla gitmekte. Bin türlü gazap revaçta.
İşte bunun için çözüm olarak sanal nikah icat edilmiş. Siber uzayda evlilik!
Çiftler-gerçek hayatta ikisi de evli ya da biri evli biri bekar da olabiliyor- internet âleminde (Hafazanallah) acısıyla, tatlısıyla elektronik bir yuva kuruyorlar imiş...
Sosyal medya nikahının epey yaygın olduğu söyleniyor. İnternete aşina, eğitimli orta sınıf âşıklar, sanırım dijital sevgililerine, sanal nikahla bir aleniyet kazandırmak istiyor.
Dijital olaraktan nikahlanan çiftler artık sadece birbirinin sayfasını takip ediyor, sadece sevdiğinin altına beğeni koyuyor, sadece eşiyle mesajlaşıyor.
Çiftler hemcinsleriyle serbest, karşı cinsle mesafeli ilişki kuruyor. Karşı cinsle flört sayılabilecek davranışlara girmiyorlar.
Tabii bilinmeyenler var, insanlar nikah için bir yere başvuruyorlar mı?
Sonuçta nikah, aşkını, eşini ilan etme, haber verme durumu. İki kişinin arasındaki açıklanmamış nikah, mana olarak geçersiz.
Deli sorulara hiç girmeyelim, batarız. Mesela nikah şahitleri oluyor mu?
Kına gecesi sayfası var mı?
Ya da bekarlığa veda etkinlikleri.
Olur ya boşanma nasıl tebarüz edecek?
Mal paylaşımı için, Facebook, Instagram ortamında birlikte paylaşılan kelimeler ve fotolar üstünden bir boşanma davası sürüyor mu?
Nafaka var mı, nafaka?
Ayrıca eşlerin biri gerçek hayatta evliyse gerçek eş bu durumu çakarsa olacaklar konusunda acep 'siber polis' mi yetkili?
Bunları henüz bilmiyoruz...
İşin nüktesi bir tarafa, ahir zaman bireyinin yeni hallerine teleskopu dayamalı.
Şunu biliyoruz ki birçok insan sosyal medyadan tanışıyor. Ne var ki gerçek buluşmalar çoğu kez hayal kırıklığı. Fotoğraflar, karakterler, isimler sahte çıkıyor.
Çünkü ortamda binlerce feyk kişilik gezinmekte. Trol varlıklar ve kötü niyetliler bir kenara bırakılırsa insanların aslında dijital uzayda, içlerinde sakladıkları kökleşmiş bir karakterle göründüklerini söyleyebiliriz.
Başı örtülü bir hanım 'vekil profilinde' açık; bir erkek, kadın; yaşlı bir bey, genç, olabiliyor.
Bu 'light' şizofreninin tahlilini psikiyatrinin ehillerine bırakıp şunu desek abartı olmaz:
Teknolojik hayata geçmiş Türk insanı gayet modern bazı problemler yaşıyor!
Sosyal medyalara aşina olan kişilerin bir tür boşlukta olduğunu, iletişimsiz bir yalnızlık durumunda, sıkıntıda, arızada kaldıklarını söyleyebilir miyiz?
Ama şurası bir gerçek, insanlar ilişkilerini sosyal medyada bulup işi büyütüyor, nikahı basıyor.
Bu nikah gerçek hayatta yok hükmünde. Boyutlar arası bir hayat.
Amma ve lakin şu nikah ihtiyacı, insanların dijital bir ahlak arayışında olduklarını da göstermekte.
Bahse konu mesele, yüksek volümden konuşmakla, tek celsede mahkum etmekle halledilecek bir konu değil. Çözmemiz gereken bir bilmece.
Öte yandan halim selim vatandaşların sosyal alemde nasıl trol canavarlara dönüştüklerini görüyoruz. Sanal alt benliklerimiz çatır çatır faş oluyor. Her gün foyamız daha da ortaya çıkıp duruyor.
İnsan aslında neyse, o hallerini dijital alemde sergiliyor.
Her gördüğüne, bildik tabirle DM'den yürüyen sosyal zamparaları yok sayarsak, sosyal medya nikahı, bütün komedisine rağmen sanal ortamdaki kuralsızlığa manevi bir arayış. İşin içinde yan yollara sapma ve bir aldatma furyası da var.
Etrafta sosyal medya damatları, gelinleri dolanmakta.
Mevzu derin...
Derkenar: Erol Göka ve Mustafa Merter'i göreve çağırıyoruz...
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2021
13.09.2020
7.09.2020
30.08.2020
23.08.2020
16.08.2020
27.07.2020
21.07.2020
15.12.2019
18.11.2019