Ali BAYRAMOĞLU
Gelişmeler hızlı.
Başbakan'ın 'İmralı'yla görüşülüyor' açıklaması, bunu takiben MİT Müsteşarı'nın Öcalan'la yaptığı görüşmeler ve içeriğinin basında yer alması, en nihayet Ahmet Türk ve Ayla Akat'ın İmralı'ya gidip Öcalan'la buluşmaları…
Bunlar son derece olumlu gelişmelerdir.
Kürt sorunu çözülecekse bunun modeli deneyimlerle ortadadır. Bu modelin iki ayağı vardır. Bunlardan ilki bu konuya ilişkin bir demokratikleşme dalgasıdır. İkincisi ise taraflar arasında temas, müzakere üzerinden bir uzlaşmanın sağlanmasıdır.
Dünya ölçeğinde bugüne kadar çözülen tüm etnik sorunlarda izlenen yol ana hatlarıyla budur.
Türk devlet cihazı da aynı yolu izlemeden bu sorunu çözemeyeceğini sanırız anlamış bulunuyor.
Ancak gelişmeler son derece önemli olmakla birlikte yakın geçmiş deneyimi temkinli olmayı gerektiriyor.
Biliyoruz ki, bu tür girişimler bugüne kadar ya Oslo sürecinde olduğu gibi silahla provoke edildi ya da devletin tek taraflı silah bıraktırma stratejisinin anlamsız girdaplarında boğuldu.
Bugün bardağın dolu tarafına bakmakta yarar var.
Öcalan'ın milletvekilleriyle görüştürülmesi, 'siyasi irade-BDP-Öcalan arasında' başlayan, oradan Kandil'e ve Avrupa'ya uzanacak bir 'müzakere süreci'nin açıldığına işaret ediyor.
Temel olarak örgüt-siyasi irade arasında yürütülen Oslo görüşmelerinden sonra, bu kez görüşmenin doğrudan doğruya Öcalan'la yapılması ve aracı yapının Meclis'teki siyasi parti ve milletvekilleri olması bir 'ilk'tir ve meşruiyet derinliği ve siyasetin devreye girmesi açısından son derece önemlidir.
Kürt meselesi çetrefil ve çok boyutlu bir sorun.
Bu sorunun nihai çözüme ancak ve ancak talepler ve kararlar, Türk ve Kürt kamuoyunun bu sürece katılması, parlamentonun ana müzakere zemini olmasıyla siyaset üzerinden ulaşabileceğini bilmek gerekir.
Bu çözüm yoluna girilebilmesi için ise önce şiddet ve silah defterinin kapanması, siyaset defterinin açılması gerekir.
Bugün yaşanan gelişmelerin anlamı da işte budur.
İki gün önce bu konuda söylediklerimi tekrarlamak isterim:
'Şiddetten siyasete geçiş aşaması bu işin en zor tarafıdır.
Bu, bugüne kadar pek çok kez karşılaştığımız gibi, kimi şahinlerce, şiddeti tercih eden kimi gruplarca prove edilerek bozulmuş bir aşamadır. Silvan saldırısı buna örnektir. Siyaset aşamasına geçişte ikinci zorluk çok daha kritiktir. Zira bu aşamada taraflar, özellikle devlet sadece istemek ve almakla yola devam edemez. Hükümet çevrelerinin sık vurguladıkları gibi, temaslar silahları bıraktırma görüşmeleri olarak tanımlanamaz. Öyle bir niyet ve politika bu sürecin hızla sona ermesine yol açar. Almak kadar vermek, mevcut statünün ötesine geçmektir… Siyasete girişin önkoşulu budur…'
O zaman ne yapmak gerekir?
Her şeyden önce, her iki tarafında provokasyonların olabileceğini kabul etmesi, bu süreci onlara rağmen sürdürme kararlılığında olması, dolayısıyla her anlamda ve her koşulda silah sıkmamayı ana ilke olarak benimsemesi gerekir.
İkincisi siyasi iradenin Kürt siyasi haretinin taleplerine kulak vermesi, bir ölçüde Kürtler adına davranmasına imkan vermesi gerekir.
Kürtçe eğitim, yerel yönetimlere yetki devri, bunun anayasada teminat altına alınması, şiddet ve siyaset arasına açık çizgi koyan yasal değişiklerle kitselel tutukluluk hallerine son verilmesi, siyasete bu yolla imkan tanınması gibi, haberlerde sık altı çizilen, mutabakat unsuru olarak tanımlanan ögeler işte bunlardır.
Umarız bu haberler doğrudur.
Bu aşamada siyasi irade sözcülerine, Kürt milletvekillerine, basına büyük sorumluluk düşüyor.
Yapıcı olma ve güven ilişkisini kurma her şeyden önemli gözüküyor.
Umarız Türkiye bu büyük belayı başından defeder.
Ve demokrasi ve refah sayfası tam anlamıyla açılır.
Yazarlar
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.09.2025
18.09.2025
14.09.2025
11.09.2025
6.09.2025
4.09.2025
30.08.2025
28.08.2025
23.08.2025
21.08.2025