Mehmet TIRAŞ
Son beş yıldır Başbakan Erdoğan ileri demokrasi adına askeri darbelerde bile görmediğimiz bir yöntemle basın özgürlüğünün önünü kesen,kendisini eleştiren köşe yazarlarını;ya işten attırıyor ya da yazılarını sansürlettiriyor..AKP’nin gölgesinde sözde köşe yazarlığı yapanlar da Erdoğan’ın danışmanı ve milletvekili AKP’enin yandaşı iki ulusal gazetede köşe yazarlığı yapan kiralık kalemşörün yazılarını takip ederek köşelerinden yazı yazıyorlar.Bu şakşakçılar Başbakanın danışmanının yazılarından farkı, sadece kelimelerin ya yerini değiştiriyorlar ya da eş anlamlı sözcükler kullanıyorlar. Bu kaleminden kan damlayan şahsiyet, milletvekilliğiyle yazarlığı bir arada yürüten kişi gerçi yalnız değil bir kişi daha var aynı kulvarda yürüyen partisinden, hem milletvekilliği hem köşe yazarlığı yapan. Yazarlık yapan kişi gerçek adıyla bir dalkavuk gazetede, başka bir gazetede de mahlas isimle basına ayar çekiyor;yazılı basına değil sadece, tüm televizyon kanallarını da yönlendiriyor başta TRT’ye kimin çıkıp kimin çıkmaması program yapması konusunda,hatta daha da ileri gidip telefonla AKP’ye muhalif olanları çıkarmıyorlar özel kanallara müdahale ediyorlar.
Şunu bilsinler ki bu dalkavuk köşe yazarları ve gazeteciler,AKP’ye yandaşlık yapıp ta yazar geçinenler yazarlıklarını AKP’yle sürdürebilirler ama AKP hükümetinin ömrüyle de yazarlıkları da biter.Sel gider kum kalır diye bir halk deyişi vardır,gün gelir kim ne yazmış;bunları adamın gözüne canlı yayınlarda sokarlar.Nasıl askeri darbelere kalemini kiralayanlar,darbelere destek verenlerin yazıları elden ele dolaşıyorsa; bugün dalkavukluk yapanlar için de geçerli.Dostuna eleştiri getiremeyen yazar değil ancak dalkavuk olur.
Söz uçar yazı kalır,sözünün bilgi çağında ‘ sözde’ kalıcı oluyor bunu hatırlasınlar gözleri siyasette olan köşe yazarları ve siyasetçiyle içli dışlı olanlar.
AKP’nin dalkavukçusu olmuş köşe kadıları; Başbakan Erdoğan’ın hedef gösterdiği köşe yazarlar başlıyorlar; Başbakanımız isim zikretmedi,bu patronaj baskısıdır,diye de yazılarını süslüyorlar.Birde son günlerde dalkavuk medya da patronaj baskısı türetildi.
“Sen nasıl bir patronsun böyle birine köşe veriyorsun,nasıl yazı yazdırıyorsun(Cüneyt Özdemir’i kastederek) İmrallı tutanaklarının yayınlanmasından sonra,batsın sizin gazeteciliğiniz,her şeyi yazamazsınız demek” ne oluyor,bunlar hedef gösterip işten attırmak ve baskı yapmak olmuyor mu? Olmuyor onlara göre..Çünkü, Yalçın Akdoğan öyle yazıyor ve açıklamalar yapıyor ya,onun sözünü ya teyit edecekler ya da görmemezlikten gelecekler.Yani üç maymunu oynuyorlar..
Bunları yok sayıp,başlıyorlar liberal solcuları yaftalamaya :“liberal Kemalistler,Kemalist damarları kabardı”,bunlar PKK’nın silah bırakmasını istemiyorlar, PKK’nın silah bırakmasını isteyen Kürt aydınlara hain diyorlar,gibi ipe sapa gelmez yazdıklarına kendileri de inanmıyor ama iktidara beğendirmek için böyle yazmak zorundalar.Hasan Cemal yazmasa da barış gelir ama demokrasi gelmez,bunlar eski gerillacılığını(Cengiz Çandar’ı kastederek) arıyorlar.
Benim de içinde olduğum liberal solcular için bunlar AKP’yi beğenmiyorlarsa parti kursunlar,biz bunlara köşe verdik televizyonlara çıkarttık gibi görgüsüz ve seviyesiz edep yoksunu yazılar ve açıklamalar yapıyorlar hem de canlı yayınlarda ve köşelerinden.
Ya kucakların alıp bağrılarına bastıkları;Orhan Miroğlu’nu Kürt sorunu ve iktidardan farklı düşünen liberaller için bir metafor olarak kullanıyorlar Miroğlu’na hain diyorlar,diye..
Peki oportünist Orhan Miroğlu “Altanlar PKK’ya hizmet ediyor” diye hedef gösterip,dinci gazetede bunu manşetten “Altan Kardeşleri ve kızının resimlerini basarak verirken” sesiniz niye çıkmıyor,bu alçakça yapılan yalan bir haber değil miydi?
Miroğlu, bu röportajı o malum gazeteye ne zaman verdi,Taraf gazetesinden ayrıldıktan ve Başbakan Erdoğan ile görüştükten sonra, bunu niye irdelemiyorsunuz? Aklınıza mı gelmiyor yoksa işinize mi?Tabi ki işinize gelmiyor.
Miroğlu,PKK’nın listesinden milletveikli adayı olurken,PKK’lılar terörist değil,dağa çıkanlar da Kürt halkının hakları için dağa çıkmış gerillaları,diyordu!..Şimdi PKK terör örgütü demeye başladı Miroğlu..O da mı dostu Mehmet Metiner gibi, benim cahiliye dönemim,diyecek yoksa..Çok merak ediyoruz,Hasan Cemal Mehmet Metiner’in kitabına ön söz yazmış bir yazar, acaba dostunun siyasi partisinin baskısı sonucu kovulması karşısında, Mehmet Metiner nasıl bir tavır alacak!..Gerçi riyakarlar gölgesizdir ,onlar mutlaka birinin gölgesine sığınırlar,bunlar hem gölgesiz hem de omurgasız..
Dostum Mehmet Altan’dan duymuştum Fransız ata sözüymüş bu; gündeme cuk diye oturuyor,”doğru iktidara gelmez gelirse düşmanları ölür.”
Bir taraftan PKK ile pazarlık yapıp ateş kes ilan edeceksiniz akan kanı durdurmak ve barışı tesis etmek için bu çok olumlu bir gelişme..
Ya silahların susturulduğu yerde yazarların elinden kalemlerinin alınması ve işten kovulmalarını nasıl izah edeceksiniz?
Böyle bir demokratikleşme mücadelesi inandırıcı olur mu?
Gölgesiz ve omurgasızlar için bu sorun değil.
Yazarlar
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları


































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025