Ümit KARDAŞ
Bugün bayram. Barışa, paylaşıma, sevgiye, vefaya, kötü duygulardan kısa bir süre de olsa arınmaya vesile olması beklenen sayılı günler. Müslüman dünyası paramparça, acılı, kaygılı, savaşın hem kıyıcısı hem mağduru. Bayram barış demek, huzur demek, egolarımızdan, hırslarımızdan uzaklaşıp fani bir dünyada olduğumuzu idrak edip, sevgiyle yaşamaya şans vermek demek. Müslüman olmayanlar ise yabancısı oldukları bir coğrafyayı bombalıyorlar. Belki bayramda da devam edecekler.
İşgal edildiğinden bu yana huzur içinde olmayan Irak. İnsanların, bir kültürün ve tarihin yok edilmesi, endişe ve kaygı. Suriye’de aynı sonuçlara varan bir iç savaş. Bu yangınlara odun taşıyıp, benzin döken ve çıkar hesapları yapan devletler. Güçlü devletlerin çıkar aracı olmuş, dünyada düzeni, barışı ve evrensel hukukun üstünlüğünü sağlayamayan çürümüş bir Birleşmiş Milletler sistemi. Diğer tarafta hangi siyasi, sosyolojik, tarihsel, kültürel, ekonomik dinamiklerin sonucu oluştuğu ve nasıl güçlendiği bilinmeyen ve amacı için her türlü şiddeti kullanmayı meşrulaştıran, siyasetini en vahşi yöntemler üzerine oturtan IŞİD. Bu kıskacın arasında kalan Sünni’si, Şii’si, Hıristiyan’ı, Arab’ı, Kürd’ü, Türkmen’i ile ölümleri, yıkımları, göçleri, şiddeti yaşayan kadın, çocuk, yaşlı insan toplulukları.
Evet, bugün bayram. Ama hayatın dışına sürülmüş, sadece hayatta kalma mücadelesi veren, yarınının ne olacağını bilmeyen bu insanlar çırılçıplak bir hayatın içinde var olmaya çalışıyorlar. Bu bayramdan bu coğrafya için bir gelecek çıkar mı? Güzelim gezegeni bir savaş alanına çeviren insanoğlundan hâlâ umut var mı? Kaynaklarını vahşice tükettiğimiz, dengelerini altüst ettiğimiz bu mavi gezegene layık mıyız? Bir cenneti cehenneme çevirdiğimizin farkında mıyız? Birlikte yaşamayı beceremediğimiz, sürekli çatışma, gerilim ve kavgalarla ilişki kurabildiğimiz bu dünya belki de bizim cehennemimizdir ve bize verilen cezayı çekiyoruzdur. Belki ödediğimiz bedeller sevgiyi öğrenemeyişimizin bir karşılığıdır.
Ulus-devletin de ve ulus-devletin ortadan kalkacağı süreci işaret ettiği iddia edilen küreselleşmenin de yapıtaşı dışlama. İtalyan filozof Giorgio Agamben’e göre dışlama çıplaklaştırılmış yaşam (vita nuda) ile hayat arasındaki sınırları belirler. Antik Yunan’da polisin, modern dönemde devletin dışında hayat yoktur. Durumlarından hiç kimsenin sorumluluk duymadığı ve sadece sayı olarak kayda geçen dışlanmışlar bize hayatın çırılçıplak hayatla olan sınırlarını da gösterirler.
Dere boylarında kurşuna dizilenler, mağaralarda ya da toplama kamplarında gazla öldürülenler, başlarına bomba yağdırılanlar, gözaltı merkezlerinde ya da cezaevlerinde işkencelere yatırılanlar, bir korku filmi atmosferinde faili meçhul cinayetlere kurban gidenler, köylerinden zorunlu göçe tabi tutulanlar, zorunluluklarla kentlere göç eden yersiz, yurtsuz işsizler, askerlik yaparkendeneyimsizlikleriyle ölüme koşanlar, mayınlarda bedenleri parçalananlar, savaş nedeniyle hayatın dışına savrulanlar, madenlerde, inşaatlarda ölenler, farklı etnik kimlikleri, inançları, dilleri, kültürleri nedeniyle baskı ve şiddete uğrayanlar.
Öldürmeye ve ölüme gönderilen genç insanların bir kısmı hayata veda edecek, dönebilenler yaralı ve hasta ruhlarıyla gözümüzün önünde acıyla kıvranacaklar. Aynı ülke içinde, aynı dünya üzerinde hayatı olan insanlarla, çırılçıplak hayatı olan insanlar. Bir kısım insan bunun farkında olmadan hayatın gerçek sahibiymiş yaşayacak.
Evet, bugün bayram. Ama mesele çırılçıplak bir hayata mahkûm edilenlerin, hayata nasıl dâhil edilecekleridir. Belki bayramda karamsar bir yazı oldu. Şiddetin bu kadar egemen olduğu bir dünyada yine de bayramlar, soluklanmak, umut etmek ve ruhlarımızı evrenin bize vaat ettiği sevgiyle yıkamak için bir fırsat. Bayramınızı kutluyorum.
www.umitkardas.com
twitter.com/umit_kardas
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
8.03.2025
27.02.2025
20.02.2025