Amberin ZAMAN

Amberin ZAMAN
Amberin ZAMAN
DİKEN Tüm Yazıları
Barış sürecinin Aşil topuğu: Rojava
11.07.2014
2677

 IŞİD denen cinayet çetesi burnumuzun dibinde, Urfa’nın Suruç ilçesinin güneyine düşenKobanê kentinde an itibarıyla büyük bir katliamın eşiğinde. Irak’ta ele geçirdikleri silahların bir kısmını Suriye’ye taşıyan cihatçılar uzun zamandır göz diktikleri Kobanê’ye havan topları ve ağır silahlarla saldırıyorlar. Daha şimdiden onlarca sivil katlettiler. Neredeyse bir aydır, Halep’ten imtihandan dönerken kaçırdıkları 140 Suriyeli Kürt öğrenciyi rehin tutuyorlar. Kobanê’de ulaştığımız IMC televizyonu muhabiri Barzan Iso IŞİD militanlarının Kobanê çevresinde son sekiz günde dokuz köyü ele geçirdiklerini aktardı. Köylülerin bir kısmı Türkiye’ye sığınırken diğerleri Türkiye üzerinden yine Kobanê merkeze sığınmışlar. Su ve elektrik yok. IŞİD her ikisini de kesmiş. Suriyeli Kürt savunma güçleri YPG her ne kadar dirense de cihatçıların stratejik avantajı var. Nedeniyse doğuda Cizire ve batıda Afrin olmak üzere Kobanê’nin diğer Kürt kantonlarıyla herhangi fiziki bir bağlantısı yok. Arada IŞİD denetimindeki Arap yerleşim bölgeleri var. Yani izole durumda. “Kobanê bir katliam ile karşı karşıya” feryadında bulunan Iso, “Kobanêliler son damla kanlarına kadar direnecekler” diyor.

Direneceklerinden en ufak şüphem yok. Afrin ve Kobanê’ye yolum henüz düşmedi ama Suriyeli Kürtlerin denetiminde bulunan Rojava bölgesinin diğer kısımlarını boydan boya gezdim. İslami Devlet’e karşı en yoğun çatışmaların yaşandığı Serekaniye cephesine gittim. YPG’li savaşçıların ne kadar büyük bir inanç ve inat ile topraklarını savunduklarına tanık oldum. Çünkü yıllardır ezilen, horlanan, hiçe sayılan Suriyeli Kürtler ilk kez kendilerini yönetme fırsatına sahip oldular. İsviçre’nin kanton usulünden esinlenerek kendi idarelerini kurdular. Tam bir demokrasi mi? Hayır, elbette değil. Bu konuyu daha sonraki yazılarımızda değerlendireceğiz. Ancak Araplarla birlikte bölgenin azınlık Süryanileri ve Yezidiler de idarede yer alıyor. Başbakan Yardımcısı Elizabet Hanım genç ve zeki bir Süryani. Cizire kantonunun fiili başbakanı Ekrem Heso “Bağımsızlık peşinde asla değiliz ancak kazanımlarımızdan da asla vazgeçmeyeceğiz” diyor. Ve ekliyor: “Rojava tüm bölgeye örnek olacak.

Gittiğim birçok evde IŞİD’e karşı savaşta hayatını yitiren genç erkek ve kadınların fotoğrafları asılı. Bir de kocaman Öcalan portreleri. Güneydoğu’da olduğu gibi neredeyse her ailede savaşta ölen oğul- kız, amca- kardeş var. Sadece YPG saflarında IŞİD’e karşı değil, PKK saflarında Türkiye’ye karşı da. Zira bilindiği üzere PKK’nin üçte biri Suriyeli Kürtlerden oluşuyor. YPG ve siyasi kolu Demokratik Birlik Partisi (PYD) PKK’nin “Suriye kolu” sayılıyor. Yani örgütler iç içe.

Buradan nereye mi varmak istiyorum? Kafanızı daha fazla karıştırmadan söyleyeyim: Eğer Türkiye PYD lideri Salih Müslim’in iddia ettiği gibi IŞİD’e lojistik desteğini sürdürüyorsa Türkiye’deki barış süreci çökmeye mahkûmdur. Müslim’in geçtiğimiz gün MedNuce kanalında ifade ettiğine göre Kobanê’de “yüzlerce IŞİD üyesi, ağır silahlarıyla arkadaşlarımızın bulunduğu bölgeye arkadan geliyorlar. Yani ya Türkiye’den gelmişler veya Türkiye topraklarına (Suriye’den) girip (tekrar) oradan gelmişler. Çünkü başka yol yok. Biz, Türkiye devleti içinde bazı kurumların bu çetelerle işbirliği yaptığını düşünüyoruz.” Bu iddiaları Kobanê temelinde kanıtlayacak durumda değiliz. Türkiye ve IŞİD arasında Musul’da hâlâ rehin tutulan 49 Türk vatandaşı üzerinden yürüyen pazarlıklara da vâkıf değiliz.

Ancak şurası net: Kobanê’deki katliamlar durmaz ve nüfusu yüzbinlerle anılan kentin kendisi de düşer ise ne Öcalan ne BDP ne de Kandil Kürt halkının gözünde ‘IŞİD ile işbirliği yapıyor’ görüntüsü veren bir iktidar ile müzakereleri sürdürmeyi izah edebilir.

Rojava sınırında zorluk çıkaran Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi dâhil tüm taraflara duyurulur.

[email protected]

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (4)
  • Yusuf

    Yusuf

    31.01.2014 10:25

    O seçimde TİP, Behice Boranı, TKP ise Bakiye Beria Ongeri aday çıkartmıştı. İkiside seçilemedi. Halbuki tek aday olsaydı, parlamentoya bir komünist girerdi.

  • hasan yildi

    hasan yildi

    16.05.2012 00:30

    hala bariz yanlislar icindesiniz. amerika sunu yaoti bati bunu yapti. adam olda yaptirma. 1 mayis da devlet yapti. devletin burnunu sokmadigi pislik yok, yapar tabi. sen adam ol da yaptirma. uc firin ekmek yesenizde sizden is ureten cikmaz, cikamaz. gideyim biraz gramschi okuyayim, sizinle gencligimi tukettim orta yasim bana kalsin.

  • FİRUZ TÜRKER

    FİRUZ TÜRKER

    15.05.2012 12:10

    Yalnız şu tespitiniz çok yerinde olmuş; 12 Eylül oartamının hazırlanmasında devletin rolü açığa çıkarılmadan yalnızca solun yanlışları değil, pek çok şey açığa çıkamaz. Hep manipülasyona açık olacaktır. Herkes istediği gibi fikir yürütebilecektir. Hele o tozlu dosyalar karanlık gizli kasalardan bir açığa çıkarılsın bakalım. O zaman nasıl çorap söküğü gibi çok şey aydınlanır.

  • FİRUZ TÜRKER

    FİRUZ TÜRKER

    15.05.2012 11:45

    Çok güzel arkadaşlarım; eksik bıraktıklarınıza rağmen çok şeyi izah etmişsiniz. Kutlarım sizi. Yalnız bir noktayı daha iyi vurgulamalıydınız; Bu gün 1 Mayıs 77 ile başlatılan tartışma gerçekten solun özeleştirisine mi hizmet ediyor? Ben öyle olmadığını düşünüyorum. Gerçek amacın, 12 Eylül öncesi şiddet olaylarındaki devletin rolünün ikincil plana itilip, solun yanlışlarının bu olaylarda belirleyici olduğu fikrinin yaygınlaşmasına yol açıyor.

Yazarlar