Ahmet ÖZTÜRK
Bu seçim döneminde bir kez daha anladım ki, düştüğü dipsiz kuyularda yuvarlanmaya müebbeden mahkum bir kent Zonguldak… Çözümsüz, çaresiz, çıkışsız kalmak, zifiri karanlıklarda kaybolmak, adeta künyesine kazınmış… Siyaset alanından iş çevrelerine, eğitim kurumlarından devlet yönetimine, sivil toplum kuruluşlarından medyasına kadar her şeye hakim olan çapsızlık, tüm ışığını, birikimini yok ediyor… Karşımıza aday olarak çıkan dünya görüşleri, mensubiyetleri sözde farklı siyaset erbabı dünyaya aynı sığlıkla bakıp, kimsenin yarasına merhem olmayacak bir kör döğüşü yapıyor sahnede…
Baskın da olsa bir seçim dönemi yaşıyoruz… Ne geçmiş gelecek ilişkisini doğru kurgulayacak bir bakış var ortada, ne de yarınlara şekil verecek bir vizyon arayışı… Seçimler sonuçlandığında her şeyin daha güzel olacağına, kentin önünün açılıp yarınlara yeni bir atılımla yöneleceğine dair en küçük bir umut yok sokaklarda… Partileri gibi vitrine çıkabilmek için birbirine bin türlü tezgâh kuran adaylar da, heyecan yaratacak bir ışıltı koyamadı ortaya... Böyle bir dertleri de yok zaten… İddiam o ki, ülkenin içinde bulunduğu konjonktür olmasa, kentte, en az yarısı sandığa gitmeyecek insanların…
MUHALEFETİN FİLYOS VİZYONU NE?
Şu seviyeye bakın, 16 yıldır Zonguldak’ta yıkım politikası izleyen AKP, Filyos masalını okumayı sürdürüyor… Diyecek başka da bir şeyi yok zaten… Halkın Sesi, Bilim Sanayi Bakanı Faruk Özlü’nün gittiği her ile otomobil fabrikası sözü verdiğini belgeleriyle ortaya koyarak bu masalın ipliğini pazara çıkardı çoktan... Ama AKP adayları aynı vaatle oy istemeye devam ediyor… Nasıl bir siyaset aklıysa muhalefet partileri de hiç sesini çıkarmıyor bu yalanlara… Ev ev dolaşıp AKP’nin nasıl umut tacirliği yaptığını anlatmadığı gibi Filyos’ta kendi vizyonunu da ortaya koymuyor…
Bununla kalınsa yine iyi… Sözde birçok parti katılıyor seçime, sözüm ona her biri farklı ideolojilere sahip… Ekonomi politikaları, sosyal yaklaşımları, toplumsal altyapıları birbirinden çok farklı partilerin Zonguldaklılara sunduğu çözümler de tek kalemden çıkmış gibi ne hikmetse… “TTK’ye seçimlerin ardından hemen bilmem kaç bin kişi alınacak…” “Ereğli’de tersaneler üretime sokulacak…” “Filyos Projesi hızla bitirilecek…” “Havaalanını uçuşlara açılacak…” Onlarca yıldır duymaktan bıktığımız bu sözlerin kim söylerse söylesin bir inandırıcılığı kaldı mı sizce?
ZONGULDAK’IN FİKRİ DÜNYASI KAVRUK
Hele CHP adayları… Tüm içtenliğimle söylüyorum, Muharrem İnce’nin yüzde biri kadar yürek yok hiçbirinde… O, “Kanalİstanbul”, “nükleer santraller” gibi doğa düşmanı, “konvansiyonel otomobil” gibi eski teknoloji ürünü projeleri iptal edeceğini büyük bir cesaretle söylerken, bölgenin en değerli ekosistemi Filyos Vadisi’ndeki endüstri bölgesini iptal edeceğini bile söyleyemiyor hiçbiri… Fosil yakıt kullanımının tüm dünyada sınırlandığı bir zamanda, geleceği olmadığı çok açık kömüre alternatif sektörler geliştirmekten hiç söz etmiyor… Ezber cümlelere dayalı popülizm çok daha kolay çünkü…
Zonguldak’ın fikri dünyası kavruk, statüko her şeye hakim, siyaset de son derece kabız bu yüzden… Sivil toplum örgütleri mecalsiz, kamuoyu vurdumduymazlığın şahikasında yaşıyor… Zonguldak tartışmıyor, fikirler değil ihtiraslar yarışıyor çünkü… Fikir değil maiyet oluşturan, güç odaklarıyla daha iyi ilişkiler geliştiren, güce göre oynamasını bilenler hep vitrine çıkıyor… Ortaya atılan fikir kırıntılarına itibar edilmediği için yeni fikirler de geliştirilemiyor… Sonuçta da böyle bir kent olarak çıkıyor ortaya… Yalana teslim olmuş… Işıltısız… Yarınsız… Umutsuz… Üzerine karanlıklar yağmaya mahkum…
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.11.2024
18.01.2024
14.08.2023
2.06.2022
5.07.2021
24.05.2021
18.05.2021
26.04.2021
5.04.2021
7.01.2021