Baskın ORAN
Hatay Milletvekili Can Atalay’ın TBMM’de yer almasının önlenmesi macerası yarabbi nelere dönüştü!
Değil Türkiye’de, dünya yüzünde görülmemiş ve duyulmamış bir olay: Anayasa’nın adlî yargıda temyizle görevlendirdiği Yargıtay, Anayasa’nın anayasayı yorumlamakla görevlendirdiği AYM’nin 9 üyesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Yani bir mahkeme bir mahkemeyi mahkemeye verdi.
Aslında iyi etmiş oldu çünkü malum olan ama hiç kimsenin itiraz edemeyeceği kadar belirginleşmesi gereken bir durum bu sayede ortalığa döküldü: Demokrasinin olmazsa-olmazı kuvvetler ayrılığını zaten son on yıl içinde sistematik olarak eritmiş olan CB Erdoğan, başından beri bilgisi dahilinde geliştiği anlaşılan bu acayip krizi hiçbir muhalefet tanımayacak bir “Yeni Anayasa” getirmek için kullanmakta:
Önce, AYM’yi anayasa tanımaz bulan, Yargıtay’ı da “milli yargı” ilan eden başhukuk danışmanı Mehmet Uçum’u konuşturarak . Sonra kendisi “Hakem olacağım, Yeni Anayasa yaparak çözeceğiz” diye konuşarak Ardından da, iki mahkeme arasındaki görüş farkının (Cumhur İttifakı yönetimindeki) TBMM’de çözüleceğini, 15 üyeli olan AYM’nin 130.000 bireysel başvuruyu görüşebilmesi imkanı bulunmadığını söyleyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u konuşturarak. Tabii Tunç, bu 130.000 bireysel başvurunun kimin ihlallerinden kaynaklandığı meselesine girmiyor! Kendisinin son demeci: “Yeni anayasaya ihtiyacımız olduğu açık. Bu konuda herkes hemfikir"
Bu arada Yeni Şafak gazetesi de yandaş basın görevini ifa etmekte ve “FETÖ ve PKK’ya kapı açtılar” diye manşet attığı birinci sayfa haberine fotoğraflarını koyarak AYM’nin 9 üyesini açık hedef göstermekte
Aklımıza ne geliyor, çok benzer bir olayda Danıştay üyesi M. Y. Özbilgin’in 17 Mayıs 2006’da makamında öldürülmesi geliyor. Başörtüsü meselesinden üyeye takan Alpaslan Arslan adlı katilin aracında polis, Danıştay üyelerinin “İşte O Üyeler” manşeti altında fotoğraf ve isimlerinin yayınlandığı Vakit gazetesini buluyor
Tabii, bu “hakemlik” meselesi de başlı başına ilginç çünkü bizim bildiğimiz hakem FİFA’nın yayınladığı kuralları uygular; maç sırasında yeni kural koymaz. Üstelik, kendini doğrulayacak VAR odası olarak Yargıtay’ı kullanmaz.
***
Bu “hakem”, TBMM’de anayasayı değiştirecek çoğunluğu olmadığı için şimdilik 2 fantastik yöntem kullanacak:
Birincisi, bireysel başvuruları değerlendirirken iktidarın özgürlük ihlallerinden bazılarını iptal eden AYM’yi şu veya bu biçimde susturacak bir darbe hazırlıyor: Üyelerini değiştirerek veya yetkilerini kısıtlayarak veya bunların her ikisine birden girişerek.
CB Erdoğan bu bireysel başvuru meselesini “halletme” işini çok iyi planlamış gözükmekte. Diyor ki: “Bu konuda yasal düzenleme yapmak zor değil. Ama yine AYM’ye gitmesi gerekecek, orada ters yüz edilecek. Zaman kaybı olacak. Önce Anayasa Mahkemesi’nin buna hazır hale gelmesi lazım”
İkincisi, Türkiye’nin gerici yasa hükümlerini aşmaya imkan veren Anayasa Md. 90/5/son cümleyi bir biçimde işlemez hale getirecek: “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.”
Kısacası, devlet kendi kendini yiyor ve bize ‘Şükür ki hiç olmazsa elimizde Devlet Bahçeli var’ tesellisi kalıyor.
***
İşin bir diğer ilginç tarafı, bu fantastik gidişin aynı derecede fantastik ikili bir özelliğe sahip oluşu:
Bir kere, uluslararası antlaşmalara “yerli ve milli” yasaların üzerinde bir değer atfeden Anayasa Md. 90/5/son cümle, 2004 yılında R. T. Erdoğan başbakanken kabul edilmişti
İkincisi, iktidarın sebep olduğu hak ihlallerine karşı AYM’ye bireysel başvuru, 2010’da yine R. T. Erdoğan başbakanken anayasa referandumuyla kabul edilmişti. Hani, bazı Ulusalcılar arasında yetmez ama eveeet diye hâlâ sürekli hatim indiren bir moda çıkmasına yol açan 2010 referandumu var ya, o . Uygulama ise yine aynı başbakan döneminde, 23 Eylül 2012’de başlamıştı.
Yani Tek Adam Yönetimi şu anda, Tek Adamlığı mutlak kılabilmek için evlatlarını yiyor.
***
Cumhuriyet’in doksan yılda zor inşa ettiği sınırlı özgürlükleri sıfırlayacak, hatta böyle giderse demokrasiyi 1908 öncesi mutlakıyetine döndürecek bu vahim gidiş nasıl durdurulacak?
CHP’deki “değişim”in yarattığı büyük umut var.
Var da, yeni Genel Başkan Özgür Özel’in biri dış diğeri iç politikaya ilişkin 2 konudaki konuşmaları düşündürücü oldu:
1) Yandaş Sabah gazetesi yazarı Yavuz Donat’ın köşe yazısı meselesi:
“Geceydi. Saat 24.00'e yakın. Telefonum çaldı. Arayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'di. [Şöyle konuştu:] Dost ve kardeş Azerbaycan'ı kırmışız. Yanlış yapmışız. Tamamen bizim hatamız. Telafi edeceğim. Can Azerbaycan'ın gönlünü alacağım. İlk ziyareti Kıbrıs'a yapacağım, sonra Azerbaycan'a gideceğim"
Yoruma gerek bırakmayacak kadar açık ama bir hatırlatma iyi olabilir. CB Erdoğan da yeniden seçildiğinde ilk dış ziyaretini KKTC’ye ve ardından da (D. Bahçeli’nin dış politikadaki simetriği olan) Aliyev’in KKTC’yi yıllar önce tanımaya söz verip tanımayan ülkesi Azerbaycan’a yapmıştı.
2) Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan meselesi. Ki, “değişim” açısından daha bile önemli gözüküyor.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na “Siz, PKK ve uzantılarıyla, Fetöcülerle, Soros’un kurduğu TESEV üzerinden yolunuza devam edin" diyen ve uzunca bir süreç sonunda CHP’den ihraç edilen T. Özcan 12 Kasım’da şöyle konuşuyor:
"Bu değişim genel başkanla sınırlı kalmamalı. Parti tüzüğü değişmeli. Parti programı güncellenmeli. Sayın genel başkanımızla [Özgür Özel] kurultay öncesi de konuşuyorduk. Bunları yapacağını söyledi. Ben döneceğimi düşünüyorum. Kendisiyle seçimden sonra da konuştum, tebrik edip telefonu kapatacakken kendileri ifade etti, ‘Dönmeni arzu ediyorum’ dedi"
Doğru mu söylüyor, bilemiyoruz. Ama Özgür Özel’in, T. Özcan'a üyeliğinin geri verilip verilmeyeceği sorusuna 16 Ekim’de şöyle cevap verdiği bir gerçek:
"Tanju benim arkadaşım, kardeşim. 5 Kasım'da seçilecek Parti Meclisi verecek [dönmesine ilişkin] kararı. Bana kalsa ben Tanju'yu evimde yatırırım”
Ö. Özel'in bu açıklamalarına X üzerinden yanıt veren T. Özcan da, "Teşekkür ederim Özgür Başkan. Duygu ve düşüncelerin için şükranlarımı sunuyorum. Kazanman için elimden geleni yapacağım" demişti.
***
Bitirirken, bilmiyorum Bolu Belediye Başkanı T. Özcan’ın temel niteliğini bikaç olayla hatırlatmak gerekir mi:
Bilbordlara Türkçe ve Arapça "Bolu Belediyesi'nden geçici sığınmacılara son çağrı" başlığıyla şöyle yazdırmıştı: “Geldiğiniz gibi gitme zamanınız geldi. Artık istenmiyorsunuz, dönün ülkenize”
Belediye Meclisindeki Millet İttifakı üyelerinin desteğini alarak, yabancılar için suyun metreküp fiyatının (normal su tarifesinin 11 katı olan) 2,5 dolara yükseltilmesi ve nikah ücretinin 100.000 TL yapılmasına yönelik karar çıkartmıştı da, Bolu İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vermişti
Hatta, inanması güç ama, sığınmacıların Bolu’ya gömülmesini yasaklamıştı: “Bir tane Iraklı gelmiş 10 tane mezar yeri almış. İptal ettirdim. ‘Adamın parasını verin’ dedim. Ben istemiyorum Bolu’ya yerleşsinler, burada defnedilsinler. Irkçı derler ama yaptım bunu”
Tek Adam Rejimi’nin aşırılıklarını engellemek açısından CHP’deki gelişmeleri bundan sonra daha dikkatle izleyeceğiz demektir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
27.02.2025
27.12.2024
14.11.2024
1.11.2024
25.10.2024
18.10.2024
27.09.2024