Melih ALTINOK
Dün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan İstanbul'da CHP'lilerin "hayır" kampanyası yaptığı bir çadıra girdi. Güzel görüntülerdi; sıcak, samimi, özgüvenli...
Ne var ki Cumhurbaşkanı'nın niçin "hayır" diyeceklerini sorduğu seçmenlerden aldığı yanıtlar ciddi bir sıkışmışlığı ifade ediyor.
"Çünkü siz üçüncü köprüye Yavuz Sultan Selim'in adını verdiniz!"
Muhtemelen Alevi vatandaşlarımızın yoğun olduğu bir çadırdı.
Zira Cumhurbaşkanı bir başka itirazın da "Alevilerle Sünnileri ayırıyorsunuz" cümleleriyle geldiğini söylüyor.
Peki, referandumda oylanacak maddelerle ilgili bir itiraz var mı?
Yok tabii. Nasıl olsun ki?
Bu referandumda da konu oylayacağımız maddelerin kendisi falan değil.
Mevzu, uzunca bir süredir girilen siperlerden yükselen, komutanların attığı sloganlar. Ve biliyorsunuz onların da 16 Nisan'da vatandaşın önüne gelecek 18 maddeyle alakası bile yok.
Düşünün, HDP ile birlikte kurulan "Hayır" cephesinin lideri konumundaki Kemal Kılıçdaroğlu'nun sadece bir hafta içinde benim sayabildiğim dört beş yalanı ortaya çıktı.
Bir gün çıkıp "tek adamlık gelecek" diyor, ertesi günse "yeni sistemde çift başlılık olacak" diye yakınıyor.
Cumhurbaşkanı'nın muhtarları görevden alabileceğini, hatta lokantaları bile kapatabileceğini söylüyor. İnsanlar "bu söyledikleriniz 18 madde içinde nerede yazıyor" diye sorduğunda ise yanıt bile veremiyor.
Geçen gün de yine "Cumhurbaşkanı ikinci döneminin sonunda kafasına göre meclisi feshedip üçüncü kez seçilebilir" dedi.
Oysa bildiğiniz üzere, asıl şimdiki sistem Cumhurbaşkanı'na istediği zaman fiili fesihyetkisi tanıyor. Nitekim o da 7 Haziran seçimlerinden sonra yaptığı gibi yeniden seçim kararı verdi; yani bu yetkisini kullandı.
Ancak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı "Meclis seçime gitsin" derse kendisi de seçime gidecek. Aynı hak ve sorumluluk karşılıklı olarak Meclis için de geçerli.
Dahası 18 madde içinde Kemal Bey'in söylediğinin aksine Cumhurbaşkanı'nın hiçbirkoşulda üçüncü kez seçilemeyeceği de açık açık yazılı...
Hangi birini sayayım.
Yani o "hayır" çadırındaki vatandaşları çok da eleştirmemek gerek. Öyle ya, kendilerine"ölümüne hayır" diyen liderleri daha neye ve niye "hayır" dediğini bilmiyor, ifade edemiyor...
Kaldı ki biliyorsunuz, "Türkmen'im," "Trakya göçmeni bir aileyiz" falan diyen Kemal BeyAlevi kimliğini ifade etmekte de epeyce zorlanıyor.
Alevi kimliğiyle kendini tanımlayan vatandaş neden hayır diyeceğini bilememiş çok mu?
***
Yazık değil mi bu hayırcılara!
Ülkedeki toplumsal kutuplaşmanın nedeni olarak sürekli Ak Parti'nin iktidar süresi ve söylemleri konuşuluyor.
Ancak kutuplarında kemikleşenlere bakıldığında kutuplaşmanın muhalefet kaynaklı olduğu daha net görülüyor.
Zira düzene çeşitli gerekçelerle karşı olan seçmenin muhalefet siyasetine katılım kanalları, kendini ifade edebilme olanakları tıkalı. Yani muhalif vatandaş temsil edilemiyor.
Bu sıkışmışlık hali de muhalif vatandaşları geriyor, gelecek umutlarını yitirmelerine neden oluyor.
Muhalefetten yükselen tepkilerin rasyonellikten uzak olması, şaka konusu yapılması bu yüzden.
Aksi olsa, Alevi bir seçmen, çocuk, yaşlı, kadın demeden binlerce Alevi'nin katledildiği Dersim Katliamı'nı ilk kez kınayan Erdoğan'a muhalefetini, bu kıyımı ağzına bile alamayan, güya Seyit Rıza'nın torunu Kılıçdaroğlu'nun çadırında yapar mıydı?
Muhalif seçmeni kafeslemiş yeteneksiz, çapsız ve bağımlı genel merkezler iktidar için bulunmaz nimet olsa da zararları tüm Türkiye'ye, hepimize!
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019