Ali BAYRAMOĞLU
Başbakan ve çevresi Dink davası konusunda sıkça şunu söyler:
"Üzerimize düşen her şeyi yaptık, soruşturma izinlerini verdik, teftiş kurullarını harekete geçirdik, Meclis araştırması yaptırdık..."
Dink tarafı ise hemen her zaman, "Hükümet isteseydi, bu cinayetin açığa çıkarılmasında çok daha fazla yol alınırdı..." der...
Hangisi doğru?
İlk bakışta hükümet üzerine düşeni yapmış görünüyor...
Gerçekten katiller hızla yakalanmış, teftiş ve denetleme kurulları harekete geçirilmiş, ihmali görülen memurlar hakkında idari soruşturma izinleri verilmiştir.
Ancak bu noktada asıl soru şudur:
Bu çalışma ve soruşturmalar etkili ve sonuç almaya yönelik bir biçimde yürütülmüş müdür? Hükümet gerçekten kollarını sıvayarak mı bu işe girişmiştir yoksa masa başında evrakların icabını mı yerine getirmiştir?
Sanırız olan ikincisidir...
Bu sadece bir kanaat değil; nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Dink davasında Türkiye'yi özellikle bu nedenle mahkum etti
Mahkeme mahkumiyet kararı verirken,
1.Trabzon Emniyeti, Jandarması ve İstanbul Emniyeti'nin planlanmasından ve yakında işleneceğinden haberdar olmalarına rağmen cinayeti engellemek amacıyla harekete geçmediklerini tespit etti...
2.Yürütmenin bu kurumlar hakkında etkili bir soruşturma yürütmediğini söyledi...
3.Güvenlik güçlerine yönelik soruşturmaların, olaylara karışanlardan tamamen bağımsız olmayan diğer memurlarca yapıldığını belirledi...
Sorumluluk ortada...
Peki sadece bu kadar mı?
Hayır, işin bir de takdir ve siyaset boyutu var...
Dün gazetelerde konuyla ilgili insanların yüreğini hoplatan bir haber vardı. Dink cinayetinin planlandığı sırada Trabzon Emniyet Müdürü, işlendiği sırada ise İstihbarat Daire Başkanı olan, cinayetin işleneceğini bilen memurlardan Ramazan Akyürek terfi ettirilmiş, Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Dairesi Başkanlığı'na getirilmişti...
Ne gariptir ki, daha birkaç hafta önce Dink davasında Akyürek zamanında muhbir olarak angaje edilen Erhan Tuncel beraat ediyor, Tuncel gazetelere verdiği beyanatlarda, avukatı ise mahkeme savunmasında adeta Akyürek'in savunusunu üstleniyorlardı...
Dönelim hükümete...
Akyürek ve benzeri memurlarla ilgili hükümetin yapması gereken ilk iş açığa almak değil midir?
Açağa almak bir yana, bu kişilerin önemli bir kısmı terfi etmiş, taltif edilmiştir...
Dink'i İstanbul Valiliği'nde uyaran MİT mensupları hakkında işlem yapılamamış, bu kişilerden birisi İzmir Bölge Başkanlığı'na getirilmiştir.
Uyarı ya da tehdite aracılık yapan Vali Yardımcısı'na soru bile sorulamamıştır.
Bu esnada ve cinayet sırasında vali olan Muammer Güler, önce Kamu Güvenliği Müsteşarlığı'na getirilmiş, ardından milletvekili yapılmıştır.
Cinayet sırasında Emniyet Müdürü olan Cerrah, Osmaniye'ye vali olarak terfi ederek gitmiştir...
Tüm ülke ve dünyanın gözü bu davanın üzerindeyken, kollektif ihmal bu denli açıkken, hükümetin, iradesini hissettirecek, vicdanları rahatlatacak, soruşturmaların sağlıklı yürümesine zemin hazırlayacak adımları atmamış olmasını nasıl açıklamak gerekir?
Açıklaması yoktur...
Ramazan Akyürek emniyetin kritik dairelerinden birisine başkan oldu.
Hükümet diyecektir ki, hakkında suç bulgusu yok...
Olabilir...
Ama bazen şaibe bile yeterlidir...
Hükümet diyecektir ki, bize "bu memurların açığa alınması yürüttükleri Ergenekon soruşturmalarını zaafa uğratacağı" söyleniyor...
Yanlış...
Tersine güçlendirir, hukuki zemine oturtur...
Sadede gelelim...
Dink cinayetiyle ilgili iki katman var.
Birinci katmanda işleneceğini öğrendiği halde görevini tam yapmayarak, Dink'i korumaya almayarak, uyarmayarak cinayeti engellemeyenler, yani bildik ve açık devlet bulunuyor...
İkinci katman ise cinayet emrini verenlerden, kapalı, görünmeyen, devletten meydana geliyor...
Birinciye ulaşmak, önce ikinciyi cezalandırmaktan, sorgulamaktan geçiyor...
Sonuç: Hükümet sorumludur ve bir şeyler yapma gücü vardır...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025