Beril DEDEOĞLU
Uluslararası arenadaki tüm oyuncuların yarın ne yapacağının, nasıl bir pozisyon alacağının belli olmadığı bir sistem söz konusu. Dolayısıyla, 2018’in tarihe “belirsizlik yılı” olarak geçme olasılığı çok yüksek.
Belirsizliğin sebebi olarak ABD’yi göstermek mümkün. 2018’e damgasını vuran Trump’ın, diğer tüm oyuncuların, tabir yerindeyse kimyasını bozan politikaları bu yılın gündemini oluşturdu.
Trump, önce “Küre ittifakı”nı devreye soktu, sonra büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı aldı, Veliaht Prens’le kapsamlı askeri anlaşmalar imzaladı, Suriye’de YPG’ye olan desteğini artırdı, Kuzey Kore’ye tehditler savurdu. Daha sonra ise Kaşıkçı cinayetiyle Veliaht Prens samimiyetini bozmak zorunda kaldı, Suriye’den çekilerek YPG ve İsrail’i yalnız bıraktı, Kuzey Kore’yi Güney ile bir araya getirdi. Çin’i bir karşısına aldı, bir yanına çekmeye çalıştı.
Kanada, Japonya, Almanya, Fransa ve Türkiye gibi tüm müttefiklerini kızdırdı, Afrika ile hiç ilgilenmedi, kimle silah anlaşması yaptıysa en çok onu sevdi.
Geçen yıl
Sabah kalktığında ne yapacağı bilinemeyen Trump’ın süreklilik gösteren politikaları da oldu. Bunların başında ticaret savaşları geldi, ki 2019’a damgasını vuracak olan da bu konu olsa gerek. Avrupa’yı çevrelemek, İran’ı sistem dışına itmek, Çin’i hedefe koymak ve savunma sanayi öncelikli ilişkiler sürdürmek Trump’ın devamlılık gösterdiği konular oldu. Başta konusu çevre ve göç olan hemen tüm uluslararası anlaşmaları reddetme konusunda da oldukça tutarlı davrandı. Ayrıca Rusya konusunda ne düşündüğünü kimse çözemedi.
Kabul etmek gerekirse, 2018’de attığı her adım sonuç itibarıyla Rusya’ya yaradı. Putin ABD seçimlerini manipüle ettiyse, bu boşuna değilmiş denebilir. Rusya, Trump sayesinde sadece Ukrayna ve Suriye’de genişlemedi. İsrail, Suudi Arabistan ve Türkiye gibi ülkelerle yeni ilişkiler kurma imkanı kazandı.
Avrupa’da ise bir yandan ABD’nin sıkıştırması, bir yandan Rusya baskısı, bir yandan da BREXIT süreciyle ciddi bir içe kapanma süreci yaşadı. Irkçılık ve yabancı düşmanlığı yükseldi, toplumsal huzursuzluklar arttı, AB’nin geleceği tehlikeye girdi.
Gelecek yıl
Çıkış arayan Avrupa devletleri, Türkiye ile işbirliği yapmak yerine yine Türkiye’yi by-pass etmeyi tercih edip ABD’nin terk ettiği vekalet savaşlarına talip oldular. Ancak, gelişmeler Avrupa’yı dünya olaylarının merkezi olmaktan çıkardı; AB üyelerinin topluca değil tek tek dış politika üretmelerini zorunlu kıldı. Bu çerçevede en çok Fransa konuştu; yüz yüze başka, kapı arkasında başka davranan yine Almanya olurken, İngiltere her zamanki gibi en sessiz ülke olmayı başardı.
Bu harita gösteriyor ki, 2019’da yine Trump en çok konuşulan kişi olacak. İran yaptırımları, Suriye’nin geleceği, ticaret savaşları gündemdeki yerini korurken, Doğu Akdeniz’de ve belki Kafkasya ve Balkanlarda da sular ısınacak.
Türkiye’nin ise ABD ile gerilimi azalırken Avrupa ülkeleri ile yükseleceği öngörülebilir. İran ve Doğu Akdeniz sorunsalında işbirliği kapısını aralamazlarsa, Türkiye’nin 2019’daki önceliği ABD oyununu değil, Avrupa oyununu bozmak şeklinde gelişecek.
Önümüzdeki yıl, Türkiye’nin Suriye konusunu ABD yerine Rusya ile daha fazla görüşmek zorunda kalacağı, bu çerçevede Rusya ile temkinli bir ilişkiye girileceği ve bazı anlaşmazlıklara düşüleceği de öngörülebilir. Ancak 2019 Türkiye için yeni diyaloglara ve yapıcı girişimlere de gebe. Yeni diplomatik girişimlerin dış politikada yeni barış ortamlarına işaret etmesi dileğiyle, herkese iyi yıllar.
Yazarlar
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2019
15.02.2019
13.02.2019
25.01.2019
16.01.2019
11.01.2019
9.02.2019
4.02.2019
2.02.2019
28.12.2018