Enver SEZGİN
Üç hafta önce Diyarbakır’a gitmiş ve oradaki ilk izlenimlerimi bu sütunlarda sizlere aktarmıştım. İkinci durağım, memleketim Batman oldu. Buradaki bakış ta Diyarbakır’dan pek farklı değil.
İlk üç gün akraba, eş dost sohbetleri ile geçti. Sonrasında, çok sayıda insanla konuşma fırsatı buldum. Yıllardır çekilen acılar, yapılan haksızlıklar toplumu siyasetle içli dışlı bir duruma getirmiş. İnsanlar hakları için mücadele etmeyi, yaşamlarının değişmez bir parçası yapmışlar.
Batmanlı dostlarımın “tek başına yola çıkma” biçimindeki uyarılarına aldırmadan, erken bir saatte yola koyuldum.
İlk durağım tarihî Midyat şehri oldu. Cizre ilçesinde uzun bir mola verdim.
Öğle yemeği, sohbetler...
Şırnakil merkezi ve nihayet sınırdaki, Roboski köyüne ulaştım. Burada bir gece konaklayacağım.
Roboskililerin evlerinde yattım, ekmeklerini yedim. Hiç dinmeyen büyük acılarını paylaştım.
Sonra dönüş zamanı...
Yol boyunca karşıma çıkan hemen her köyde durdum. Kısa süreli ve keyifli sohbetler ettim.
Otostop yapan köylüleri arabama aldım. Birlikte yolculuk ettik, konuştuk.
Birkaç gün sonrası için Bitlis üzerinden Hakkâri’ye gitmeyi planlıyordum ki, bir trafik kazasına karıştım.
Kazadan yara almadan kurtulmuştum ancak emaneten aldığım, Suat Önen dostumum arabası büyük hasar görmüş, kullanılamaz hâle gelmişti.
Ne yapalım, Hakkâri’ye gitmek bir başka bahara kalmıştı. Olsun, üç hafta süren izlenimlerimin sonunda bazı sonuçlara varmıştım zaten.
En önemlisi şudur: İnsanlar Barış ve Çözüm Süreci’ni kendi mücadelelerinin bir kazanımı olarak görüyorlar. Bundan asla vazgeçmek istemiyorlar. Bu bir buçuk yıllık çatışmasızlık döneminde hakları uğruna mücadele etmek için silahın dışında da başka araçların olduğunu ve bu yollarla pekâlâ sonuç alınabileceğini çok daha iyi kavramış durumdadırlar.
Ancak, bir yandan da hükümetin çözüm için oyalama yoluna gitmesine, işi ağırdan almasına kızıyorlar. Lice’de meydana gelen olaylardan yola çıkarak bu gibi gerginliklerin sürece zarar vereceği endişesi taşıyorlar. Sürecin provoke edileceğinden korkuyorlar.
Ne olursa olsun eski “çatışma günlerine” dönmek istemiyorlar.
Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması ve tutukluluk süresinin beş yıla indirilmesi sonrası, bazı KCK tutuklularının salıverilmeleri belli bir rahatlık sağlamış. Öte yandan, yüzlerce ağır hasta mahpusun içerde tutulmasının yarattığı huzursuzluk devam ediyor.
PKK savaşçılarının barışçı bir biçimde evlerine dönmelerinin sağlanması giderek önem kazanıyor, gündemin ilk sıralarına yerleşiyor. (Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde, 15-16 yaşında dağa çıkan/ çıkarılan çocukların ailelerinin eylemleri ses getirdi. Çocukların savaşmak üzere eğitilmeleri kabul edilemez. O çocukların yeri evleridir.)
Soma faciasının meydana geldiği gün Batman’daydım. Bu iş cinayeti, Diyarbakır’dan, Cizre’ye kadar birçok yerleşim biriminde protesto edildi. Böylece “Kürtler kendi problemleri dışındaki sorunlarla ilgilenmiyor” yönündeki eleştirilerin haksız olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
Son not: BDP belediyelerinden beklentiler giderek artıyor. İnsanlar oy vererek bir kez daha yerel iktidar yaptıkları partilerinden daha fazla hizmet beklemekte, kimi sorunlarının çözümü için farklı politikalar izlemesini talep etmektedirler. Belki de ilk kez bu partinin seçmeni, partilerine karşı güçlü bir biçimde eleştirel yaklaşmaktadır.
Devam edeceğim.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2016
13.04.2016
2.02.2016
16.02.2016
9.02.2016
26.01.2016
13.01.2016
30.12.2015
23.12.2015
8.02.2015