Halil BERKTAY
6 Aralık 2015] Diyarbakır Barosu Başkanı, insan hakları aktivisti Tahir Elçi’nin 28 Kasım’da öldürülmesinin ardından yazdığım ilk yazıda, o karışıklık ve çatışma ânında muhtemelen bir kaza kurşunuyla vurulduğunu, atanın da gene muhtemelen PKK’lılardan biri olduğunu, ama kasıt aranamayacağını (yani “Elçi’yi, PKK’yı eleştiren görüşlerinden ötürü, bile-isteye PKK vurdu” denemiyeceğini) söylemiştim. İkinci yazımda ise, polislerin Dört Ayaklı Minare sokağına kaçan ve daracık yerde dümdüz karşılarından gelen iki PKK’lıyı, o sırada bütün medyada dikkat çekildiği üzere, daracık yerde ve defalarca ateş ettikleri halde (görünüşte) vuramamalarından hareketle, nasıl olur da vuramazlar, acaba işin içinde bir tür Cemaat – PKK komplosu mu var diye sormaktan kendimi alamamıştım.
Dün ve bugün bambaşka şeyler yazmak niyetindeydim ama yapamadım, çünkü aklım burada. Çünkü bunların yanlış tahmin ve tahliller olduğu her geçen gün daha fazla ortaya çıkıyor. Birincisi, Dört Ayaklı Minare’nin ve henüz oradan ayrılmamış bulunan Tahir Elçi’nin etrafındaki polisler, üzerlerine doğru koşan iki PKK’lıyı vuramamış değiller. Tersine, hem de birkaç defa vurmuş ama durduramamışlar; içlerinden en az birinin, hendek-barikat alanına ulaştıktan sonra ölmüş olabileceğine dair haberler alınmakta. Dolayısıyla Cemaat-PKK komplosu teorisinin hiçbir zemini kalmıyor. Öte yandan, iki PKK’lı o saniyelerde yaralı halde koşmaya devam etmiş ve anlaşılıyor ki polis de arkalarından ateş etmeye devam etmiş. Başka bir deyişle, önce sokağın başına (ve oradan gelenlere) doğru ateş eden polis, koşan PKK’lılar yanlarına geldiğinde 90 derece sağına dönerek ateş etmeye; iki PKK’lı sağ geriye doğru kaçarken de başlangıç noktasına göre 150-160-170 derece sağına dönerek ateş etmeye devam etmiş. Bu, soldan sağa yarım daire çizerek 30-40 el ateş etme hali de, ilk duruma göre polislerin arkasında ve ateş hattının dışında duran Tahir Elçi’yi, bu sefer polislerin uzaklaşan PKK’lıların arkasından sağ geriye doğru ateş hattının üzerinde durur hale getirmiş. Eğer Tahir Elçi, siper almak yerine biraz da (meselâ kaçanların izlemek için) doğrulup kafasını ileri çıkararak sağ geriye baktıysa, nasıl tam o sırada o polis kurşunlarından biriyle ensesinden vurulmuş olabileceği anlaşılırlık kazanıyor.
Mantıklı, ikna edici bir açıklama tarzı -- ve tabii, henüz mermi çekirdeği teşhisinden yola çıkan kesin bir vargı değilse de, benim ilk iki yazımdaki pratik spekülasyonları silip atıyor. Öte yandan, bunun da bir kaza senaryosu olduğu son derece açık. Yani “Elçi’yi, PKK’yı eleştiren görüşlerinden ötürü, bile-isteye PKK vurdu” denemiyeceği gibi, şimdi “Elçi’yi, PKK’yı yeterince eleştirmeyen görüşlerinden ötürü, bile-isteye devlet vurdu” demek de olanaksız.
Ama evveliyatından, tekrar edeyim, elbette AKP sorumlu olmaya devam ediyor. Zira bu durumda, 14 Ekim 2015’te CNN Türk’te söylediklerinin ardından Tahir Elçi’ye karşı başlatılan kampanyanın AKP’nin ne kadar aleyhine olduğu büsbütün çıplak biçimde ortaya çıkıyor. Kamusal alan ve özellikle basın konusunda AKP’nin, her farklılığı kendine düşman kabul etme toptancılığı şöyle dursun, tam tersine, ne kadar ekstra yumuşak ve toleranslı davranmak zorunda olduğu, bu faciayla bir kere daha ispatlanmış bulunuyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024