Cem SANCAR
Belediyenin kültür müdürlüğünden içeri girdiğinde, doğup büyüdüğü şehir için yapmayı düşündüğü kültür-sanat projelerinin heyecanı ile kalbi küt küttü.
Seçimi kazanan partinin başkanı açıklamıştı, kültürde ileri atılım yapacaklardı. Sekreter onu bekleyenlerin arasına oturtmuş, hatta çay bile söylemişti. Bu iyiye işaretti!
Şehrin medeniyet birikimleri üzerine yazdığı proje dosyasını önündeki sehpaya koydu. Pahalıya oturmuştu bu renkli baskı, kapak filan ama feda olsundu...
Bekleme odasındaki diğer insanları incelemeye başladı. Takım elbiseli birtakım adamlar gayet rahat tavırlarla sekreter hanıma laf atıyor, gülüp şakalaşıyorlardı. Sadece en köşede beyaz ceketli, papyonlu adam mahcup önüne bakıyordu. Kim acaba bunlar, diye düşündü. Herhalde hepsinin bir kültür şeysi vardı.
Kendi kendini eleştirdi. Demokrasiyi özümseyemedik, tahammülsüzüz, diye düşündü. En başta kendisi. Yıllarca eşitlikten söz etmiş olmasına rağmen ayrımcıydı işte abicim! Bekleme odasındaki insanları, bak küçük görüyordu! Geçmişin etkileriydi bunlar. Eşitlik duygusunu hazmetmek lazımdı. 'Demokrasiyi idrak etmeliyiz usta' diye derin bir nefes aldı.
Odadakiler, sıkıntıdan kamburu çıkmış ve kendi kendine mırıldanan bu tuhaf adama saman alevi gibi yanıp sönen bir ilgiyle bakıp sohbetlerine geri döndüler...
***
Neden sonra müdürün kapısı açıldı ve dışarıya ellerini memnuniyetle ovuşturan üç kişi çıktı. Sekreter kalktı, kapıyı tuttu. Arkadan bir ses adını duyamadığı bir abiye selam söylüyordu. Müdürün sesi duyulunca bekleme odasındakilerde ayağa fırlayacaklarmış gibi bazı kasılmalar oldu ama kendilerini tuttular.
Daha sonra sekreter diğerlerini sırayla içeriye almaya başladı...
'Kibrini yeneceksin abicim' diye oturuşunu değiştirdi adam. 'Sıranı bekleyecek, fikrini anlatacak, kültür devrimini yapacaksın. Elini taşın altına koyacaksın. Yok öyle...'
Sanat yatırımları yapan özel sermaye yıllar önceden kültürün bir sektör olduğunu bilenler tarafından parsellenmişti. Onların yaklaşımında olman yetmezdi, aralarında da olman gerekirdi... 'İdeoloji mühim değil, en iyisi milli irade' diye düşündü. Küçük bütçeler planlamıştı. O başkaları gibi değildi. Mühim olan faydalı güzel şeyler yapmak, şehre, memlekete borcunu ödemekti. Dosyasını profesyonelce oluşturmuştu. Mamafih bu randevu için danıştığı danışman bir fikrini alıp panel yapmış, kullanmıştı ama olsundu! Adam sonunda danışmandı. Hem yazardı, hem şuydu hem buydu...
Saatler geçmiş, beklemekten ağzı kurumuştu. Çay bardağını da kaldırmışlardı. Olsaydı dibini yudumlardı. Beyaz ceketli, kaş altından onu süzüyordu. Sekreter kız şimdi telefona çocuğunun yaramazlıklarını anlatıyordu. "Affedersiniz" dedi, "benim..."
Sekreter eliyle bir dakika işareti yaptı. Demokrasi böyle bir şeydi. Öyle aristokrat havaların yeri yoktu bu toplumsal eşitlik şeyinde. Kendi sabırsızlığına kızdı. Karşı köşedeki adam bu kez "N'aber" anlamında göz mü kırpmıştı ne? Bu adamı bir yerden gözü ısırıyordu ama, neyse...
"Çok pardon" dedi sekreter. "Müdürümüz biraz önce bir toplantıya gitti. Yarına bekliyoruz artık sizi!"
Proje adamı çaresiz ayaklanırken, beyaz ceketli adam fırlayıp kapıyı açtı.
"Teşekkür ederim, bir şey sorabilir miyim size?"
"Buyrun!" dedi beyaz ceketli.
"İçerdekiler kimdi?"
"Onlar kültür müteahhidiydi."
"Peki biz kimiz?"
"Biz 'Belediye Kovalayanlar' olarak geçiyoruz literatüre!"
"Affedersiniz ama siz ne iş yaparsınız?"
"Ben yokum aslında" diye papyonunu düzeltti gülümseyerek beyaz ceketli. Gittikçe görüntüsü cızırdamaya başlamıştı. "Siz yalnız olmayasınız diye geldim. Hayali bir uyarıcıyım aslında" dedi ve birden yok oldu...
Projeci adam elindeki şık dosyaları en yakın çöp kutusuna itinayla bıraktı. Şöyle bir gerindi. Sokağın diriltici serin rüzgârı kamburunu dikleştirmişti...
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2021
13.09.2020
7.09.2020
30.08.2020
23.08.2020
16.08.2020
27.07.2020
21.07.2020
15.12.2019
18.11.2019