Bekir AĞIRDIR
Partilerin aday listeleri belirlendi ve seçim sürecinin kritik bir eşiği daha geçildi. Medyanın ilgisi tamam da aday isimleri seçmen gözünde ne denli önemli?
Bugünün gündelik hayatı iletişim, bilim ve ulaşım altyapısının üzerinde biçimleniyor. Bu altyapı üzerindeki gündelik hayat zaman ve mekândan bağımsız, daha hızlı ve karmaşıklık esaslı. Bu gündelik hayat içinde siyasete dair önemli bir değişiklik var. Siyaset bitmreyselleşerek kitleselleşiyor.
Siyaset dilinde ne kadar “toplumun şu kesimi…” gibi cümleler kurulsa da iletişimi tıpkı her eve giren bir ürün iletişimi gibi çalışıyor. Geleneksel ve görsel medya yanı sıra sosyal medyada da ilişki ve iletişim doğrudan koltuğunda oturan bireyle kuruluyor. O zaman da her bir bireyle ilişki ve iletişim kurabilmenin yolu o bireyi tüm ekonomik, sosyal, kültürel bağlarından kopararak bireysel duyguları, ihtiyaçları ve talepleri üzerine.
Eğer bu yüzeydeki iletişim dili, sokakta örgütlü, gündelik hayatın içinde var olan bir parti yapısı üzerine kuruluyorsa anlamlı. O zaman örgütler üzerinden farklılıklarla ilişki, o farklılıkların her birinin ihtiyaç ve talepleri parti üst yönetimine doğru akıyor. Ya da partinin politikaları örgüt üzerinden o farklılıklara doğru akıyor.
Bu bireyselleşerek kitleselleşme süreci, bizim gibi son derece kutuplaşmaya ve gerilim üretmeye yatkın siyaset kültüründen de beslenince adayların kim olduğu giderek önemini kaybediyor. Nitekim bir yıl önceki yerel seçimlerde de gördük. Yerel seçim gibi yerel sorunların, çözümlerin ve isimlerin öne çıkması gereken bir süreçte bile oylar adaylara değil partilere verildi.
Bu nedenle adayların isimleri temel belirleyici değil. Seçmenin yalnızca yüzde 10’u adayın kimliğine bakıyor.
Öte yandan listelerin genel kombinasyonu, tüm listenin seçmene vereceği imaj ve partiye dair algı etkileniyor. Yani tek, tek isimlerden daha çok listenin genel havası seçmende bir algı ve imaj oluşturuyor.
O nedenle tek, tek isimlere dair değil listelerin bütün olarak nasıl bir havayı ve tercihi ima ettiğine bakmak gerekiyor.
Ak Parti listesine dair merak ettiğim şey, hangi liderin ağırlığını taşıdığı ve Ak Parti’nin değişim arzusunun ne yöne doğru olduğu idi. Ak Parti bir yandan kurucu lideriyle çekişiyor ve ortak aklı ile siyasi lideri arasında sıkışıyor ve bocalıyor. Öte yandan üç dönem kuralı nedeniyle zorunlu hale gelmiş kadro değişikliği ihtiyacı var. Ama asıl 12 yılın yorgunluğu ile program ve kadro bakımından yenilenme ihtiyacına partinin nasıl cevap üreteceği listelere yansıyacaktı.
Listenin genel havası parti ile siyasi lideri arasında bir mutabakat oluşturulduğu izlenimi veriyor bana. Ama değişim zorunluluğu açısından bakılınca da sorunlu görünüyor. Parti kendi davasına inanmış kadrolara doğru sıkışmış, önceki dönemlerin geniş koalisyonunu arama çabası görünmüyor. Geleneksel siyasi damarın dışından, yeni diye sunulan belki 20-30 isim var ama bu isimlerin yalnızca üçte biri seçilebilir yerlerde. Ne geniş koalisyon arayışı var ne de “sonradan Ak Parti’lilerin” umduğu ön sıralar var. Ak Parti “yeni”den beslenmeyi değil, yenileri sos yaparken kendi geleneksel siyasetine ve teknokratlara yaslanmayı tercih etmiş görünüyor.
CHP listesinin “değişim mi denge mi” ikilemindeki tercihin ne olacağı ve bu tercihe bağlı olarak CHP’nin yeni bir iddia üretip, üretmeyeceği sorusu önemli idi. CHP listesinin bende uyandırdığı genel izlenim, 7 Haziran’a dönük bir iddiadan çok 8 Haziran ve sonrasının parti içi dengeleri düşünülmüş. Son üç yılda partide Genel Başkan Yardımcılığı görevi bile verilmiş, ya da partinin geleceğine dair kişisel veya fikirsel iddiaları olan isimler ve hatta bazıları bizzat parti liderinin davet ettiği bazı isimler listede yok. CHP’nin önseçimden gelen isimlerinin ürettiği heyecan potansiyeli merkezden yazılanlar ile frenlenmiş bir hava var.
MHP listesi, partinin iktidar iddiasının ya da değişim hedefinin olmadığını ama parlamentoda siyasi ve teknik kapasitesinin, ağırlığının artırılmasının hedeflendiğini gösteriyor.
En çok merak edilen liste belki de HDP listesi idi. HDP’nin bir yandan Türkiyelileşmek, bir yandan da “yeni hayat” iddiasını taşıyacak liste yapıp, yapamayacağı önemliydi. HDP adayları farklılıkları temsil açısından anlamlı çeşitlilikte olmakta beraber “yeni hayat” iddiasında eksik izlenimi veriyor denebilir. Ama listenin en anlamlı tarafı kadın aday ağırlığı bana göre. Aynı zamanda il, il bir strateji oluşturulmaya çalışıldığı anlaşılıyor.
Seçimlerin sonucunu esas itibariyle iki büyük parti değil MHP ve HDP belirleyecek. Seçim sisteminin, seçim aritmetiğinin teknik sonucu olarak bu iki partinin her bir puanlık oy artışının milletvekili sayısı karşılığı bir puandan fazla olacak. Siyasi bakımdan da HDP’nin barajı geçme iddiası ve geçmesi anlamlı sonuçlar üretecek.
Bu nedenle açıklanan listeler bu aritmetiği değiştirecek nitelikte değil. Aksine iki partinin kilit rolünü güçlendiriyor izlenimi edindim ben.
Yazarlar
-
Taha AkyolYangın ve su 30.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİyi yönetimi hak ediyor muyuz 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKSuriye’de tarihi bir uzlaşmanın imkanları: Mutabakatın özüne ve şeklinde dair 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEHey gidi hukuk 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojava, Şam ve çözüm süreci arasında optimal bir nokta bulunabilir mi? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanBakın servet transferi nasıl yapılıyor? Bir tekil örnek… 26.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEski Türkiye’den Bir Sokak ve Bir Apartman 26.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunVazgeçmeyeceğiz! 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuHukuk ve Savaş 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKendiliğin kazanılması ölçüm sorunlarına yolaçıyor 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAynı dili konuşup neden anlaşamıyoruz? 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçMinder… 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluFurkan Karabay, Murat Çalık, Kavala, Atalay, Demirtaş ve diğerleri 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBir Baba Dostu: Altan Öymen 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYusuf Tekin hemen istifa etmeli ama LGS değil, YKS’den 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan, temel saflaşmanın eksenini 10 yıl sonra bir kez daha değiştirmeye çalışıyor: ‘Millîlik’ yer 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEMurat Çalık’tan halkın payına düşenler 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluDevlet, başta dürüst olmazsa sonra kimseyi inandıramaz 21.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
5.05.2025