Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Venezüella  Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yu Başta ABD başkanı,14 Latin Amerika ülkesi ve AB üyesi ülkelerin tanımamasına ve  uzaklaştırılmasına karşı çıkarak Maduro’nun yanındayız diye açıklama yaptı: darbelere karşıyız seçimle gelen seçimle gitmeli deyince, aklımıza Erdoğan’ın Ahmet Davutoğlu’nu  azletmesi geldi ve bizi bir gülme tuttu nasıl gülmezsiniz, demokrasi dersi verene bak..

Darbeler sanki sadece askeri yolla yapılıyormuş, seçimle gelipte sivil darbeler de yapılıyor bunun en somut örneğini Erdoğan kendisi yaptı,Türkiye’de..

 20 Temmuz 2016 yılında OHAL ilanı edip parlamentoyu devre dışı bırakıp,yargıyı kendine bağlayarak çıkarttığı Kanun Hükmünde Kararname(KHK) ile  yaptığı sivil darbe değil mi?

Bizde Demokrasi dersi vermeye kalkan  Erdoğan’ın sivil darbe sürecinin bir fikri takibinin yapalım dedik:

- Demokrasinin kuvvetler ayrılığı önümüzde ayak bağı diyen kim?

-Kürtlerin seçtiği 90 Belediye başkanını ortada bir yargı kararı olmadan  görevden alıp terörist ilan eden;almakla kalmayıp bu belediye başkanlarını  hapse atan,yerlerine kendi adamlarından olan kayyımlar atayan,Kürt kökenli Milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldırıp tutuklattıran, kim?

-Herşeyi milli iradeye bağlayan ama Kürtlerin milli iradesini yok sayan, kim?

-Kendisine muhalefet eden gazeteleri,dergileri,radyoları,TV kanallarını,dernekleri ve sivil toplum örgütlerini  kapatıp, yüzlerce gazeteciyi zindanlara atan,binlerce akademisyeni üniversiteden uzaklaştıran kim?

-On binlerce kamu da çalışan insanları yargısız infaz yaparak, işlerinden atan,kamusal haklardan mahrum eden ve açlığa mahkum eden kim?

-Kendine muhalif olan toplumun yüzde 48’ni rejim karşıtı ilan edip muhalefete illet-zillet diyen,ağıza alınmayacak, kavga söylenmeyecek sözlerle hakaret edip,iftiralar atan ve ardından da,  demokrasi dersi veren kim?

-OHAL’i biz grev,direniş,yürüyüş,gösteri gibi ıvır- zıvırı ortadan kaldırmak için ilan ettik ve bu eylemlerde yok oldu diyen,OHAL’i demokrasinin yerine koyan kim?

-15 Temmuz’u darbe kalkışması kabul edip;Muhalefet partilerinin  CHP,HDP ve İyi Partinin 15 Temmuz darbesinin araştırılması için TBMM’ne  verilen önergeyi, Akp’li ve MHP’lilerin oyları ile  reddetmesine;muhalefetin ve demokrasi güçlerinin haklı olarak  bu darbenin bir ‘kontrollü darbe’ demesine ,muhalefeti darbecilikle suçlayan ve hakaret eden kim? 

-Kendine muhalif olanlara, bir taraf olan bertaraf olur diye tehdit eden, kim?

-Kendine destek vermeyen şirketlere kanunsuz vergi operasyonu yapan kim?

-Demokratik yoldan iktidarı değiştirmek isteyen muhalefet partilerine, beni darbe yolu ile iktidardan uzaklaştırmak istiyorlar diye, suçlama yapan  kim?

-Liyakat önemli değil sadakat önemli diyerek, eşini dostunu kamu kurumlarını vasıfsız insanlarla yöneten,Adana Mutabakatını Rus lider Putin’den öğrenen, kim?

-Devlet vatandaşına format atmamalı deyip,ardından da neslimiz bozdular biz dindar ve kindar nesil yetiştireceğiz diyen, kim?

-Yargı kararlarını işine geldiği şekilde uygulayan ve karşı çıkan ve uygulattırmayan, kim?

-Vatandaşın gecekondusunu kanunsuz diye yıkıp, kendi Saray’ının da bir gecekondu olduğuna dair ortada  yargı karar olmasına  rağmen,yargıya gücün yetiyorsa gel yık diye meydan okuyup ,Saray’ı işgal eden  kim?

-Akp’nin seçim  tarihinde en yüksek yüzde 49  oy alarak partisini iktidara taşıyan Ahmet Davutoğlu’nu hem başbakanlıktan ve parti Genel Başkanlığından  uzaklaştıran,partisine de   sivil darbe yapan kim?

-Muhalefete tahammül etmesi bir tarafa, kendi partisinde kendine biat etmeyen çatlak sesleri,ihanet içindeler  diyerek, siyasetten ve partiden uzaklaştıran kim?

-Kendi partisinden ülkenin en büyük iki ili İstanbul ve Ankara  başta olmak üzere seçimle göreve gelmiş,beş Büyük Şehir Belediye   başkanını görevden alarak,seçmen iradesini yok sayan  kim?

Yukarıda sıraladığımız konuların hangisi demokrasiye,hukuka ve demokratik teamüllere uyuyor,bunları yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın demokrasi dersi vermesi,ancak  abesle iştigal diye tanımlanır.

Şimdi de Erdoğan kalkmış muhalefete demokratik yollardan siyaset yapmasını yok sayan ve muhalefeti dış güçlerin maşası diyerek acımasız vahşi saldırılar uygulayan; Venezüella Devlet Başkanı Nicolos Maduro’ya destek çıkıyor,demokrasiden bahsediyor.

Maduro’ya destek çıkmakla kalmıyor  bir de yeryüzüne demokrasi dersi vermeye, kalkmıyor nu?

Sormazlar mı adama sen ilk önce kendi  evinin içine bak,demokrasi ve hukuk kim sen kim sin diye?

Venezüella Devlet Başkanı Madura ne kadar seçimle gelse de, muhalefeti rejim karşıtı gören düşman muamelesi göstermesi; 14 Latin Amerika ülkesi,ABD ve AB’ye üye 35 ülkenin Madura’yı tanımaması ve muhalefet lideri Yuan Guaido’yu tanıması seçimle yönetime gelmenin tek başına yeterli olmadığını gösteriyor.

Artık.

-Muhalefeti ve evrensel değerleri  yok sayan bir iktidar sandıktan isterse yüzde doksan oy alsın meşruiyeti tartışma konusu oluyor,bunu da Venezüella’da yaşıyoruz..

-İktidara gelenler çağdaş,katılımcı ve çoğulcu bir demokrasiyi savunurken,muhalefeti yok sayma gibi bir lüksü olmuyor,yok sayanın da  meşruiyeti tartışılıyor..

-Seçimle gelenler eşit  vatandaşlık hukukunu ,demokrasinin kuvvetler ayrılığını ayak bağı olarak göremez.

-Seçimle gelenler temel hak ve özgürlükleri çoğunluk üzerinden okuyamayacak..

-Yargının bağımsızlığı ve medya özgürlüğü demokratik toplumların olmazsa olmazıdır.

-Bireyin özgürlüğü,azınlık hakları anayasal bir güvenceye alınırken,bu haklar çoğunluk üstünden yorumlanamayacak.

-Küresel dünyada muhalefeti yok sayıp, ben iktidar oldum her istediğimi yaparım anlayışının artık  yeri yoktur,bunun en sıcak yaşanan somut örneği Venezüella’dır.

Nokta.